Dangalak!
Halkın yüzde 47'si ise ona göre "bidon kafa."
Hür iradesini sandığa yansıtan halkın yüzde 47'sine "bidon kafa"
diyebilen "büyük yazar"a benim de "dangalak" dememde herhalde bir
sakınca yoktur!
İyi bilirdim o "dangalak"ı eskiden...
Saygı da duyardım...
Zekasına hayrandım çünkü...
Ne zaman ki biraz palazlandı, kıçı başı oynamaya başladı. TMSF'nin
evinde küfürü marifet saydı. Üstelik bunu yaparken, dokunulmazlık
zırhına büründü. Uyarıldı defalarca, işsiz kaldığı günler
hatırlatıldı. Olmadı, o küfür etmeye devam etti.
Hala ediyor!
Hem de halka...
"Bidon kafa!"
Halkın "yarım ekmek arası köfteye" satıldığını anlatıyor...
Ondan olmayanlara "canın cehenneme" diyebiliyor.
Saygı göstermiyor saygı...
"Ben" diyor, "benden olanlar"a kucak açıyor...
Halkın yüzde 47'si ise ona göre "bidon kafa."
Ertuğrul Özkök "dangalak" için yazdığı "hoşgeldin" yazısında,
hoşgörü ve seviyeden söz etmiş! Ama dün yazılanları, birgün önce
yazılanları görmeden.
Hiç merak etmeyin, yakında ondan da Emin Çölaşan'dan kurtulmak
istediği gibi kurtulmak isteyecektir! Çünkü "dangalak" büyük (!)
oynayacak, saldıracak hatta....
Neyse!
Böyle dangalakları bu kadar ciddiye almak bile gereksiz..
Ama benim de içinde olduğum o halka "bidon kafa" yakıştırması
yüzünden dayanamadım.
Affola!