BIST 9.550
DOLAR 34,54
EURO 36,01
ALTIN 3.005,46
HABER /  POLİTİKA

Davutoğlu'ndan Demirtaş'a tepki!

Başbakan Davutoğlu, insan odaklı bir yönetim anlayışı için İçişleri Bakanlığı'nın gerekli tüm adımları atacağını söyledi.

Abone ol

Başbakan Davutoğlu, insan odaklı bir yönetim için gerekli tüm adımların atılacağını söyledi. Kaybolan çocukların, fotoğraflarıyla birlikte o bölgedeki tüm telefonlara SMS ile gönderileceğini de söyleyen Davutoğlu, İçişleri Bakanlığı'nın önümüzdeki dönem atacağı adımları sıraladı.

Başbakan Ahmet Davutoğlu, İçişleri Bakanlığı'ndaki brifing sonrası açıklama yaptı. Davutoğlu'nun konuşmasından bazı satır başları şöyle:

"Kaymakam ve valilerimizin takviye edilmesi ve ihtiyaçların karşılanması için bir çalışma planı yapılması için karar aldık. Valilerimizin dış tecrübe kazanarak, yine sınır dışında faaliyet göstermeleri büyük önem taşıyor. Bu açıdan genel bir reform anlayışı içerisinden, insan kaynağı açısından geliştirilmesi ve takviye edilmesi için karar aldık.

"DİLEKÇE İLE SOYADI DEĞİŞEBİLECEK"

Hizmet anlamında da çok pratik işlemler hakkında bilgi aldık. Nüfus idaresiyle ilgili örnek vermek istiyorum. Mesala soyadı değişikliği ile ilgili. Bu konuda mahkemelere giden bir süreç gerekirken, dilekçe ile bunun yapılmasını kolaylaştırdık. Çok uzun mahkeme süreçleri olmayacak, bir dilekçe ile bu çözülebilecek. Yine yeni kimlikler, Aralık ayından itibaren verilmeye başlanacak. İfadenin yerinde alınması hususunda da yeni bir düzenleme yapılacak. Yaşlı ise yahut engelle ise yine bu kişiler evinden ya da işyerinden bunu yapabilecekler.

"KAYIP ÇOCUKLARIN FOTOĞRAFLARI SMS OLARAK GİDECEK"

Bu anlamda bürokraside devrim yapacağız. En kısa sürede gerçekleştirilmesini sağlayacağız. Bir bölgede çocuk kaybolmuşsa, o bölgede tüm telefon sahiplerine resimleriyle birlikte SMS gönderilecek. Bunlardan bahse nedeni şu: Temelde insanımızı en iyi şartlarda yaşatmak, onların özgürlüklerini garantiye almaktır. Amacımız insan odaklı bir yönetim sergilemektir.

"GÖSTERİ HAKKI ENGELLENEMEZ"

Güvenlik birimlerimiz, güvenliğin sağlanması için her türlü tedbiri alacaktır. Artık güvenlik temin ederken, çok sayıda insan unsurunu yapabileceği bir müdahaleyi daha iyi bir donanımla yapabilir ki bu konuda gerekli alt yapı çalışmaları yürütülecektir.

Gösteri hakkı engellenemez bu konuda kimse de engel olamaz. Bu konuda yeterli tedbirler alınacak ve göstericilerin de hakları korunacaktır. Ama eğer silah yahut güç kullanırsa o zaman gösteri olarak değerlendirilemez.

"MÜSADE EDİLMEYECEK"

Bunun için de belediye otübüsü yakmak vardır, maske takarak sivil çatışma ortamı yaratmak isteyenler vardır. Bunlara kesinlikle tölarans gösterilmeyecek.

Bu olaylar sürerken, herhangi bir grup barışçı gösteri yapmak istiyorum deseydi yapabilir miydi? Şehir teröristleri oradayken, gösteri yapabilir miydi? Gösteri hakkı ancak yeterli ve etkili bir emniyet önlemi alınmışsa yapılabilir. Bizim üzerinde çalıştığımız reform kesinlikle insan haklarını gözeten ve kollayan, aynı zamanda tüm bu haklarında temini sağlayacak bir düzenlemedir.

TÜRKİYE'NIN SINIR KAPILARININ DURUMU

Bu açıklamaların hepsinde kafa karışıklığı var. Fransa ile temas içerisindeyiz. Çok açık söylemek gerekirse Fransa ile pek çok konuda aynı düşünüyoruz. Türkiye sınırları kapalı değildir. Sınırlardan 2 milyona yakın mülteci geçmiştir. Türkiye sınırları insani amaçla her zaman açıktır.

"TÜRK VATANDAŞLARINI GÖNDERMEYİZ"

Eğer Suriye'deki çatışmaya taraf olmak isteyenler varsa ki biz ona karşıyız. İllegal gitmek isteyenleri önlemeye çalışıyoruz. Türkiye vatandaşlarının oraya gitmesi hem yasalara aykırıdır. Kobani'ye gitmek isteyen bir grup varsa, Türkmen kökenliler böyle gitmek isterse ne yapacağız. Biz Türkiye vatandaşlarının yaşamlarını korumak zorundayız. 

DEMİRTAŞ'A TEPKİ GÖSTERDİ

Demirtaş'ın açıklamalarına gelince... Hamaset çok kolay. 300'e yakın PYD mensubu silahlarını teslim ederek Türkiye'ye geldi. Çok büyük bir kısmı geri savaşmaya gitmek istemediklerini söylediler. İsterlerse geldikleri gibi giderler. Biz sormayız niye gidiyorsunuz diye. Ama Tükriye cumhuriyeti vatandaşları hangi etnik kimliğe mensupsa bizim güvencemiz altındadır.

"MASKEYE YASAK" 

Yeni güvenlik reformunda demokratik ülkelerden farklı bir uygulama olmayacak. Avrupa'da gösterilerde maske takmak yasak. Mesela Bingöl'deki olayda bilgi varı ama işleme konulamadı. Demokratik hukuk devletlerinde hangi uygulama varsa bizde de o olacak. Vandalların kol gezdiği bir ülkeye biz demokratik ülke diyemeyiz.

MOLOTOF BOMBA SAYILACAK 

Biz tedbir almazsak, o şehirlerde bu vandalların hükmü geçmeye başlar. Bizim görevimiz vatandaşlarımızın hukukunu korumaktır. Maske kullanarak gösteri yapılamaz, molotofkokteyli atılamaz. Gerekiyorsa molotof kokteyli bomba sayılacak.

Gösteride maske takılmayacak. Maske takma özgürlüğü insanların sokağa çıkma özgürlüğünü ortadan kaldırıyor. Bunlar olacak güvenlik paketinde ama sadece bunlar olmayacak. Polise sınırsız yetki verilmesi söz konusu değil. Ola ki bir yetki istismarı olursa güvenlik güçlerimiz hukuk karşısında ifade verecek."