Cumhuriyet'in koca çınarları! İlk günkü kadar gururlu ilk günkü kadar onurlu...
Türkiye Cumhuriyeti yarın '95. kuruluş yıl dönümünü kutlayacak. Cumhuriyet'le yaşıt asırlık çınarlar, ellerinden hiç bırakmadıkları ay yıldızlı bayrağın gölgesinde özgür, huzurlu ve onurlu bir hayat sürdürmenin gururunu yaşıyor
TÜRKİYE Cumhuriyeti'nin kuruluşunun 95. yıl dönümünde Cumhuriyet ile yaşıt asırlık çınarlar, ellerinden hiç bırakmadıkları ay yıldızlı bayrağın gölgesinde özgür, huzurlu ve onurlu bir hayat sürdürmenin gururunu taşıyor. Cumhuriyet'in ilan edildiği yıl dünyaya gelen koca çınarlar, Anadolu Ajansı (AA) foto muhabirlerinin Cumhuriyeti'nin kuruluşunun 95. yıl dönümüne özel hazırladıkları sergi için objektiflerin karşısına geçti. Ankara'dan İstanbul'a, Gaziantep'den Antalya'ya 8 ilde gerçekleşen çekimler sırasında koca çınarlar, kahramanlıkları dünyada dilden dile dolaşan bir milletin, yere düşürmemek için uğruna canlar verdiği Türk bayrağını ellerinden bir an olsun bırakmadı. Kendilerinin baki olmadığını belirten çınarlar, ancak Cumhuriyet'in ilelebet yaşayacağından şüphe duymadıklarını vurguladı.
ATATÜRK'Ü GÖRDÜĞÜ ANI UNUTAMIYOR... İstanbul'daki Darülaceze'nin sakinlerinden Ayşe Akbulut, 1923 yılında milli mücadelenin sembol kentlerinden Kahramanmaraş'ta dünyaya geldi. Daha sonra İstanbul'a göç eden Akbulut, Cumhuriyet ile yaşıt olmaktan büyük gurur duyduğunu söyledi. Akbulut, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü yüzerken gördüğü anda çok heyecanlandığını ve o anı hiç unutamayacağını kaydetti.
Cumhuriyet ile aynı yaşta olan Gaziantepli 5 çocuk 32 torun sahibi Süleyman Koca da bu rejim sayesinde mutlu bir hayat yaşadığını ifade etti. Gençlik yıllarında güreş yapan, ilerleyen yaşına rağmen birçok ihtiyacını kendisi karşılayan Koca, yaklaşık 10 yıl önce, "hiçbir şeye değişmezdim" dediği karısını kaybedince ikinci kez evlendi. İkinci eşi için de "hayat arkadaşım" diyen koca çınar, Atatürk'ün Gaziantep ziyareti sırasında yaptığı konuşmayı canlı dinleyenler arasında yer alıyor.
Kayseri'de yaşayan 1923 doğumlu Hediye Taş ise Erzurum'da dünyaya gelmiş. Taş, önce Ağrı'ya ardından da oğullarının yaşadığı Kayseri'ye göç etmiş. Melikgazi ilçesindeki bir apartmanın bodrum katında yaşayan 4 çocuk 13 torun sahibi Taş da Cumhuriyet'le yaşıt olmanın onurunu yaşadığını belirtti. İlerleyen yaşına rağmen oldukça dinç gözüken Taş, hayatta en büyük pişmanlığının okumayı öğrenmemek olduğunu vurguladı.