Başbakan Ahmet Davutoğlu, Ali Babacan ve Erdem Başçı'nın istifa iddialarıyla ilgili konuştu. İşte o açıklama;
Abone olBaşbakan Yardımcısı Ali Babacan ve Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı hakkındaki istifa iddialarını değerlendiren Başbakan Davutoğlu, "Bunlar spekülasyon. Bu iddialara Sayın Babacan ile birlikte güldük" dedi.
Davutoğlu, A Haber ve ATV ortak yayınındaki "Başbakan ile Gündem Özel" programında gündeme ilişkin soruları yanıtladı.
'Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcısı Ali Babacan ve Merkez Başkanı Erdem Başçı'nın istifa ettiğini dair haberler geldi. Bunlara karşı cevap Başbakanlık kaynaklarından geldi. İstifa oldu mu' sorusuna Davutoğlu, "Söz konusu değil" yanıtını verdi.
"Bu haberlerin ortaya atıldığı gün Sayın Babacan, benim herhangi başbakan yardımcımla görüşmem için herhangi bir özel ayarlama yapmam gerekmez. Son derece farklı bir konu için Resmi Konut'a gelmişti" diyen Davutoğlu, şunları söyledi:
BERABER GÜLDÜK
"Son derece farklı. Merkez Bankası ile ilgili değil, faizlerle ilgili değil. Başka bir konu, yine teknik, ekonomiyle ilgili bir konu. Bir grup arkadaşla bir değerlendirme yapmamız gerekiyordu. Ben çağırdım. Hemen birtakım yerler ve ben bunu spekülatörler olarak görüyorum açıkçası. Yani Türkiye ekonomisi üzerine spekülasyon yapan bazı çevreler, belki de o anda borsada ya da kurda yükselmenin ya da inmenin getireceği yerden menfaat uman bazı çevreler bir baktık böyle haber yaymışlar. Toplantının bir aşamasına geldiğinde biz de Babacan da güldük. Ya bunun hiç karşılığı yok. Erdem Başçı ile de görüştüm bu süreç içerisinde. Hiçbir şekilde onun rahatsızlığı vesilesiyle hepimizin başına, hepimiz insanız"
Davutoğlu, 'Rahatsızlığı neydi' soru üzerine de "Tamamıyla tıbbi bir husus. Kendisi böyle dediği için diyorum ben de. Onun sağlığıyla ilgili burada bir şey söylemem doğru olmaz. Ama dediğim gibi onun için de böyle bir şey geçerli" diye konuştu.
İSTİFA GEÇMEDİ
'Kimse istifasını vermedi mi' sorusu üzerine Davutoğlu, "Hayır. Ne istifa verilmesi diye bir şey söz konusu ne de istifa kelimesinin geçtiği bir görüşme söz konusu" ifadesini kullandı.
"Bu arkadaşlar Sayın Babacan, 12 yıldır Türkiye'de AK Parti'nin kuruluşundan itibaren hem siyasetin hem ekonominin içinde böyle bir söylentinin dahi nasıl sonuç çıkaracağını en iyi o bilir" diyen Davutoğlu, şunları kaydetti:
"12 yıllık AK Parti ekonomik icraatlarının içinde bulunmuş başbakan yardımcısı olarak. Sayın Cumhurbaşkanımızın başbakanlığı döneminde büyük mücadele vermiş, küresel ekonomik krizin aşılmasında. Sayın Cumhurbaşkanımızın başbakanlığı döneminde ne badireler atlatmış arkadaşlar bunlar. Hep beraber bütün bu süreçler yaşanmış. Erdem Başçı da önce Merkez Bankası başkan yardımcısı, sonra vekili olarak uzun yıllar bu görevi yürütmüş arkadaşlar. Dolayısıyla böyle bir istifa söz konusu değil. Bu tamamıyla ya siyasi spekülasyon yapmak isteyen ya da ekonomik spekülasyon yapmak isteyenlerin çirkin bir oyunu diyeyim, veya söylentisi. Böyle bir şey söz konusu değil."
'Cumhurbaşkanın gerek Sayın Ali Babacan'a, gerek Erdem Başçıya sert eleştirileri var. Hatta Suudi Arabistan'a giderken gazetelere yansıdığı kadarıyla 'bu iki arkadaş kendilerine çeki düzen vermeli' diye beyanları var. Cumhurbaşkanın eleştirilerini nasıl karşılıyorsunuz' sorusu üzerine Davutoğlu, "Herhangi bir iki arkadaş diye atıfta bulundu, doğrusu bilmiyorum Sayın Cumhurbaşkanımızın. Sayın Cumhurbaşkanımız, kendi 12 yıllık başbakanlığından sonra tabii ki ekonomi dahi her konuda kanaat beyan eder. O tecrübelerini bize aktarır, arkadaşlarımıza aktarır, görüşür. Kamuoyuyla bunları paylaşır. Bunlar Cumhurbaşkanımızın takdiridir" dedi.
Faizle ilgili tutumunu değişik vesilelerle izah ettiğini belirten Davutoğlu, Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı ile de bunu görüştüklerini söyledi.
Davutoğlu, "Türkiye'de siyasi istikrarın devamı özellikle cumhurbaşkanlığı seçiminden sonra AK Parti genel başkanı, başbakan değişti. Bütün dünya bunu takdirle takip etti. Bakınız kolay bir şey değil. Geçen senin bu aylarını düşünün, bugünlerini, bu saatlerini. Birileri diyor ki 'Mart ayında bu hükümet gidecek' diye kumpas kuran bir paralel çete vardı. Ve herkes Mart ayında ne olacağını bekliyordu. Dışişleri Bakanlığı dinlemesi de dahil olmak üzere ne tür tuzaklarla karşı karşıya olduğumuzu herkes hatırlar. Onu aştık, 30 Mart seçimlerini aştık. 10 Ağustos seçimlerini aştık, AK Parti kaya gibi dimdik durdu" değerlendirmesini yaptı.
MERKEZ BANKASI BAĞIMSIZDIR
Türkiye'nin liderlik anlamında bir geçiş süreci yaşadığını, AK Parti kongresinde delegelerin büyük çoğunluğunun desteğiyle ağır sorumluluk omuzladığını belirten Davutoğlu, şöyle devam etti:
"O zaman da ifade ettim. Bunun ve düşmekte olan emtia fiyatlarının faizler üzerinde düşme yönünde bir etkide bulunması lazım diye. Bunları, kanaatlerimi açıkça ifade ettim. Hem kamuoyuna hem de Sayın Başçı ile yaptığım özel görüşmede. Yani bunu Ekim, Kasım ayından itibaren göreceli bir şekilde düşürülmesi yönünde. Ama Türkiye'de aslında ben bunu söylememeliyim. Sayın Cumhurbaşkanımız, kanaatlerini ifade etti.
Merkez Bankası kendi çizgisini devam ettirmesi, Türkiye'de Merkez Bankası bağımsızdır. Bundan daha fazla bağımsız da nasıl olunabilir, dışarıda spekülasyon yapanlara söylüyorum. Türkiye'de Merkez Bankası bağımsızlığını kaybetmiş gibi. Kendi şeyler içinde algılar. Burada önemli olan, dünyada küresel bir kriz yaşanırken Türkiye'nin iktisadi, ekonomik yapısını sağlam tutabilmek. Ve özellikle Türkiye'nin yatırımlar için cazip bir ülke niteliğini korumak, Türkiye'de enflasyon ile mücadelede ile büyümeyi birlikte teşvik edecek yöntem benimsemek. enflasyonla mücadele bir büyümeyle mutlaka çelişmesi gereken bir husus değil. Büyümeyi bizim artırmamız gerekir, onun için sektörel dönüşüm programları ilan ettik. Birçok teşvik paketleri, istihdam içinde şimdi bir teşvik paketi getiriyoruz. Bunlarla bunu sağlamaya çalıştık. Bütün bu süreçte konu sadece finansal ve bir alanda ilgili bir husus değil. Ekonomi, makro ve entegre sistemdir. Her birisi bir diğeriyle ilişkili. Her birini hesap ettiğinizde bir sonuç alırsınız. Ve nihayet bu badirelerden eğer Türkiye kazasız belasız ekonomik bakımdan atlatmışsa bunun sihirli kelimesi güvendir, istikrardır. Yine Cumhurbaşkanımızın, başbakanlığı döneminde gelen güven ve istikrar şimdi de sürüyor. Güven ve istikrar devam ediyor."
Başbakan Yardımcısı Ali Babacan ile Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı'nın, büyük emekleri olduğunu aktaran Davutoğlu, "Kimsenin Türkiye'nin iktisadi geleceğinden, istikrar ve güven içinde bütün bu büyüme hedeflerine ulaşacağı şüphesi olmasın. Benim de beklentim bu yönde" dedi.
"Son faiz indiriminde de dile getirdim, önemli olan faizin düşme trendine girmiş olması. Ama daha daha ivmeli bir şekilde bunun olması yönünde de beklentimizi ifade ettim" diyen Davutoğlu, şöyle devam etti:
"Sayın Cumhurbaşkanımızın beyan ettiği kanaatler dediğim gibi hepimiz buna saygıyla yaklaşırız. Sayın Cumhurbaşkanımızın bu arkadaşları 12 yıl güvenip beraber çalıştığını da kimse unutmamalı, hep beraber çalışıldı. Ve Sayın Cumhurbaşkanımızın en yakın ekibidir, birlikte çalışmış bir ekiptir. Bu anlamda hani AK Parti içinde çalkantıya mı sebebiyet verir, Babacan istifa mı eder, şu mu olur senaryoları üzerinden kimse hesap yapmasın. Gerektiğinde kapılı kapılar arkasında, kamuoyunda görüşlerimizi açık yüreklilikle paylaşırız. Sayın Cumhurbaşkanımız bunun güzel bir örneğidir. Ama hiçbir şekilde ne AK Partinin bütünlüğünden ne de Türkiye Cumhuriyeti'nin özellikle bu kritik jeopolitik ortamda, yani çevredeki ateş çemberinde kritik küresel ortamda güven ve istikrarında taviz vereceğini kimse düşünmemeli."