Başbakan Ahmet Davutoğu İstanbul'da Aksaray-Yenikapı metro hattı açılış töreninde konuştu.
Abone olBaşbakan Ahmet Davutoğu İstanbul'da Aksaray-Yenikapı metro hattı açılış töreninde konuştu. Davutoğlu Bahçeli'nin sözlerini sert bir dille eleştirdi. Başbakan, "Ey Bahçeli esas sizin Türkeş'ten özür dilemeniz lazım. Çünkü eminim bu söylediklerinizi duysaydı 3 Mayıs 1944'te kendisine yapılanları bilerek size derdi ki "tek parti döneminin zulmünü savunmak MHP'ye kalmamalı" derdi." dedi.
BAŞBAKAN AKSARAY-YENİKAPI METRO HATTINI BÖYLE AÇTI
BAHÇELİ ÖZÜR DİLEMEMİ İSTEMİŞ...
Sayın Bahçeli benim özür dilememi istemiş. Cumhurbaşkanımız Dersim'den özür dilediği için, ben de onu Hacı Bektaş'ta dediğim için yanlış yaptığımı söylüyor.
Buradan Sayın Bahçeli'ye ve arkadaşlarına söylüyorum. Tek parti dönemine sahip çıkmak gerekiyorsa CHP çıksın siz sahip çıkmayın. Yoksa en çok rahmetli Türkeş'e ıstırap verirsiniz.
1937'te dersim katliamını yapanlar 1944'te başta Alparslan Türkeş olmak üzere bugün MHP'nin ideolojik arka planını oluşturan insanları tabutluklara soktular. Ve o zaman onları o tabutluklara sokanlar, Kazım Alöç sayın bahçeli. Git ve oku Kazım Alöç'ün okuduğu iddianameyi.
Diyor ki, bunların, Türkeş'in de diğerlerinin de vatana ihanetleri sabittir. Bu vatan hainlerini herhalde Pera Palas'ta ağırlayacak değildik, tabi ki zulüm yapılacaktır. Onların hak ettiği zulümdür.
Ey Bahçeli ister zulüm Dersim'de yapılsın isterse senin ideolojik öncülerine, hepsine sahip çıkarız.
Kılıçdaroğlu'na sorarsanız dokunmayın Esad'ına, IŞİD yaparsa problem var. HDP'ye sorarsanız Kobani'deki Kürtlere zulüm yapılırsa sahip çıkalım, Halep'teki Kürtlere zulüm yapıldığında bırakınız yapsınlar...
Ey Bahçeli esas sizin Türkeş'ten özür dilemeniz lazım. Çünkü eminim bu söylediklerinizi duysaydı 3 Mayıs 1944'te kendisine yapılanları bilerek size derdi ki "tek parti döneminin zulmünü savunmak MHP'ye kalmamalı" derdi.
Kuran kurslarını kapatan yasaklayan bir döneme sahip çıkmak MHP'ye kalmamalı. Git bunu iç Anadolu’da konuş ve de ki Dersim'de katliamı yapan CHP doğruydu de.
Dersim'de seyit rıza idama götürülürken, kim olursa olsun haykırır ve der ki "biz günahsızız. Acıyın, merhamet edin. ayıptır" der ve bir tek şey ister Bahçeli. Oğlu da idam edilecektir, Hüseyin. Oğlunun yaşı 17'den 21'e yükseltilir. Der ki oğlumu benden önce asın, onun ölümünü görmeyeyim. Ama oğlunu gözleri önünde asarlar. Bu zulüm değil mi?
İŞTE DAVUTOĞLU'NUN KONUŞMASINDAN SATIR BAŞLARI
BANA ÇAMURLU BAŞBAKAN DERLERDİ...
Öğrencilik yıllarım Bahçelievler’de geçti. O yıllarda sokaklarda çamur içinde yürürdük.
Okulda öğretmenimiz farklı konularda oyunlar hazırlayarak oynamamızı isterdi.
Bir gün yine öğretmenimiz Türkiye’de seçimler konulu bir oyun hazırlamamız istedi ve benim de başbakan rolünü oynamamı istedi. O gün çizmelerimi giyip evden okula giderken çizmelerim çamur içinde kalmıştı. Çıktım oyunu oynadım ama o günden sonra bana bir süre ‘çamurlu başbakan’ adını takmışlardı çizmelerimdeki çamurdan dolayı.
CUMHURBAŞKANI İLE KONUŞTUM...
Dün akşam sayın cumhurbaşkanımızla konuştum. Soğuk algınlığından dolayı biraz rahatsızlığı vardı ama gönlünden gelen gür bir sesle Bahçelievler’e selam söyledi.
İSTANBUL'DA KUDÜS RUHU VARDIR
Başbakan Davutoğlu, "Asırlarca biz Kudüs'e gözümüzün nuru gibi baktık. Çünkü İstanbul'da Kudüs ruhu vardır, Küdüs'te İstanbul'un izleri vardır. Bu bağı hiç kimse çözemez" dedi.
DÜN MAHMUT ABBAS İLE GÖRÜŞTÜM
Davutoğlu, buraya gelirken, sabahleyin evden çıkıp Bahçelievler Kongresi'ne giderken tekrar Sayın Halid Meşal ile görüştüm. Dün de Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ile görüşmüştüm. Onlara sizlerin selamını ilettim ve dedim ki 'Bilim ki her bir İstanbullu, her bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı bugün yüreğiyle zihniyle duasıyla Kudüs'un, Mescid-i Aksa'nın yanındadır ve olacaktır'. Onlar da dediler ki 'Bundan hiç şüphemiz yok. En zor zamanlarımızda nasıl Türkiye'yi yanımızda hissetmişsek, en zor zamanlarımızda bundan sonra da her bir Türk kardeşimizin yüreğinin bizimle attığından hiç bir şüphemiz yok." dedi.
Buradan bir kez daha söylüyoruz, Kudüs'ün taşının toprağının biz hizmetkarıyız. Kudüs'ün de hadimiyiz. Kudüs'ü yıkmak isteyenler, tahrip etmek isteyenler, Mescid-i Aksa'yı, ilk kıblemizi tahrip etmek isteyenler bilsinler ki; bizim için Mescid-i Aksa ile Kabe arasında bir fark yoktur. Onları korumak bizim için ilahi bir görevdir.
Biz bir daha bu topraklarda ne Dersim gibi olaylarla Alevilere ne diğer bazı uygulamalarla Kürtlere veya başkalarına ne de 3 Mayıs 1944'te yaşandığı şekilde bugünkü MHP'yi oluşturan fikri kadrolara o dönemde yapılan, ne de solcu diye bilinenlere yapılanlara, Nazım Hikmet'e ve diğerlerine ama en önemlisi de halkın değerlerini savundu diye bu topraklarda tahkir edilen Müslümanlara, Hristiyanlara, Alevilere, Sünnilere kimlere olursa olsun yapılan zulme hep karşı çıktık, karşı çıkacağız"
"ESKİDEN AKSARAY'DAN İSTANBUL'UN HER BİR KÖŞESİNDEN MİNİBÜS KALKARDI"
Eskiler bu Aksaray'ı bilirler, Aksaray'ın her bir köşesinden İstanbul'un semtlerine minibüsler kalkardı. İnsanları üst üste gittiği minibüsler. Yollarda çamurlu yollardan geçilirdi. İçerde ayakta zor dururdunuz, oturacak yer bulamazdınız. Minibüs bulmak bir sıkıntıydı, otobüs bulmak bir sıkıntıydı, içine bindikten sonra seyahat bir işkenceydi.
Şimdi hem yerin üstünde etkin ulaşım hatları oluşturuldu, hem de metro hatlarıyla yeni hatlar inşaat edildi. Son 10 yılda 141 kilometre metro hattı yapıldı.
2019'a kadar bu 430 kilometreye çıkacak, 2019'dan sonra 776 kilometreye daha sonra daha ileri aşamalara geçecek. Bunun önemi şudur, suriçi başta olmak üzere Üsküdar, Eyüp gibi tarihi semtlerin yerin üstünde korunması için ulaşımın yerin altına inmesi lazım.
Aksaray - Yenikapı kısa gibi görülebilir. Halbuki bu hattın tamamlanmasıyla İstanbul'daki bütün raylı sistemler birbirine irtibatlandırılıyor.
Ulaşım meselesi İstanbul' göre tanzim edilmemişti. Bu durum Ak Parti ile değişti. Son 10 yılda 142 km metro hattı yapıldı. İstanbul'da ulaşımı yerin altına indirmeliyiz. Yolları genişletmeye değil, yolların yerin altına almaya ihtiyaç var.
İSTANBUL BİR KÜLTÜR BAŞKENTİDİR
Metro aynı zamanda tarihi ve kültürü de koruyor. İstanbul'un 3 kanadı birbirne irtibatlanıyor. Asya ve Avrupa nasıl bir araya getirilir diye hayal edilmişti. İşte biz bütün bu hayalleri gerçeğe dönüştürdük. Marmaray ile İstanbul, Asya ile Avrupa'yı birleşitren bir sisteme kavuştu.
İstanbul bir kültür başkentidir ve öyle olacaktır. Bu inşaat faaliyetlerinde 50 bin arkeolojik parça yeryüzüne çıktı. İstanbul'un denizi, havası, karası birbiriyle irtibatlanacak. İstanbul'u dünyanın küresel başkenti yapacağız.
BENDEN KILIÇDAROĞLU'NA MESAJ VAR
Biz bu çabalar içindeyken, bakın muhalefet neler yapıyor. Kılıçdaroğlu, oturduğu yerden diyor ki; 'Asyalılarla ve Avrupalılarla konuştuğumuzda Türkiye ile ilgili tedirginlik duyduklarını söylüyorlar.' Ben hiç Kılıçdaroğlu'nun son dönemde Asyalı ya da Avrupalılarla konuştuğunu görmedim. Herhalde aynaya bakarak, kendi kendine konuşuyor.
Benden Kılıçdaroğlu'na bir çağrı... Kağıthane'ye Kağıttepe dedin ya... Bir gün gel de Üsküdar ile Yenikapı'yı birleştiren Marmaray'ı bir kullan. Biz, Türkiye'nin her yerine, hangi şartta olursa olsun gidip konuşuruz. Ama o sadece kendi çevresinde görünür, kendi mahallesinde konuşur. Başka bir yerde göremezsiniz.