BIST 10.000
DOLAR 35,24
EURO 36,75
ALTIN 2.974,70
HABER /  POLİTİKA  /  CHP

Daha büyük olaylar çıkacak!

Kılıçdaroğlu önümüzdeki günlerde daha büyük yolsuzluk olaylarının ortaya çıkacağını iddia etti.

Abone ol

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Sayıştay raporları meclise gelmiyor. Neden? Yolsuzluklar ortaya çıkmasın diye. Önümüzdeki günlerde göreceksiniz daha büyük yolsuzluk olayları çıkacak ortaya" dedi.

Kılıçdaroğlu, Savcı Zekeriya Öz'ün iddiaları içinse, " Kılıçdaroğlu, "Zekeriya Öz uzun yıllar, devlet hizmeti görmüş, devlete hizmet vermiş birisi. Yalan söylemesine gerek yok. Eğer, 'Beni başbakan tehdit etti, 2 kişi gönderdi' diyorsa büyük olasılıkla doğrudur" dedi.

CHP lideri Kılıçdaroğlu konuşmasında özetle şunları söyledi:

"17 Aralık’ta nelerin yaşandığını gördünüz. Dört bakanı yolsuzlukla suçladılar ve istifa etmek zorunda kalıyorlar. Hükümet istifa eder mi? İstifa etmesi için adamda utanma duygusu, ar damarı olması lazım. Yolsuzlukla geçinen adamın ar damarı olmaz. Tüyü bitmemiş yetimin malına göz koyanın, kul hakkı yiyenin ar damarı olmaz. Sende yürek varsa çık milletin önüne, ’Ben kul hakkı yemedim’ de. Diyemiyor. Dediği andan itibaren alnını karışlarım. Türkiye’yi çeteler yönetiyor. Ben değil, Başbakan diyor. ’Çeteler var’ diyor. Topla Bakanlar Kurulu’nu, orada çeteleri göreceksin zaten. Bu çeteleri kim yönetiyor? Çete reisi kim? Cevabı çok basit. Aynaya bakarsın, çete reisini görürsün zaten orada. Allah’tan korkuyorsan bari kuldan utan. İşin özeti şu: Türkiye’nin temiz siyasete ihtiyacı var. Birliğe ve barışa ihtiyacı var. Üretime ihtiyacı var. Türkiye’de herkesin aşı, işi olsun. Buna ihtiyacı var. Ayrışmanın değil, beraber olmanın zamanı. Hiç kimsenin ötekileştirilmemesi lazım. Birliğe, beraberliğe, kardeşliğe, dost olmaya ihtiyaç var. Sabah sokağa çıkarken güler yüzlü insanlarla karşılaşmaya ihtiyacımız var. Çatık kaşlı değil, birbiriyle kucaklaşan insanlara ihtiyacımız var. ’Doğu da benimdir, batı da benimdir, güney de benimdir, kuzey de benimdir’ diyen bir Türkiye’ye ihtiyacımız var. Türkiye’de babaların çocuklarına temiz siyaseti öğrettiği bir rüyaya ihtiyacımız var. Bakanların çocuklarının hapiste olmadığı bir Türkiye’ye ihtiyacımız var."

"DAHA BÜYÜK YOLSUZLUKLAR ORTAYA ÇIKACAK"

CHP lideri Kılıçdaroğlu, önümüzdeki günlerde daha büyük yolsuzluk iddialarının ortaya çıkacağını öne sürerek, "Biz babalar oğullar diyorduk, şimdi başka çemberler ortaya çıktı. Kayınbirader mi, bacanak mı, biz de şaşırdık. 6 ay önce demokrasinin tehlikede olduğunu, güçler ayrılığı ilkesinin ihlal edildiğini, bir diktatörün ülkeyi yönettiğini söylemiştim. Bugün Türkiye’nin herhangi bir yerinde bir metrekarelik arazi kiralanacaksa Recep Tayyip Erdoğan’dan izin almak gerekiyor. Böyle bir demokrasi olabilir mi? Yolsuzluğun kaynağı bu. Önümüzdeki günlerde göreceksiniz, daha büyük yolsuzluk olayları çıkacak ortaya. ’247 milyarı nereden çıkardınız? Bu afaki rakamdır’ diyorlar. Ben gazetelerden okuyorum. Bu rakamın gerçek değerini kim bilir? Hırsız bilir. Hem malı götüreceksin hem bu rakam şöyle, böyle. Daha büyüğünü götürmüşsün. Çık o zaman açıkla. Bunlara Müslüman denir mi denmez mi ben bilmem, onu Rabbim bilir.

Türkiye değişim istiyor. Yeni, temiz bir iktidar istiyor. Halka hesap veren bir iktidar istiyor. Bunun için çalışacağız. Herkesin işi, herkesin aşı olsun diyeceğiz" şeklinde konuştu.

"YOLSUZLUK DOSYALARINI KAPATMAK İÇİN ESKİ DAVALARA BALIKLAMA ATLADILAR"

Özel Yetkili Mahkemelere tepki gösteren Kılıçdaroğlu, "Önce yerel yönetimlerden başlayacağız. ’Özel Yetkili Mahkemeler iktidarın sopası olarak kullanılan mahkemelerdir. CHP iktidarında özel yetkili mahkemeleri kaldıracak, buradaki davaları yeniden başlatacağız’ dedik. Şimdi yolsuzluk dosyalarını kapatmak için buraya balıklama atladılar. Biz bütün mazlumların yanında olacağız. Önce halk zenginleşecek, halkın cebi para görecek. Benim mal varlığım meydanda. Benim çocuklarımın gemileri yok. Benim çocuklarımın adını kimse bilmez. Üç tane evlat yetiştirdim, bu ülkeye feda olsun. Benim çocuklarım vakıf kurup devleti, milleti soymadı. Senin çocuğunun ne özelliği var? Silivri’ye gittim, çıkışta dedim ki, ’Burası toplama kampıdır. Hitler’in yaptığı kampın 2013 versiyonudur.’ Hakkımda fezleke düzenlediler. Şimdi oğlu aranıyor. Niye, ’Oğlum sen yiğit adamsın. Git, hesabını ver.’ Niye diyemiyorsun? Çünkü o senin koruman altında. Sen diyorsun ona, ’Yolsuzluk yap.’ Bunun adı nüfuz ticareti, bulunduğu makamın gücünü kullanarak yakınlarına çıkar sağlamaktır. Kul hakkı yiyenlere, ’Artık yeter’ deyin. ’Bize kumpas kurdular’ diyorlar. Yahu helal paranın ayakkabı kutusunda ne işi var? Demek ki haram. Bakanların çocuklarının yatak odasına o kasayı, para sayma makinelerini çeteler mi koydu? O bir bakanına 700 bin liralık saati çeteler mi verdi? Benim telefonumu istediğin kadar dinle. Alnımız temiz. Yere bakmıyoruz biz" dedi.

ZEKERİYA ÖZ'ÜN İDDİALARI İÇİN...

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcıvekili Zekeriya Öz'ün açıklamalarına ilişkin, "Zekeriya Öz uzun yıllar, devlet hizmeti görmüş, devlete hizmet vermiş birisi. Yalan söylemesine gerek yok. Eğer, 'Beni başbakan tehdit etti, 2 kişi gönderdi' diyorsa büyük olasılıkla doğrudur" dedi.

Kılıçdaroğlu, Atatürk Spor Salonu'nda düzenlenen "CHP Bursa Aday Tanıtım Töreni"nin ardından Botanik Park'taki bir restoranda İskender kebabı yedi.

Gazetecilerin, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcıvekili Zekeriya Öz'ün açıklamalarını anımsatması üzerine Kılıçdaroğlu, "Zekeriya Öz uzun yıllar, devlet hizmeti görmüş, devlete hizmet vermiş birisi. Yalan söylemesine gerek yok. Eğer, 'Beni başbakan tehdit etti, 2 kişi gönderdi' diyorsa büyük olasılıkla doğrudur. Sayın başbakan bizi tatmin eden bir açıklama yapmadığı sürece Öz'ün açıklamalarına itibar edeceğiz. Çünkü gönderdiğini söylediği kişilerden birisi Türkiye'de ombudsman olarak kabul edilen birisi, o makamda oturuyor. Ve bu konuda gazetecilerin sorularına ısrarla yanıt vermiyor. Bu gerçeği de herkesin bilmesi lazım" diye konuştu.

Kılıçdaroğlu, eski CHP Genel Başkanı ve Antalya milletvekili Deniz Baykal'ın, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile Çankaya Köşkü'nde yaptığı görüşmenin sorulması üzerine, "Yarın görüşeceğiz,. Kendisini dinleyeceğim" değerlendirmesinde bulundu.