BIST 9.725
DOLAR 35,21
EURO 36,76
ALTIN 2.964,73
HABER /  POLİTİKA

Cumhurbaşkanı Yüce Divan'da nasıl yargılanır?

Yeni Şafak yazarı İsmail Kılıçarslan, bugünkü yazısında Kocaeli Üniversitesi'ndeki FETÖ yapılanmasına dair çarpıcı ayrıntılar aktardı.

Abone ol

Kocaeli Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nusret İlker Çolak'ın öğrencisi Cemal Yurtsever'in yüksek lisans tezinin 'Cumhurbaşkanı Yüce Divanda Nasıl Yargılanır?' olduğu ortaya çıktı.

Yeni Şafak yazarı Kılıçarslan, "Cumhurbaşkanı Yüce Divan’da nasıl yargılanır?" başlıklı köşesinde 15 Temmuz darbe girişimi sonrası tutuklanan dekan Çolak'ı ele aldı.

ASKER, HAKİM VE SAVCILARA ÖZEL YÜKSEK LİSANS SINIFI

Kılıçarslan, Hukuk fakültesi dekanlığı yaptığı esnada, asker, hakim ve savcılara özel olarak bir yüksek lisans sınıfı açan Çolak'ın açtığı sınıftaki 30 kişinin 30'unun da15 Temmuz darbe girişiminin ardından tutuklandığını yazdı.

ERDOĞAN'IN MONTAJLI SES KAYITLARI

Kılıçarslan, Çolak'ın evinde yapılan aramalarda Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın çeşitli konuşmalarından montajlanan ses kayıtları ele geçirildiğine dikkat çekti.

ERDOĞAN YÜCE DİVAN'DA NASIL YARGILANIR?

Yazar Kılıçarslan, Çolak'ın öğrencilerinden Cemal Yurtsever'e verdiği yüksek lisans tezinin 'Cumhurbaşkanı Yüce Divanda Nasıl Yargılanır?' olduğunu paylaştı.

TEZ KONULARI ASKERİ DARBEDEN SONRA HUKUK

Çolak'ın açtığı yüksek linans sınıfında hazırlanan tezlerin askeri darbeden sonra Türkiye'de hukukun nasıl işleyeceğini ele alan konulardan oluştuğunu hatırlatan yazar, üniversite yönetimine tepki gösterdiği yazısını böyle tamamladı:

"BENCE KOCAELİ ÜNİVERSİTESİ'Nİ CIA YA DA MOSSAD YÖNETİYOR"

"Şaşırdınız mı? Sizi bilmem ama ben hala yeteri kadar şaşırmış durumda değilim.

Niçin biliyor musunuz? Çünkü Türkiye Cumhuriyetinin hatırı sayılır bir üniversitesinde bütün bunlar olurken o üniversiteyi Amerika'dan gelen CIA ajanları, İsrail'den gelen özel eğitimli MOSSAD casusları falan yönetiyordu.

Kulağınıza saçma geldiğini biliyorum, ama lütfen söyleyin bana. Koca üniversitenin koca hukuk fakültesinin koca dekanının, üstelik memlekette 17-25 Aralık ihaneti olmuşken görevine aslanlar gibi devam edebilmesinin başka bir izahı olabilir mi Allah aşkına?

Şimdi bana yine 'keşke yazmasaydın' diyecekler. Desinler. Ben de o meşhur dizeyle cevap vereceğim: 'Ya ben öleyim mi söylemeyince?'

Söyler misiniz bana? Bu Nusret İlker Çolak, bu herzeleri yerken üniversitenin Rektörü Prof. Dr. Saadettin Hülagü 'çokoprens almaya mı gitmişti?' Seçilirken bütün şehirde 'Beyefendi'nin desteği tamdır ve arkamdadır' kampanyası yapan, şehrin bütün AK Parti siyasetinin neredeyse tam desteğini alan Hülagü'den söz etmesek bu soruyu sormazdım inanın.

Geçemeyiz, ama hadi Hülagü'yü geçtik diyelim. Peki ya halen fiili olarak YÖK Başkanı Prof. Dr. Yekta Saraç'ın danışmanlığını yürüten eski rektör Sezer Komsuoğlu'na ne diyelim? Peki, ona da bir şey demeyelim. Demeyelim, çünkü söyledim ya, bence Kocaeli Üniversitesini CIA ya da MOSSAD yönetiyor. Dolayısıyla kimseyi bu sorularla rahatsız etmenin bir manası yok.

Fakat bir konuda üzülelim. Dünyada hiçbir lider, canına, ailesine, halkına, ülkesine kast etmiş bir ihanet örgütüyle mücadelesinde bu denli yalnız bırakılmayı hak etmez. Hele Recep Tayyip Erdoğan, hiç etmez.

Yazıktır, ayıptır, vebaldir."