BIST 9.420
DOLAR 34,41
EURO 36,28
ALTIN 2.840,63
HABER /  GÜNCEL

Çocuklara kelepçe takılmayacak

Cezaevleri'nin yapılanmasını belirleyen kanun tasarısı, yeniden Meclis gündeminde. Tasarı yasalaşması birçok yeniliği beraberinde getiriyor...

Abone ol

Ceza ve tedbirlerin infazını yeniden düzenleyen ve cezaevlerinin yapılanmasını belirleyen ''Ceza ve Tedbirlerin İnfazı Hakkında Kanun Tasarısı'' yeniden TBMM Başkanlığı'na sunuldu. Tasarı, geçen yıl Ekim ayında TBMM'ye sunulmuş, ancak geçtiğimiz günlerde üzerinde yeni düzenlemeler yapılması amacıyla hükümet tarafından TBMM'den geri çekilmişti. Meclis'e ilk gönderilen tasarıya göre bazı değişiklikler ve yeni hükümler içeren düzenlemede, ilk tasarıda yer alan ve hükümlülere tek tip elbise verilmesine ilişkin hüküm yer almıyor. Tasarı, ceza ve tedbirlerin infazına ilişkin kurulları yeniden düzenlerken, hükümlüler arasında ırk, dil, din, milliyet, renk, cinsiyet, siyasi düşünce, felsefi inanç, milli veya sosyal köken, ekonomik ve diğer toplumsal konumları yönünden hiçbir ayrıcalık yapılamayacağını öngörüyor. Mahkumiyet hükümleri kesinleşmedikçe cezanın infaz olunamayacağını hüküm altına alan tasarı, infazın temel amacını, ''hükümlünün pişmanlık göstermesini sağlamak, yeniden suç işlemesini engelleyici etkenleri güçlendirerek sosyalleşmesini teşvik etmek, üretken, hukuka ve topluma saygılı, sorumluluk taşıyan bir yaşam biçimine uyumunu kolaylaştırmak ve toplumu suçludan korumak'' diye sıralıyor. Tasarı ile ceza infaz kurumlarında hükümlülerin yaşam hakları ile beden ve ruh bütünlüklerini korumak üzere her türlü koruyucu tedbirin alınması genel ilke olarak belirleniyor. CEZA İNFAZ KURUMLARININ TÜRLERİ Tasarı ile ceza infaz kurumları, Kapalı ceza infaz kurumları Yüksek güvenlikli kapalı ceza infaz kurumları Kadın kapalı ceza infaz kurumları Çocuk kapalı ceza infaz kurumları Gençlik kapalı ceza infaz kurumları Gözlem ve sınıflandırma merkezleri Açık ceza infaz kurumları Çocuk eğitimevleri Psikiyatri ceza infaz kurumları olarak sınıflandırılıyor. Yüksek güvenlikli kapalı ceza infaz kurumlarında, şu hükümlülerin cezası infaz edilecek: ''Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına mahkum olanlar ile süresine bakılmaksızın, suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, yönetmek veya bu örgütün faaliyeti çerçevesinde, Türk Ceza Kanunu'nda yer alan, insanlığa karşı suçlardan, kasten öldürme suçundan, uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti suçundan, devletin güvenliğine karşı suçlardan, anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlardan mahkum olanlar.'' Disipline aykırı davranışları dolayısıyla disiplin cezası olarak hakkında sıkı güvenlik rejimi uygulanması gerekenler de bu kurumlara gönderilecek. Hükümlülerin durumlarına uygun kurumlara dağıtımı, gözlem ve sınıflandırma merkezlerince yapılacak. İNFAZI GERİ BIRAKILACAKLAR Tasarı uyarınca, hapis cezasının infazı akıl hastalığı nedeniyle geriye bırakılacak, diğer hastalıklarda resmi sağlık kuruluşlarının mahkumlara ayrılan bölümlerinde tedavi sürdürülecek. Ancak, bu durumda bile cezanın infazı mahkumun hayatı için kesin bir tehlike oluşturuyorsa mahkumun cezasının infazı, iyileşinceye kadar geri bırakılacak. Hapis cezasının infazı, gebe olan veya doğurduğu tarihten itibaren 6 ay geçmemiş kadınlar için de geri bırakılacak. Çocuk ölmüş veya anasından başka birine verilmiş olursa, doğumdan itibaren 2 ay geçince ceza infaz olunacak. Mahkumun 3 yıl ve daha az süreli cezasının derhal infazının hükümlü veya ailesi için mahkumiyetin amacı dışında ağır bir zarara neden olacağı anlaşılırsa, hükümlünün istemi üzerine infazı Cumhuriyet Başsavcılığınca 6 aya kadar ertelenebilecek. Hükümlü, hapis cezası veya güvenlik tedbirinin infazı için gönderilen davetiyenin tebliği üzerine 10 gün içinde gelmez, kaçar ya da kaçacağına dair şüphe uyandırırsa savcı yakalama emri çıkaracak. Ancak, 3 yıldan fazla hapis cezalarının infazı için doğrudan yakalama emri çıkarılacak. Hükümlülerin ceza infaz kurumlarına konulmalarında, başka kuruma nakillerinde ve hastaneye yatırılmalarında istekleri üzerine ailelerine veya gösterdikleri kişilere durumları bildirilecek. AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBETİN İNFAZI Hükümlüleri işledikleri suça göre gruplandıran tasarı, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasının infazını da düzenliyor. Buna göre hükümlü tek kişilik odada barındırılacak. Hükümlüyü eşi, altsoy ve üstsoyu, kardeşleri ve vasisi, belirlenen gün, saat ve koşullar içinde 15 günlük aralıklarla ve günde bir saati geçmemek üzere ziyaret edebilecek. Bu hükümlülere 15 günde bir 10 dakika telefonla görüşme hakkı verilecek. Hükümlü, kurum iç yönetmeliğinde belirtilenlerin dışında hiçbir spor faaliyetine katılamayacak. Hükümlünün cezasının infazına hiçbir surette ara verilemeyecek. TOPLU DİSİPLİN CEZASI YOK Hükümlülerin çalıştırılma koşullarını da düzenleyen tasarı, infaz kurumlarında habersiz arama yapılabileceğini, ayda bir kez mutlaka arama yapılacağını hüküm altına alıyor. Disiplin cezaları, ''kınama, bazı etkinliklerden alıkoyma, ücret karşılığı çalışılan işten yoksun bırakma, haberleşme veya iletişim araçlarından yoksun bırakma veya kısıtlama, ziyaretçi kabulünden yoksun bırakma, hücreye koyma'' olarak sıralanan tasarıya göre toplu, bedensel, zalimane, insanlık dışı veya küçültücü disiplin cezası verilemeyecek. ÇOCUKLARA KELEPÇE YOK Tasarı, çocuk hükümlülere ceza niteliği taşımayan, koruma ve önleme amaçlı disiplin tedbirleri uygulanmasını öngörüyor. Hükümlüleri hiçbir durumda zincir ve demire vurmak gibi tedbir uygulanamayacağını hüküm altına alan tasarı, kelepçe ve bedensel hareketleri kısıtlayıcı araçların belirli koşullarda kullanılabileceğini hükmediyor. Ancak, çocuk hükümlülere kelepçe ya da bedensel hareketleri kısıtlayıcı araçlar takılmayacak. Tasarıya göre, hükümlüler kendi istekleri ile disiplin nedeniyle, zorunlu nedenlerle, hastalık sebebiyle nakil olabilecek. Hükümlülerin kültür ve sanat etkinliklerine katılmalarını, yayın etkinliklerinde bulunabilmelerini, kütüphaneden süreli ve süresiz yayınlardan yararlanma haklarını da düzenleyen tasarı uyarınca, tehlikeli hali bulunan hükümlü, ancak bir veya 3 kişilik odalarda diğer hükümlüler ise cezaevi yönetimi tarafından belirlenecek sayıda mahkumun kalabileceği odalarda barındırılacak. Muhtaç hükümlülere, talepleri halinde idare tarafından iklime ve sağlığa uygun giysiler verilecek. Ancak giysiler, iç ve dış güvenlik personelinin giysi ve üniformalarına benzer şekil ve renkte olmayacak. Anaları hükümlü olup da dışarıda korumasına bırakılacak kimsesi bulunmayan 0-6 yaş grubundaki çocuklar, analarının yanında kalabilecek. Bu çocuklar, gündüzleri ceza infaz kurumu bünyesindeki veya Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu veya diğer kurum ve kuruluşlara ait kreş ve gündüz bakımevlerinde barındırılacak. Analarının yanında kalan çocuklara, yaş ve durumlarına ve ihtiyaçlarına göre yiyecek ve içecek verilecek. 3 yaşını doldurmuş çocuklar, hakim kararıyla çocuk yuvalarına veya yetiştirme yurtlarına yerleştirilebilecek. Bu çocukların, belirlenecek bir program ve usule göre zaman zaman analarıyla temasları sağlanacak. TELEFON DİNLENECEK Kapalı ceza infaz kurumlarındaki hükümlüler, belirli esas ve usullere göre idarenin kontrolündeki ücretli telefonlar ile görüşme yapabilecek. Telefon görüşmesi idarece dinlenecek ve kayıt altına alınacak. Bu hak, hükümlülere tanınan diğer haklarda olduğu gibi tehlikeli halde bulunan ve örgüt mensubu hükümlüler bakımından kısıtlanabilecek. Açık ceza infaz kurumları ile çocuk eğitimevlerindeki hükümlüler, ücretli telefonlarla serbestçe görüşme yapabilecek. Hükümlüler açık ve kapalı ceza infaz kurumlarında, çocuk eğitimevlerinde araç telefonu, telsiz telefon veya cep telefonu ve benzeri iletişim araçlarını bulunduramayacak ve kullanamayacak. Kapalı ve açık ceza infaz kurumları ile çocuk ve küçük eğitim evlerinde, eğitim amacıyla radyo, televizyon ve internet kullanımına izin verilebilecek. Tasarı, hükümlülerin topluma kazandırılması amacıyla iyileştirme programları uygulanmasını, ceza infaz kurumlarında bu amaçla eğitim ve psiko-sosyal hizmet servisleri kurulmasını öngörüyor. Ayrıca, açık infaz kurumları ile çocuk eğitimevlerinde bulunan hükümlülerin örgün ve yaygın, kapalı infaz kurumlarında bulunan hükümlülerin de yaygın öğretimden yararlanmaları sağlanacak. AÇLIK GREVİ VE ÖLÜM ORUCU Hükümlünün sağlığının korunmasına ilişkin düzenlemeler de getiren tasarıya göre, hangi nedenle olursa olsun kendilerine verilen yiyecek ve içecekleri sürekli reddeden hükümlüler, bu hareketlerinin kötü sonuçları ile bırakacağı bedensel ve ruhsal hasarlar konusunda doktor tarafından bilgilendirilecek. Psiko-sosyal hizmet birimince de bu hareketlerinden vazgeçmeleri yolunda çalışmalar yapılacak ve sonuç alınamaması halinde, beslenmelerine kurum tabibince belirlenen rejime göre uygun ortamda başlanacak. Beslenmeyi reddederek açlık grevi veya ölüm orucunda bulunan hükümlülerden, alınan tedbirlere ve yapılan çalışmalara rağmen hayati tehlikeye girdiği veya bilincinin bozulduğu tabipçe belirlenenler hakkında, isteklerine bakılmaksızın kurumda, olanak bulunmadığı takdirde derhal hastaneye kaldırılmak suretiyle muayene ve teşhise yönelik tıbbi araştırma, tedavi ve beslenme gibi tedbirler, sağlık ve hayatları için tehlike oluşturmamak şartıyla uygulanacak. Sağlık sorunu olup da muayene ve tedaviyi reddeden hükümlülerin sağlık veya hayatlarının ciddi tehlike içinde olması veya ceza infaz kurumunda bulunanların sağlık veya hayatları için tehlike oluşturan bir durumun varlığı halinde de aynı tedbirler alınacak. Ancak, hükümlülerin sağlıklarının korunması ve tedavilerine yönelik zorlayıcı tedbirler, onur kırıcı nitelikte olmamak şartıyla uygulanacak.