BIST 9.368
DOLAR 34,52
EURO 36,17
ALTIN 2.979,54
HABER /  GÜNCEL

Cübbeli'den inanılmaz 15 Temmuz iddası

Cübbeli Ahmet, 15 Temmuz'daki darbe girişimi başlar başlamaz sorumlusunun FETÖ olduğunu etrafındakilere aktardığını söyledi. Cübbeli, böyle bir şey olabileceğini ise aylar önce yetkililerle paylaşmış.

Abone ol

Cübbeli Ahmet, 15 Temmuz gecesi askerin köprüyü kesmesinin hemen ardından bunun FETÖ darbesi olduğunu anladığını söyledi. Saat 22.00 sularında bunu etrafıyla da paylaştığını anlatan Cübbeli, kalkışmanın emir komuta zincirinde olmadığını açıklanmasıyla birlikte darbenin başarılı olamayacağını anladığını söyledi.

Cübbeli Ahmet, Habertürk'te 15 Temmuz gecesini anlattı. FETÖ'nün askeriyedeki gücünü darbe girişiminden aylar önce bazı yetkililerle paylaştığını söyleyen Cübbeli, 15 Temmuz gecesi yaşadıklarını şöyle anlattı:

"Darbe meselesinden evvel askerler köprüyü tutmuş haberleri geldi fakat televizyon olan yere çıktım, misafirler vardı. Sonra bir muhalif kanalı açtık, baktık ki askerin görüntüsünü veriyor fakat dediler ki bu teröre karşı bir alarm mıdır nedir belli değil. Bizle çok uğraşan bir kanal bile böyle diyor, hiç darbe adı da geçmiyor. Ben hemen dedim ki, FETÖ'nün darbesi olabilir. İlk teşhisim bu çünkü ben bunu bazı yetkililere 2-3 ay evvel sordum, askeriyede güçlüler mi diye. "General seviyelerine gelmişler, YAŞ'ta temizlenecek gibi" dediler.

EMİR KOMUTA ZİNCİRİ

30-40 seneyi bildiğim için, takiyelerini bildiğim için, içeride gizli vardır diye düşünüyordum. Emniyet, adliyeler biliniyordu, halbuki bu işin en tehlikelisinin askeriyede olduğunu düşünüyordum ama pek kimse konuşmuyordu bu lafı. O arada ben hemen dedim ki, bu FETÖ darbesi olabilir. İkinci tespitim, emir komuta zincirinde mi değil mi? Bu laf da o sırada hiç yok. Ta ki o 1. Ordu Komutanı "emir komuta zincirinde değildir" diyene kadar çok tedirgin oldum. Çatışma olacaksa da olsun ama gelip memleketi işgal edemesinler.

Binali Bey'in "bu kalkışmadır" lafından sonra adını koyduk. Telefonlar yağmaya başladı, "sokağa çıkalım mı" diye soruyorlar. Saat daha 11 buçuk, 12, dedim "Tayyip Bey'den bir haber almadan sokağa çıkın demek benim haddimi aşan bir şey." İşte o arada Tayyip Bey bağlandı, "sokağa davet ediyorum" deyince, bu arada alçak uçuş falan oldu, biz 28 Şubat'ta da listede vardık, illa ki bir liste vardır, evde mi duralım dışarı mı çıkalım derken durduğumuz yerde durduk.

FETÖ'NÜN CÜBBELİ'YE AYAK OYUNLARI

FETÖ beni susturmak istedi, itibarsızlaştırmak istedi. Güvenilirlik anketleri yaptırmışlar, burada ben de kendimi gördüm, birinde onlar 40'ta kalıyor ben 70'e çıkıyorum.Bu nabız yoklamalarını yaptılar ettiler. Bunlar benim rakibim değil. Benim okulum yok, gücüm yok, şahsi olarak 80'lerden beri kürsülerdeyim. Halk beni sever. Cemaatim var bile diyemeyiz. Benim şimdi internetten sonra seven ya da dinleyen bir çevre var, solcusu var, Alevisi var, her sınıf insan var. Bu genel halkta bir etki bırakma hasıl olunca, bir de bu dinler arası diyalog lafları bize gelmesi, burada böyle projeler var, onu biliyordum.

KASET KUMPASINI FETÖ MÜ KURDU?

Bunlar benle baş edemeyince, bu kaset diyor şifreli, bunun şifresini sana bildirmiyoruz, bunu Ahmet Hoca'ya vereceksin. Benimle ilgili bir uydurma kumpas kasedi, tamamen fotomontaj. Bu kasetlerin hiçbirini mahkemede dosyaya koyamıyorlar. Kasetlerin imal tarihi 2008-2009. Delil olarak kullanacak kadar veri yok. O kumpasın kasedini kuruyor.

CAMİDEN UZAKLAŞTIRIN TALİMATI

Mehmet Hoca Ahmet Hoca'ya veriyor. Ahmet Hoca'ya biri telefon ediyor, şifreleri veriyorum, diyor. Bunu telefondan verince sen bir bak bakalım, diyor. Neyse birkaç gün geçiyor, Ahmet Hoca da mevzuyu bilmiyor. Ben de tefsir yazıyorum o sırada. 20-25 senelik vazifem. Ondan sonra Ahmet Hoca diyor ki sen buna bir bak. Bir de bakıyor ki benle ilgili müstehcen görüntüler var, Allah Allah diyor niye göndermişler bunu? Yeniden arıyor 1-2 gün sonra, ben JİTEM'im diyor. Ahmet Hoca "ne olacak" diyor, telefondaki diyor ki "bunu camiiden uzaklaştırıyorsunuz." O da "yahu biz bunu neye göre uzaklaştıralım, burada ne belgesi var" diyor, Ahmet Hoca paylaşmayınca bir daha telefon açıyor, "bunun başına iş gelecek, uzaklaştırmadığınız için sizi de vuracak, biz size bulaştırmak istemiyoruz" diyor mealen. Ben Ahmet Hoca'ya anlatıyorum. Ama vakıf zarar görür, diyorlar. Ben zarar gelmesini istemem, çıktık. Fakat istedikleri olmuyor, Ahmet Hoca deşifre etsin, bütün cemaate ifşa edilsin istiyorlar.

"İSMAİLAĞA'DAN ÇIKARILDIM"

Ben İsmailağa'dan bir şekilde çıkarıldım ama onlar zannediyordu ki, insan içine çıkamayacağım. Bunun üzerine, Sirkeci Postanesi'nden 300 tane bu kasedi Çarşamba'nın sokaklarına saçıyorlar. Adres değişikliği iki gün içinde olanlar var, yeni adreslere gidiyor. Yine bir itibarsızlık olmuyor."