BIST 9.390
DOLAR 34,43
EURO 36,29
ALTIN 2.837,00
HABER /  DÜNYA

Davutoğlu’ndan Barzani açıklaması

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, “Suriye Ulusal Koalisyonu ile Suriye Kürt Ulusal Konseyi arasında görüşmeler yapıldı ve bu görüşmeler neti...

Abone ol

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, “Suriye Ulusal Koalisyonu ile Suriye Kürt Ulusal Konseyi arasında görüşmeler yapıldı ve bu görüşmeler neticesinde Suriye’deki Kürt Ulusal Konseyi’nin Suriye Ulusal Koalisyonu’na katılması konusunda mutabık kalındı” dedi.
Dışişleri Bakanı Davutoğlu, Myammar’a hareketi öncesi Esenboğa Havaalanı’nda basın mensuplarının sorularını cevapladı. Bakan Davutoğlu, bir gazetecinin Suriye’deki gelişmelerle ilgili sorusuna, “Bugün basına düşen haberler Suriye’de bir özerk yönetim kurma yönündeki çalışmalar konusunda. Dediğimiz gibi zamanlama son derece manidardır. Geçtiğimiz hafta içinde Suriye Ulusal Koalisyonu ile Suriye Kürt Ulusal Konseyi arasında görüşmeler yapıldı ve bu görüşmeler neticesinde Suriye’deki Kürt Ulusal Konseyi’nin Suriye Ulusal Koalisyonu’na katılması konusunda mutabık kalındı. Böylece Suriye’deki Kürt unsurlarında Suriye’nin meşru temsilcisi olarak tanıdığımız Suriye Ulusal Koalisyonu’na girmesi mümkün oldu. Uzun zamandır bizim her iki tarafıda teşvik ettiğimiz bir konuydu” cevabını verdi.
“Dün yine Suriye Ulusal Koalisyonu bizim de teşvikimizle resmen Cenevre toplantısına katılacağını ilan etti” diyen Bakan Davutoğlu, şunları kaydetti:
“Şimdi bu görüşmeler yaşanırken PYD ve PYD bağlantılı unsurlar bugün böyle bir adım attılar. Biz Suriye’deki etnik ve mezhebi gruplar arasında hiçbir zaman herhangi bir ayrım gözetmedik. Her zaman ilkesel davrandık ve bize de her zaman ilkesel bir şekilde davranılmasını bekledik. PYD ile gerek Dışişleri Bakanlığımızdan arkadaşlarımızın, gerek diğer kurumlardan arkadaşlarımızın sürekli temaslarda benimde kamuya deklare ettiğim üç temel husus hep gündemde oldu. Birincisi, rejime dönük olarak açık ve net bir tavır takınılması, net bir tutumla rejimin baskılara karşı bir tutum sergilenmesi. İkincisi, Suriye muhalefeti içinde yer alınması ikinci bir tavır takınılmaması. Üçüncüsü de Suriye halkının kaderi Suriye halkının elindedir. Hiç kimse Suriye halkına dışarıdan veya içeriden bir şey empoze edemez. Dolayısıyla Suriye halkının meşru seçilmiş parlamentosu oluşana kadar ve onlar herhangi bir yönetim konusunda ilkesel bir tutum benimseyene kadar hiçbir emrivakiden, fiili durumdan, nifakça oluşuma yönelinmemesi ve böyle bir adım atılmaması. Bu kaos ortamında yerel otoriteler çıkabilir. Ancak Suriye’ye bir sınır çizecek şekilde, iç bölünmeye yol açacak şekilde bir tutum takınılması ateşle oynamaktır.”
PYD’nin son dönemde uyguladığı baskılara da değinen Davutoğlu, aklıselim davranılmasını ve Suriye içinde yeni bir çatışma alanının ortaya çıkmamasını temenni ederek, PYD’nin artık bir karar vermesi gerektiğini ifade etti.

BARZANİ’NİN DİYARBAKIR ZİYARETİ
Barzani’nin ziyaretiyle ilgili soru üzerine Davutoğlu, şunları söyledi:
“Şimdi böyle bir durumdan rahatsız olmayı anlayamadım. Davet eden Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı’dır. İcabet eden Irak Kürt Bölgesel Yönetimi Başkanı Barzani’dir. Dolayısıyla Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı herhangi bir bölgede birini davet ederse buna icabet etmek gerekir. Kimsenin rahatsız olmaması gerekir. Özgüvenin ve normalleşmenin göstergesidir bu ziyaret. Türkiye sınırları ötesindeki bütün akraba topluluklarını yakın ilişkiye gütme politikası benimsemiştir. Hükümetimiz de bu politikayı etkin bir şekilde kullanmaktadır. Sayın Başbakanın Kosova’ya gitmesi, Saray Bosna’ya gitmesi ne kadar doğalsa bugün Azerbaycan Cumhurbaşkanı Sayın Aliyev ile Nahçıvan üzerinde birçok proje konuşması ne kadar doğalsa yine Irak’ın ayrılmaz bir parçası olan Irak Kürt Bölgesi Yönetimi ile de bölgesel yönetimle ilgili Kuzey Iraktaki konuların görüşmesi ve bir araya gelmesi o kadar doğaldır.
Yine nasıl diğer komşu ülkelerden tarih taşlarımız tarihini birlikte paylaştığımız akraba topluluklarımız ülkemizdeki vatandaşlarımızla akraba olan her kesimden temsilen Türkiye’de herhangi bir yere gelmesi doğal ve normalse Irak Kürt Bölgesinden gelecek elcilerde o anlamda en iyi şekilde karşılanır. Aradaki muhabbeti tesis eden köprüler oluşturması sağlanır. Irak anayasası içinde tanımlanmış bir bölgesel yönetim var. Ve bu bölgesel yönetimle son yıllarda gittikçe artan işbirliğimiz var. Gittiğimiz de her sokakta bir Anadolu şehrine girmiş gibi Türk şirketleriyle karşılaşırsınız. İki üç gün önce Irakta, Bağdat’ın Necef ve Kerbela’yı ziyaret ettim. Oralarda da aynı bağlarımız var. Dolayısıyla bu ziyaret hem bölgesel yönetimle kurduğumuz ilişkiler ve Irak’ın birliği ve bütünlüğü açısından büyük bir önem taşıyor.
Türkiye’de güzel bir vesile ile toplu bir nikah vesilesiyle ülkemizde olacak Sayın Barzani. Şenlik havasında ziyaret gerçekleşecek. Çok değerli iki sanatçı Sayın Tatlıses ve Şivan’da buna katkı da bulunacaklar. Bundan sadece mutlu olmak gerekir. Bu bir bayramdır. Bu bir düğündür. Düğünden kimsenin rahatsız olmaması gerekir. Bizim de çevredeki kardeşlerimiz de düğünde de beraber oluruz Allah muhafaza acı veya yas yaşansa da onda da beraber oluruz. Dün nasıl Necef de, Kerbela da Hazreti Hüseyin’in yasını Şii kardeşlerimizle beraber tuttuk. Hafta sonu da bir düğün mutluluğunu Kürt kardeşlerimizle beraber Diyarbakır da yaşayacağız. Kimse gocunmasın bu doğal kültürel bağların ortaya çıkmasıdır. Türkiye Cumhuriyeti hükümetinin özgüven göstergesidir. Bu ilişkiler artarak devam edecek. Rahatsız olanlar biraz tarih okusunlar. Biraz gelecek perspektifini geliştirsinler. Görecekler ki bu ilişkiler herkese fayda sağlar. Bölgeye barış getirir. Orta Doğu bölgesinde diplomasi çatışmaları çıkartılmak istendiği bu dönemde en doğru mesajı verecektir.”