Dava mı önemli yoksa kişiler mi?
Kim? "İsimsizler Hareketi." DHKP-C'li olanı değil ama... Uyarmasına rağmen, Erdoğan'ın adıyla "racon" kesmeye devam edenler kimse onlar. Ya da Erdoğan'ın adını kullanıp, "Beyefendi rahatsız" diyerek etrafa korku salanlar...
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan fırsat buldukça AK Parti'de yapılacak değişimin sinyalini veriyor:
- Bir olalım, iri olalım, diri olalım!
Erdoğan'ın söyledikleri yeteri kadar açık değilmiş gibi, içine fitne-fesat kaçmış kimi çevreler, AK Parti'yi parçalamak için olağanüstü bir gayret sarf ediyor.
Her biri kendince kişilere göre siyaset üretiyor.
Kimimiz "Soylucu" kimimiz "Beratçı" kimimiz bilmem kimci oluyoruz! Beni geçtim, AK Parti Hareketi için ölümüne kendini ortaya koyan Süleyman Özışık, Abdurrahman Uzun ve Cem Küçük "Soylucu" oluyor mesela. "Soylucu" oldukları için (!) her birinin üzerinde kalınca kırmızı bir çizgi var.
Kim?
"İsimsizler Hareketi."
DHKP-C'li olanı değil ama... Uyarmasına rağmen, Erdoğan'ın adıyla "racon" kesmeye devam edenler kimse onlar. Ya da Erdoğan'ın adını kullanıp, "Beyefendi rahatsız" diyerek etrafa korku salanlar...
Bunlar dava adamı oluyor!
Biz ise şucu bucu...
Allah kabul etmesin!
Kapının dışına itilmen, daha da önemlisi hepten yok olman için şahit olduğun bir yanlışı haykırman yeterli.
Susacaksın!
Aksi halde, yok olmaya mahkûmsun!
Bu yazıyı okuduktan sonra, bana hâlâ diş bileyenlere buradan açık çağrı yapıyorum. Ben ne şucuyum, ne de bucu. Benim için kişiler önemli değil, inandığım bir davam var ve size rağmen, davama ettiğim sadakat yeminimi bozmayacağım.
Allah'a and olsun ki küstürdüklerinizden olmayacağım!
Bu can bu bedende durdukça, tüm kahpeliklere rağmen "dava" bellediğim bu yolda yürümeye devam edeceğim.
Ne davamı satarım ne de dostumu.
Çünkü inandığım davaya hizmet eden kim varsa, benim için dosttur, düşman değil!
İYİ PARTİ'DE NELER OLUYOR?
Murat İde, İYİ Parti'de olup bitenlerle ilgili konuşmamızı, yazmamızı yadırgamış. Ekonominin kötü gidişatı orta yerde dururken, İYİ Parti'yi konuşmanın ne alemi varmış!
Televizyon ekranlarında CHP yandaşı olan arkadaşlardan sıkça duyduklarımızı tekrarlamış Murat. Bir ara CHP'yi konuştuğumuzda İsmail Saymaz itiraz etmişti:
- Hep CHP hep CHP...
Televizyonda konuşacağınız konular bir gün önce belirleniyor. İYİ Parti gündemdeyse konuşmamak olmaz. Ya da CHP... İsmail'in itirazına "Senin düğünü konuşalım o zaman" demiştim. Televizyona, televizyon programlarına aşina olan Murat'a ne demeliyim bilmiyorum!
İYİ Parti'de bir sorun var sevgili Murat. Her gün yeni bir demeç bomba patlıyor İYİ Parti'de sorun yaşayan isimler tarafından. Ne yapalım yani, görmeyelim mi, konuşmayalım mı?
AZERBAYCAN'DA NE İŞİMİZ VAR?
CHP'li Ünal Çeviköz'den böyle bir açıklama bekliyordum. Ama bu sefer öyle yapmadı, "Maalesef" dedikten sonra, Türkiye'nin Azerbaycan'a silah yardımı yaptığını söyleyip, "Cihatçı"ları da bu işin içine kattı.
"Cihatçı" dediği Suriye Milli Ordusu...
Kemal Kılıçdaroğlu'nun "Terörist" dediği Suriye Milli Ordusu...
Benim bir şey söylememe gerek kalmadı, Fikri Akyüz taşı gediğine koymuş:
- Belgesiz konuşmak iftiradır. İftira değilse itiraftır. Neyin itirafıdır. Ayrıntıyı yazmıyorum. Zira lafın fazlası aptala anlatılır.
NOKTA!