Cumhurbaşkanı Sezer'in af kriterleri

Affettiği mahkumların azılı birer terörist olarak güvenlik güçlerinin karşısına çıkması, Sezer'i açıklama yapmak zorunda bıraktı. Sezer, af konusunda kritelerini anlattı.

Cumhurbaşkanı Sezer'in mahkum affına yönelik uygulamaları Plan ve Bütçe Komisyonu'nun da gündemine geldi. AK Partili Milletvekili Musa Uzunkaya'nın 'af kriteri' sorusuna cevap Cumhurbaşkanı Genel Sekreteri'nden geldi. Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Kemal Nehrozoğlu, affedilecek hükümlülerle ilgili dosyaları Cumhurbaşkanlığı'na Adalet Bakanlığı'nın sunduğunu bildirerek, ''Cumhurbaşkanı'nın, kimin affedileceği ile ilgili bir seçimi ve tercihi sözkonusu değildir'' dedi. Nehrozoğlu, Plan ve Bütçe Komisyonu'nda AK Parti Samsun Milletvekili Musa Uzunkaya'nın Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in ''Daha çok bölücü ve sol kökenli örgüt üyelerini affettiği'' şeklindeki suçlamasını yanıtladı. Bu konuda birkaç kez açıklama yaptıklarını belirten Nehrozoğlu,'' Ancak yeteri kadar duyurulamamış olduğu anlaşılıyor'' dedi. Anayasa'nın 104'üncü maddesinin ''Sürekli hastalık, kocama, sakatlık'' sebebiyle belirli kişilerin affedilmesi yetkisini Cumhurbaşkanı'na tanıdığını bildiren Nehrozoğlu, şunları söyledi: ''Hükümlünün cezasının kaldırılması veya hafifletilmesi, cezayı gerektiren suçun niteliğine değil, hükümlünün sağlık durumuna bağlı tutulmuştur. Bu prosedür nasıl işliyor, yani Cumhurbaşkanımız durup dururken mi bir hükümlünün affına karar veriyor? Hayır, asla böyle değil. Hükümlü bu iddiayla ilgili Cumhuriyet başsavcısına başvuruyor. Cumhuriyet başsavcısı yetkili bir sağlık kuruluşuna gönderiyor. Yetkili sağlık kuruluşu bu iddianın varit olabileceğini öngörürse asıl ihtisas kurumu olan Adli Tıp Kurumu'na gönderiyor. Adli Tıp Kurumu uzun incelemeler sonunda eğer hükümlünün sağlık durumunun sürekli hastalık, kocama, sakatlık koşullarına uyduğuna karar verirse bunu imzalayarak Adalet Bakanlığı'na gönderiyor. Adalet Bakanlığı bu dosyanın tekemmül etmiş bir dosya olduğunu görürse Cumhurbaşkanı'na onanmak üzere sunuyor. Cumhurbaşkanı'nın hangi dosyanın Cumhurbaşkanlığı'na geleceği, kimin affedileceği ile ilgili bir seçimi ve tercihi sözkonusu değildir. Prosedür böyle işlemektedir. Cumhurbaşkanımız da bugüne kadar bu konuda hiçbir ayrım yapmamıştır.''