Kılıçdaroğlu, CHP'nin hazırladığı ''Darbe Temizliği İçin CHP'den Demokrasi Paketi'' kitapçığını basın mensuplarına tanıttı.
Abone ol
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, AK Parti'yi diktatörlüğü devam ettirmekle suçladı. 12 Eylül zihniyetinin devam ettiğini savunan Kılıçdaroğlu, hedefindeki partiyi bu sözlerle eleştirdi:
''Türkiye son on yıldır bütün statükoyu tekelinde toplamış AK Parti iktidarı tarafından tek başına yönetilmektedir. Bu parti işine gelmeyen, her şeye dokunuyor. Asla dokunmak istemedikleri bir şey var. O da darbe hukukudur. Bunu kimse görmezden gelemez, gelmemelidir.''
Genel Merkez'de elinde partisinin hazırladığı kitapla kameralar karşısına geçen Kılıçdaroğlu, iktidar partisini yerden yere vurdu.
DEMOKRASİ VARMIŞ GİBİ OYUN OYNAMAKTAN VAZGEÇELİM
2012 Türkiye'sinde darbe dönemlerini aratmayan uygulamalarla karşılaşıldığını savunan Kılıçdaroğlu, AK Parti kurmaylarını kızdaracak açıklamalarda bulundu:
''Ülkemizde demokrasi varmış gibi bir oyun oynamaktan vazgeçelim. Vazgeçelim ki hiç olmazsa bu ülkedeki yeni kuşaklar gerçek demokrasinin ne olduğunu öğrensinler. Gerçek demokrasinin tadına varsınlar ki onları kimse gömlek demokrasisiyle kandırmasın.''
"DARBE TEMİZLİĞİ İÇİN CHP'Nİ DEMOKRASİ PAKETİNE KATKI SUNMAYA DAVET EDİYORUZ"
Kılıçdaroğlu, CHP'nin şu ana kadar önerdiği yasa değişikliklerinin ''ülkenin ve halkın yararı için düşünülmüş bir darbe temizliği paketi'' olduğunu belirterek, şöyle devam etti:
''Bu demokrasi paketi içinde yer alan yasa teklifleri çağdaş bir demokrasi için olmazsa olmazlardır. Çağdaş bir demokrasiye kavuşmamız için siyasal partilerimizi, TBMM'nin değerli milletvekilleri ve üyelerini, darbe temizliği için CHP'nin demokrasi paketine katkı sunmaya davet ediyoruz. Hep CHP'ye 'söylüyorsunuz ama kanun teklifi vermiyorsunuz' diye eleştiri gelir. Ne kadar garip bir uygulamadır ki verdiğimiz kanun teklifleri, TBMM Başkanı'nın imzasından ilgili komisyonlara gider, ilgili komisyonlarda durur ama hala bazıları çıkar 'CHP bu konuda kanun teklifi niye vermiyor? Onların görüşlerin nedir?' diye kamuoyunun önüne çıkar, gazetelerin, televizyonların önüne çıkar konuşurlar. Bizler de büyük hayretle onları izleriz. Kanun teklifini verdik, komisyonlarda duruyor. Bunları yeteri kadar kamuoyuna aktaramıyoruz. Bugün toplu bir sunuş yaptık. Darbe hukukunu, Türkiye Cumhuriyeti hukukundan temizlemek istiyoruz. Hukuk mevzuatı çağdaş bir devletin olması gereken hukuk mevzuatı gibi olmalıdır. Özgürlükler, insan hakları, güçler ayrılığı ilkesi olmalıdır. Hapiste milli irade, tutuklu milletvekilleri olmamalıdır. O kişilerin milletvekili olabileceklerine yargı karar verdi. Bu ayıptan Türkiye'nin kurtulması lazım.''
105 TEMEL YASA YÜRÜRLÜKTE
Sadece Anayasa değil darbe yönetiminin yaptığı 105 temel yasa ve kanun hükmünde kararnamelerin de halen yürürlükte olduğunu savunan Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
''Şayet bir ülkede darbecilerin yaptığı yasalar, darbe sonrasında da yürürlükteyse darbeciler hala iş başındadır demektir. Yani Türkiye'nin yasaları hala darbecilerin hizmetindedir demektir. Milletimiz, 30 yıldır darbe yasalarıyla yönetiliyor. 30 yıl boyunca yasama yetkisini darbecilerin elinden alamayan bir TBMM'nin saygınlığı kuşkusuz tartışılır. 30 yıl boyunca bu ülkenin darbe hukukuyla yönetilmesine göz yummak, millet iradesine gasp eden darbecilerin suçuna ortak olmak demektir. Temel soru şudur? TBMM darbe hukukunun yarattığı kirliliği 30 yıldır neden temizleyemedi? Herkes bu soruya samimi bir cevap vermek zorundadır. Aksi halde kendimizi kandırmış oluruz. TBMM'nin gücü mü yetmedi, siyasi partilerin milletvekili sayısı mı yeterli olmadı, hiç kimse mazeret üretmeye kalkmasın ve bir gerçeği görsün, Türkiye, son on yıldır bütün statükoyu tekelinde toplamış AK Parti iktidarı tarafından tek başına yönetilmektedir. Bu parti işine gelmeyen, zülfüyare dokunan her şeye dokunuyor. Asla dokunmak istemedikleri bir şey var. O da darbe hukukudur. Bunu kimse görmezden gelemez, gelmemelidir.''
SİYASİ İKİYÜZLÜLÜK
Kılıçdaroğlu, darbeye karşı olduğunu söyleyenlerin onun getirdiği düzenlemelere ve kurumlara da karşı olması gerektiğini belirterek, ''YÖK Yasası'nın sahiplenilmesinin, Siyasi Partiler Kanunu ve Seçim Kanunu'nun değiştirilmek istenmemesinin, Ceza Kanunu'nun insanlık dışı maddelerine göz yumulmasının bir siyasi ikiyüzlülük olduğunu'' savundu.
''Yüzde 10 seçim barajı, ikiyüzlülüğün ötesinde darbecilerin getirdiği milli irade hırsızlığıdır'' diyen Kılıçdaroğlu, darbe zihniyetinin yani totaliter zihniyetin, darbe yasalarıyla bugün de varlığını sürdürdüğünü savundu.
TOTALİTER REJİMİN TEKLONOJİSİ DEĞİŞTİ
Kılıçdaroğlu, Türkiye'nin demokrasi ve insan hakları bakımından dünyanın sicili en bozuk ülkelerinden birisi olarak gösterildiğini öne sürerek, şöyle devam etti:
''12 Eylül darbesinin üzerinden 32 yıl geçmesine rağmen 2012 yılı Türkiyesinde darbe dönemlerini aratmayan insan hakları ihlalleriyle karşılaşıyoruz. Bunun temel nedeni, darbe hukukunun siyasi iktidar tarafından beğenilmesi ve uygulanmasıdır. 32 yıl içerisinde devletler yıkıldı, devletler kuruldu, dünya değişti, teknoloji gelişti. 2012 yılı Türkiyesinde totaliter rejim hukukundan, darbe hukukundan söz ediyoruz. 2012 çağdaş Türkiyesi, darbe hukukundan söz edebilir mi? Demek ki bir sorun var burada. Sansürden söz ediyoruz, hapisteki gazetecilerden, hapisteki milletvekillerinden, baskıdan, korkudan söz ediyoruz. Telefonlarımızın dinlenmesinden söz ediyoruz. Kadın cinayetlerinden, cezaevinde çocuklara tecavüzden, işkenceden söz ediyoruz. 32 yıl içinde siyah beyaz televizyondan renkli televizyona geçtiğimiz gibi totaliter rejimin de teknolojisi değişti. Askeri dikta yönetiminden postmodern darbe yönetimlerine geçtik. Açıkçası mevcut durum budur.''
Bu toprakların, Mevlana'nın, Yunus Emre'nin toprağı olduğunu, uygarlıklara beşiklik ettiğini belirten Kılıçdaroğlu, ''Biz herkesin imrendiği bir demokrasiyi kendi ülkemize getirebilirdik. Getirmek zorundayız da. Bunun bedeli ağırsa ödemeye hazır olduğumuzu da söyledik'' dedi.
Toplantının ardından TBMM'nin 24. döneminin ilk 6 ayında CHP'nin demokrasi, insan hakları ve özgürlükler alanında hazırladığı kanun değişiklikleri tekliflerini içeren ''Darbe Temizliği İçin CHP'den Demokrasi Paketi'' başlıklı kitapçık basın mensuplarına dağıtıldı.