BIST 9.673
DOLAR 35,25
EURO 36,77
ALTIN 2.960,98
HABER /  DÜNYA

Davutoğlu: İstediğmizi aldık

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Suriye’nin Dostları Grubu Dışişleri Bakanları toplantısının "son derece verimli" ve Türkiye’nin "istedi...

Abone ol

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Suriye’nin Dostları Grubu Dışişleri Bakanları toplantısının "son derece verimli" ve Türkiye’nin "istediği sonuçları elde ettiği başarılı bir toplantı" olduğunu söyledi.
İngiltere’nin başkenti Londra’daki toplantının ardından Türk gazetecilere açıklamalarda bulunan Davutoğlu, "İki aşamalı bir toplantı oldu. Önce 11 ülkenin dışişleri bakanları bir araya geldik. Dün üzerinde çalışılan toplantı bildirgesi detaylı olarak ele alındı. Bu bildirge üzerinde mutabakat sağlandı. Daha sonra bu bildirge çerçevesinde bundan sonra atılacak adımları ele aldık" dedi.
Toplantıya verilen aradaki yemekte Suriye Ulusal Konseyi Başkanı Ahmed el-Carba ve heyeti ile bir araya geldiklerini söyleyen Davutoğlu, "Gerek bildirgedeki ana unsurları, gerekse bundan sonra atılacak adımları kendileri ile istişare ettik. Çok verimli bir toplantı oldu" şeklinde konuştu.
Davutoğlu, "Bildirgede Türkiye’nin önem verdiği temel unsurlar yer alıyor. Bir kere Cenevre sürecinin gerçek bir siyasal değişimi öngörmesi, bu çerçevede geçmiş dönemde Suriye halkının kanına elinin bulaşmış olanların, Esad ve yakın çevresinin, Suriye’nin geleceğinde yer almaması konusunda çok açık bir ifade söz konusu. Bu 11 ülkenin Cenevre’ye giderken ortak pozisyonu" ifadelerini kullandı.
Davutoğlu konuşmasına şöyle devam etti:
"İkincisi bu sürecin açık uçlu olmaması bizim için önemliydi. Çünkü açık uçlu bir süreç önümüzde belirsizliklerle dolu bir dönem başlaması anlamına geliyordu. Sürecin en kısa zamanda, önümüzdeki birkaç ay içinde neticelenmesi yönünde bir tutum sergilendi. Üçüncüsü, tabi Suriye muhalefetinin temsili konusunda bir şüphe ortaya çıkmaması lazım. Yani orada iki heyetin olması ve Suriye halkını temsilen, Suriye muhalefetini temsilen Suriye Ulusal Konseyi’nin öncülüğünün esas temsil kabiliyetine haiz organ olduğunun tescili. Bunlar hep metinde yer aldı. Bunlar hep metinde yer aldı. Birçok başka şeyler de konuşuldu. Tabii bizim dördüncü bir unsurumuz var: Özellikle insani boyutun Cenevre görüşmelerinin paketi içinde yer alması. Yani insani boyutu ihmal eden herhangi bir sürecin başarılı olması veya bizi tatmin etmesi mümkün değil. Herşeyden önce bu konuda 11 ülkenin bir araya gelmiş olması önemlidir. Zaten bu sebeple de yemekte Suriye Ulusal Koalisyonu, 11 ülkenin bir araya gelmesinden dolayı duydukları memnuniyeti ifade ettiler. Biz de onlara nasıl 11 ülke bir araya gelmişse, Suriye muhalefetinin birliğini korumasının önemli olduğunu vurguladık."

"ÜÇ AŞAMALI BİR EYLEM KARARI ALDIK"
Davutoğlu, "İstediğimiz sonuçların elde edildiği başarılı bir toplantı oldu. Bundan sonra 3 aşamalı bir eylem planı üzerinde çalışmalarını teklif ettik. Birisi, Cenevre Konferansı’na giderken özellikle Suriye muhalefeti ile yapılacak çalışmalar. İkincisi, Cenevre müzakereleri sürerken yürütülecek ortak faaliyetler ve müzakerelere verilecek desteğin tanımlanması. Üçüncüsü de Cenevre müzakereleri tamamlanıp, tam yetkili bir geçiş hükümeti kurulmasını müteakip, Esad ve eli kanlı unsurların sistemin dışında kalması ve bu çerçevede mutabakat sağladıktan sonra, anlaşmanın uygulanması için yapılacak çalışmalarda 11 ülkede ortak hareket etme kararını aldık” dedi.
Davutoğlu ayrıca, Suriye Ulusal Konseyi’nin Cenevre görüşmelerine katılmaya ikna edilmesi konusunda bir gelişme olup olmadığı sorusuna, "Suriye Ulusal Koalisyonu burada. Suriye Ulusal Konseyi, Suriye Ulusal Koalisyonu içinde bulunuyor. Tabi onların haklı kaygıları vardı. O kaygıları biz de dile getirdik. Bu kaygıların karşılanması sonrasında Suriye Ulusal Koalisyonu’nun Cenevre süreci ile bazı endişeleri ortadan kalktı diyebiliriz. Ancak tabi bu mesele, sadece 11 ülkenin değil, Cenevre’ye gelen tarafların ve BM’nin de bu konuda ortak bir tutum sergilemesi. Biz 11 ülke, bir taraftan Suriye muhalefeti ile görüşmeye devam edeceğiz ve onların haklı kaygılarını giderecek çabaları sürdüreceğiz. Bir taraftan da BM nezdinde ve Rusya başta olmak BM Güvenlik Konseyi’nin diğer üyeleri nezdinde faaliyetlerimize devam edeceğiz. Yani bu bitmiş bir süreç değil. Suriye Ulusal Koalisyonu, Türkiye’nin de içinde bulunduğu bazı ülkelerin garanti vermesi durumunda Cenevre’ye geleceklerini söylediler" cevabını verdi.
Suriye Ulusal Koalisyonu’nun, Esad rejiminin elinde bulunan kadın ve çocuk tutukluların serbest bırakılması halinde Cenevre’ye katılma şartını ileri sürmesinin hatırlatılması üzerine Davutoğlu, "Bu konuda da bildiride bazı unsurlar var. Müzakere süreci içinde bu adımların atılması yönünde de açık atıflar var" dedi.