Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ermenistan'ın Azerbaycan'a saldırısına yönelik ''Ermenistan'ı kınıyoruz, Azerbaycan'ın yanındayız. Ermenistan işgal ettiği Azerbaycan topraklarından çekilmeli.'' dedi.
Abone olTürkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul’da "Tarih, Siyaset ve Ülkelerarası İlişkiler Bakımından Uluslararası Deniz Hukuku ve Doğu Akdeniz Sempozyumu"nda konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkanlar:
- Türkiye, Azerbaycan'ın yanında olmaya devam edecektir. Dün Azerbaycan topraklarına saldıran Ermenistan'ı bir kez daha kınıyorum. Türkiye, tüm imkanları ve tüm kalbiyle dost ve kardeş Azerbaycan'ın yanında olmayı sürdürecektir. Ermenistan'ın işgal ettiği Azerbaycan topraklarını derhal terk etmesiyle bölge yeniden barışa ve huzura kavuşacaktır. Bölgede Dağlık Karabağ'ın işgaliyle başlayan krize artık bir son verilmelidir.
''Azerbaycan kendi göbeğini kendisi kesmek zorunda kalmıştır''
- (Artık hesap vakti geldi) diyen Azerbaycan, ister istemez kendi göbeğini kendisi kesmek zorunda kalmıştır. Yaşanan gelişmeler, bölgede nüfuz sahibi tüm ülkelere gerçekçi ve adil çözüm yöntemlerini devreye sokmaları konusunda bir fırsat tanımıştır.
''Türkiye bir Akdeniz ülkesidir''
- Küresel siyasetin son birkaç aydır Akdeniz eksenli gelişmelerle şekillendiğini söylemek yanlış bir tespit olmayacaktır. Türkiye bir Akdeniz ülkesidir. Burada tarih boyunca olduğu gibi bugün de misafir değil ev sahibiyiz. Akdeniz'de yapılan her hamlenin, atılan her adımın ülkemizin güvenliğine, hak ve menfaatlerine doğrudan etkisi bulunuyor.
''Türkiye Akdeniz'de gerilimden değil, barıştan ve adaletten yanadır''
- Osmanlı barışının yerini günümüzde petrol, doğal gaz ve menfaat için insanlığın rafa kaldırıldığı vahşi bir düzen aldı. Bir damla petrolü, bir gram altını oluk oluk akan insan kanından çok daha değerli gören sömürgeci zihniyet, Akdeniz'i bir barış ve medeniyet denizinden, kan ve gözyaşı deryasına dönüştürdü. Türkiye Akdeniz'de gerilimden değil, barıştan, iş birliğinden, hakkaniyet ve adaletten yanadır.
''Aynı masa etrafında buluşturarak çözebiliriz''
- Akdeniz'de Osmanlı medeniyetinin ve barışının mirasçısı bir millet olarak bu coğrafyada huzur ikliminin yeniden tesis edilmesini istiyoruz. Akdeniz'deki sorunları birbirimizi dışlayarak değil bölgedeki tüm aktörleri aynı masa etrafında buluşturarak çözebiliriz. Türkiye ve KKTC'nin içinde adil şekilde yer almadığı hiçbir denklemden Akdeniz barışı çıkmaz. Özellikle Avrupa Birliği, diplomasi fırsatlarını değerlendirmediği gibi Yunanistan ve Kıbrıs Rum Kesimi'nin şımarıklıklarına boyun eğdi. Gelin, hep beraber Akdeniz'i tekrar bir barış havzasına çevirelim. Gelin, yeni husumetlerle Akdeniz'in ak sularını kirletmeyelim.
''30 yıldır sorunu çözmediler''
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Minsk üçlüsü denilen Amerika, Rusya, Fransa'nın 30 yıldır sorunu çözmediğini belirterek, şunları söyledi: "Adeta bu sorunu çözmemek için de ellerinden geleni yapmışlardır. Şimdi ise akıl veriyorlar, zaman zaman da tehdit ediyorlar. Nedir bu tehdit? 'Türkiye burada mı? Türk askeri burada var mı?' Bunu söyleyenler güneyimizde, özellikle Suriye'nin kuzeyinde binlerce tır silahı oraya taşıyanlardır.
''İlham Aliyev kardeşimiz sanki bunlara hesap verecek''
Bunu söyleyenler, Suriye'nin kuzeyini parselleyen, orada üsleri kuranlardır. Bunu söyleyenler, koalisyon güçleriyle Suriye'de cirit atanlardır. Bunlar şimdi gelmişler 'Türk askeri burada var mı? Türkiye buraya silah naklediyor mu?' Şu mantığa bak, şu akla bak. Adeta İlham Aliyev kardeşimiz sanki bunlara hesap verecek. Zaten 30 yıla yakındır size hep hesap verdi, 'Bu işi çözelim. Bunu artık uzatmayalım.' dediler. İşgale uğrayan topraklar kimin toprakları? Azerbaycan'ın toprakları. Bunu hepiniz kabul ediyorsunuz. Dağlık Karabağ'ı kabul ediyorsunuz. Buradaki insanlar, 1 milyonu aşkın topraklarından uzak, şu anda Azerbaycan'da yaşıyor. İşgalciler ise orada. Bunun hesabını kimse sormuyor. Artık hesap vakti geldi diyen Azerbaycan, ister istemez kendi göbeğini kendisi kesmek zorunda kalmıştır."