BIST 9.550
DOLAR 34,54
EURO 36,01
ALTIN 3.005,46
HABER /  GÜNCEL

Danıştay tuzu kuruların etkisinde

Sağlık Bakanı Akdağ tam gün yasasının bazı maddeleri iptal edilmesiyle ilgili Danıştay'dan cevap bekliyor.

Abone ol

Sağlık Bakanı Recep Akdağ, ''Danıştaya bir kere daha sesleniyorum; lütfen Sağlık Bakanlığının savunmasına bir cevap verin'' dedi.

Akdağ, Aydın programı kapsamında Vali Hüseyin Avni Coş'u ziyaret etti. Valilik Şeref Defterini imzalayan Akdağ, burada yaptığı konuşmada, Sağlıkta Dönüşüm Programı'nın sağlık sisteminde bir zihniyet değişikliğini sağladığını, doktorların büyük ölçüde muayenehanelerini kapattığını söyledi.

Doktorların muayenehane açamamasına ilişkin kanunun bazı maddelerinin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildiğini, Anayasa Mahkemesinin bu kararı verirken, ''tuzu kuru, piyasada çok para kazanan az sayıdaki öğretim üyesinin etkisi altında kaldığını'' ileri süren Akdağ, şöyle konuştu:

''Ortaya yeni bir durum çıktı. Bu yeni durum tartışılırken, tabip örgütü bizim bir basın açıklamamızı bahane ederek Danıştaya gitti. Danıştay bir gün içerisinde jet bir karar verdi. 'Sağlık Bakanlığından savunma gelinceye kadar yürütmeyi durdurdum' dedi. Yani muayenehaneler açık olabilir. Tabii, ne yaparsınız Sağlık Bakanı olarak, hukukçularınıza derli toplu güzel bir savunma hazırlatır ve onu Danıştaya gönderirsiniz, gönderdik...

Aradan üç hafta geçti, tık yok. 24 saat içinde tabip örgütünün talebine jet yanıt veren Danıştayın ilgili dairesi, üç hafta geçmiş olmasına karşın bir cevap vermedi. Evet, adli tatil oldu ama daire var.

Danıştaya bir kere daha sesleniyorum; lütfen Sağlık Bakanlığının savunmasına bir cevap verin. Nasıl ki tabip örgütünün talebine jet yanıt verdiyseniz, tarafsızlığınızı gösteriniz ve vatandaşın lehine olan bu durum için Sağlık Bakanlığına cevap veriniz.''

Bakan Akdağ, vatandaşın annesini, babasını, eşini sırtına alıp bir muayenehanenin merdivenlerinden yukarı çıkardığı dönemi artık kapattıklarını ifade ederek, ''Anayasa Mahkemesinin gerekçeli kararı bile ortada yok. Böyle olmaz. Anayasa, 'gerekçeli kararı ortaya konulmadan Anayasa Mahkemesinin bir kararı açıklayamayacağını' söylüyor. Ama adet haline getirilmiş, gerekçe yok, hüküm iptal ediliyor'' dedi.

Akdağ, mahkemelerin verdiği kararları uygulayacaklarını, ancak hem Anayasa Mahkemesinin hem de Danıştayın verdiği kararların haksız olduğunu savunarak, kararlarla ilgili gerekçelerin eylül ayında netleşeceğini düşündüğünü söyledi.

''İSTİSMARA MÜSAADE YOK''

Devlet ve üniversite hastanelerinde çalışıp muayenehane açmış olan doktorların, ''vatandaşları istismar etmesine asla müsaade etmeyeceklerini'' ifade eden Akdağ, ''Bu hususta, kararlı bir şekilde takiplerimizi sürdüreceğiz. Bir işçinin, bir işçi emeklisinin, memurun, memur emeklisinin, küçük esnafın, yeşil kartlının hastasını, yakınını bu muayenehanelere taşıma şansı yoktur. Muayenehane hekimliği, zengin, varlıklı insanların yararlanmasının mümkün olabileceği bir sistemdir. O da Türkiye'de belli bir zümreye hitap edebilir. Dolayısıyla hiçbir zaman bu istismara müsaade etmeyeceğiz. Buna kararlıyız'' diye konuştu.

HALK OYLAMASI

Akdağ, Anayasa değişikliklerine ilişkin 12 Eylül'de yapılacak referanduma da değinerek, ''Bundan 30 sene önce, bir 12 Eylül günü Türkiye tanklarla güne uyanmıştı. 30 sene sonra bir 12 Eylül günü inanıyorum ki, demokrasiyi güçlendirmiş olarak uyanacak Türkiye'' dedi.

Bu meselenin, siyaset ve parti meselesi olarak algılanmaması gerektiğini ifade eden Akdağ, şöyle devam etti:

''Ege Bölgesi, Aydın, Denizli, bir anlamda Türkiye'de demokrasinin gelişimine önderlik eden bir bölgedir. Bu bölgeden bir insan, demokrasiye geçişte rahmetli Adnan Menderes, bu ülkenin başbakanı oldu. Türkiye'de demokrasiyi hazmedemeyenler oldu, 10 sene sonra böylesine bir insanı ve arkadaşlarını asacak kadar alçakça, insafsızca işler yaptılar. Bunları unutmamak lazım. Bu ülkede eğer 3 vatan evladı memleketine hizmet ettiği için, demokrasi için asılabilmiş ise bu demokrasinin, insan haklarının asılması anlamına geliyor.''

Bakan Akdağ, ''alçakça, adice asma olaylarını sanki demokrasi getiriliyormuş gibi takdim edenler olduğunu'', ancak daha sonra böyle olmadığının anlaşıldığını belirterek, şöyle dedi:

''Biraz iş işten geçtikten sonra anladık. Daha sonra benzeri şeyler yaşandı. Bir 12 Mart günü 1971'de, daha sonra 1980'de ihtilal yaşandı. 'Türkiye'nin farklı şartları var' diye kimse sakın söylemesin. 28 Şubat'ı post modern diye ifade ediyorlar. Türkiye'de yargıçların, bürokratların hiçbir demokraside görülmeyecek bir şekilde askeri karargahlarda bilgilendirildiğini, bu ülke unutmamalı. Demokrasiye, hepimizin ihtiyacı var. Demokrasiye bir partinin falan ihtiyacı falan yok. İnanıyorum ki bu halk oylamasında hep beraber bunu göreceğiz.''

PAKİSTAN'A SAĞLIK EKİBİ GİDECEK

Akdağ, gazetecilerin Pakistan'da meydana gelen sel felaketiyle ilgili başlatılan yardım kampanyasına dair sorusu üzerine, kampanyanın, vatandaşların yardımıyla ilgili bir konu olduğunu, Türk halkının büyük alicenaplık göstereceğine inandığını söyledi.

Hükümet olarak Pakistan'a yardım gönderdiklerini belirten Akdağ, şöyle devam etti:

''Şu anda içlerinde 12 doktorun da olduğu 41 kişilik bir sağlık ekibimiz ve 50'şer kişiye hizmet verebilecek iki mobil hastaneden oluşan bir hazırlık yapmış durumdayız. Başbakanlık Afet İşleri Genel Müdürlüğünün koordinasyonunda, bu ekiplerin bugün Pakistan'a hareketleri mümkün olabilecektir. Bunlar çok iyi yetişmiş ekipler. Bölgede, bu hizmetlere çok ihtiyaç var. Sellerin ardından en çok korkulan husus, bölge halkının yeterince beslenememesi ve salgın hastalıklardır.''

AYDIN'A SAĞLIK YATIRIMLARI

Bakan Akdağ, Aydın'daki sağlık alanında yatırımlara ilişkin, ''Sağlıkta Dönüşüm Programı''ndan önceki 1995-2002 yılları arasında inşaat ve onarım için 4 milyon 200 bin lira, 2003-2010 yılları arasında ise 55 milyon 300 bin lira kaynak kullanıldığını söyledi.

Aydın'a asıl büyük yatırımların bundan sonra başlayacağını ifade eden Akdağ, 400 yataklı bir bölge hastanesi inşa edeceklerini, bununla ilgili yer tespitinin de yapıldığını belirtti.

Akdağ, Aydın Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesinin bu yılın sonunda bitirileceğini ve bu yıl içinde aile hekimliği uygulamasının Aydın'da da başlayacağını bildirdi.