Cumhurbaşkanı Erdoğan, 3. Uluslararası Ombudsmanlık Sempozyumu'nda artan terör olayları, çözüm süreci ve Suriyeli mülteciler hakkında flaş açıklamalar yaptı.
Abone olCumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 3. Uluslararası Ombudsmanlık Sempozyumu'unda son dakika açıklamalarda bulundu.
Türkiye'de son zamanlarda artan terör olaylarına ilişkin açıklama yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bu ülkede silahlarla tehdit edilerek oy verme durumunda kalan vatandaşlarımızın olduğunu da bilmenizi istiyorum. Malesef siyasetçi sıfatı taşıyan birileri de bu ihanet oyununun içinde yer alıyor. Bazı medya organları da teröristleri cici çocuk göstermek için ellerinden geleni yapıyor. Masumları katleden, cinayet işleyen, bomba patlatan terör örgütünün destekçileri bunlar ama suçlanan kim? Suçlanan ben, suçlanan hükümet." dedi.
"YOK OLUP GİDECEKLER"
Erdoğan konuşmasının devamında şunları dedi: "Şunun çok iyi bilinmesini istiyorum. Şahıslar gelip geçicidir ama bu vatan bu millet bakidir. Bu yolda dimdik yürümeye devam edecektir. Bu millete her türlü alçaklığı yapanlar yok olup gitti. Şimdi bu oyunu oynayanlar da aynı şekilde yok olup gideceklerdir.."
Erdoğan'ın konuşmasından satırbaşları:
İnancımızdaki kul hakkı ve adalete olan vurgu devlet ile birey arasındaki klişkinin temelini oluşturmaktadır. Biz Türkiye olarak Irak ve Suriye'den gelen 2 milyonu aşkın kişiyi misafir ediyoruz. Üstelik mülteci sorununun yanında terörle mücadele ediyoruz. Sınırlarımızı kapamak suretiyle veya boğulmak suretiyle onları izleyerek değil, canlarını ve geleceklerini kurtarmak için geldiklerini biliyoruz.
"KABUL EDİLEBİLİR BİR ŞEY DEĞİL"
Batı'da bakıyoruz ki, bir kısımı ancak Hristiyanları alın, bunların dışındakileri almayın diyerek böyle bir dönemde bunları görmemiz gerçekten kabul edilebilir bir şey değil. Biz insana insan olarak bakıyoruz, inancıyla bakmıyoruz bakmayacağız.
"MESCİD-İ AKSA'DAKİ UYGULAMA KABUL EDİLEMEZ"
İsrail'in Mescid-i Aksa'da yaşanan üç dinin kutsal kabul ettiği yerdeki bu uygulama kabul edilemez. Mukaddes kitabımızı yerlere atmak ve yakmak suretiyle yaptıkları kabul edilebilir birşey değildir. Türkiye, farklı inançların buradaki mabedlerini imar ve inşa ederken bu tür şeylerle karşılaşmak bizi ciddi anlamda rahatsız etmektedir. Küresel bazı olumsuz gelişmeleri de tetikleyeceği endişesini duyuyorum. İsrail'in Müslümanların ilk mescidi olan Mescid-i Aksa'da gösterdiği vandallığı bir kez daha kınıyorum. Bu farklı inançlara sahip insanlar arasında değişik sorunların çıkmasını körüklüyor.
"BAZI ÜLKELER HALA ESED REJİMİNİ DESTEKLİYOR"
Mülteciler için kendi ülkeleri yaşanbilir bir yer olmaktan çıkmış durumdadır. Asıl sorun onların ülkelerindeki sorunlara kulak verecek yönetimlerin işbaşına gelmesidir.
Akdeniz ve Ege'de çaresizliğin zorlanması ile yapılan yolculuklardan hayatını kaybeden çocukların ve kadınların cesetlerinin kıyılara vurmasını seyretmeye daha fazla dayanamayız. Bazı ülkeler hala Suriye'ye yardım uçaklar gönderiyor ve Esed rejimini destekliyor.
"SORUNU ÇÖZECEK ADIM ATILMADI"
Türkiye'nin Suriye ile ilgili söylediği herşey en başından beri doğru çıkmasına rağmen sorunu çözecek adımlar bir türlü atılamadı. Şuana kadar çalışşmalara 6,5 milyar dolar destek verdik. Biz insani desteğimizi sürdürürken bazıları hala çatışmaları destekliyor.
"TERÖRDEN ARINDIRILMIŞ BÖLGELERE İHTİYAÇ VAR"
Ülkemizin sınırları boyunca terör örgütlerinden arındırılmış bölgeler oluşturulmasına ihtiyaç var. Bu uygulama insanlara yardım eli uzatılabilmesine yardım edecek. 2011 yılından bu yana Suriye nüfusunun yarısından fazlasını oluşturan 12 milyon kişi yer değiştirmek zorunda kalmıştır. Kendi insanlarının günlük ihtiyaçlarını karşılamak için her türlü çabayı gösterenler sadece ve sadece yaşamaya çalışan insanların sorunlarına sırtını dönemez.
"TERÖRE MEDYA VE FİNANS SEKTÖRÜ DESTEK VERİYOR"
Türkiye, tarihi boyunca terörün kanlı ve sıcak yüzünü çok yakından hissetmiştir. Yeni bir terör dalgası ve getirdiği acı kayıplarla karşı karşıyayız. 2003 yılından bu yana demokrasi ve kalkınma yolunda attığımız adımların yanında terörün temelini oluşturan etkenleri de yok etmek için çalışıyoruz.
Teröristlere bu kadar güçlü silahları verenler ülkenin dışından. Sonuca yaklaştığımızı görenler Türkiye'yi nasıl böleriz, nasıl huzursuzluk sağlarız, bunun gayreti içine girdiler. Terör konusunda dışarıdan alınan desteklere içeriden de medya ve finans sektörüyle destek veriliyor