Gazeteci yazar Nuran Yıldız Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde medyanın toplumun tercihlerinde nasıl bir rol oynadığını sorguladı...
Abone olİNTERNETHABER.COM
Gazeteciler.com yazarı Nuran Yıldız gündemdeki Cumhurbaşkanlığı seçimlerini yorumladığı yazısında sürecin toplumsal düzeyde öğretici bir nitelik taşıdığını yazdı. Medyanın toplumun tercihlerinde nasıl bir rol oynadığını sorgulayan Yıldız, çatı aday Ekmeleddin İhsanoğlu'nun alacağı oyun bu anlamda yön gösterici olacağını vurguladı.
İşte Yıldız'ın "Cumhurbaşkanlığı seçimi bize ne öğretecek" başlıklı yazısındaki ilgili bölüm:
İki muhalefet liderinin Ekmeleddin Beyi aday göstermesi, cumhurbaşkanını halkın seçeceği ilk seçimi laboratuvar yaptı çıktı.
Bu seçim bize neler öğretecek? İşte liste;
Bir, öncelikle ve öncelikle medyanın seçmen davranışına etkisi var mı, yok mu, öğreneceğiz.
(Görünen o ki, Ekmeleddin bey medya odaklı bir seçim kampanyası yapacak. Bu durum beni heyecanlandırıyor.
Hatta o kadar ki, acaba diyorum, bir bilim insanları grubu devasa bütçeli bir kaynak buldular da, “Sıfır tanınır aday medya yoluyla 50 günde seçim kazanır” varsayımını mı test ediyorlar?)
İki, sadece ve sadece Erdoğan’a karşı olmak, hınç duymak, seçim kazanmaya yetecek mi, öğreneceğiz.
Üç, Erdoğan’ı seçimlerde yenmek için, ilkeleri, partiyi, değerleri satışa çıkarmak ne kadar para ediyormuş, öğreneceğiz.
Dört, daha önce CHP’nin bir bütün olarak desteklediği herhangi bir seçimde yan yana gelmemiş olan kimi parti içi-dışı muhaliflerin Ekmeleddin Beyin arkasında saf durduğuna bakılırsa, Parti’de birliği de sıfır tanınırlıkta bir genel başkan gelir de sağlayabilir mi, öğreneceğiz.
Beş, Bahçeli, Kılıçdaroğlu bir araya gelince voltron’u oluşturabiliyorlar mı ve buradan bir gelecek tasarlanabilir miymiş, öğreneceğiz.
Altı, ülkem insanı hiç tanımadığı, hangi yasaları onaylayıp hangilerini onaylamayacağı hakkında zerre fikri olmadan birine oy verecek kadar kaderci mi yoksa temkinli mi, öğreneceğiz.
Yedi, seçim iki farklı adaydan birini seçmek midir, birbirine benzer iki aday arasından seçim yapmak mıdır, öğreneceğiz.
Sekiz, ideoloji denen şey gerçekten ölmüş müdür, öğreneceğiz.
Bu süreç beni çok heyecanlandırıyor, çok.
AKLIMDA KALAN
Kılıçdaroğlu’nun üslubuyla ilgili bir tutarlı, bir tutarsız durum: Diyarbakır’da sivil toplum kuruluşlarıyla yaptığı toplantıdaki üslup tam Kemal Beylikti. Tutarlıydı. Hem özeleştiri, hem de sitem. Gönüllere giden kapıyı aralayacak kadar güçlüydü. Ve. Fakat. Cumhurbaşkanı adayını belirlemesi ve açıklaması kendisine hiç uymadı. Hem Erdoğan’ı tek adamlıkla, milletvekillerini ona biat etmekle, kişiliksiz olmakla, onun her dediğini onaylamakla suçlayacaksın, hem de kendi cumhurbaşkanı adayını kendi partinden kimseye söylemeden ilan edeceksin. Bu tuhaf çelişkiyi birileri bana bir zahmet açıklayıversin.
YAZININ TAMAMI İÇİN