Çocuk kanserlerinde umut ışığı!

KAÇUV Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. İnci Yıldız; 17 yaş altı çocuklarda kanser tanısının genellikle ilk 5 yılda konulduğuna dikkat çekerek, farkındalık ve erken teşhis ile sağ kalım oranlarının günden güne arttığını vurguladı.

Kanserli Çocuklara Umut Vakfı (KAÇUV) "15 Şubat Dünya Çocukluk Çağı Kanser Günü" etkinlikleri kapsamında Bakırköy Belediyesi işbirliği ile "Farkında Ol, Kansere Karşı Bizimle Ol!" isimli bir seminer düzenledi. Seminerde çocukluk çağı kanserleri hakkında önemli bilgiler paylaşan KAÇUV Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. İnci Yıldız; 17 yaş altı çocuklarda kanser tanısının genellikle ilk 5 yılda konulduğuna dikkat çekerek, farkındalık ve erken teşhis ile sağ kalım oranlarının günden güne arttığını vurguladı.

Dünyada yılda 350 bin çocuk (17 yaş altı) Türkiye’de ise yaklaşık 3 bin 500 çocuk, yeni tanı konarak kanser tedavisi görüyor. Maddi sorunları nedeniyle kanser tedavileri aksama riski taşıyan çocuklar ve ailelerine destek sağlamak amacıyla 2000 yılında kurulan KAÇUV; toplumun, çocukluk kanserleri hakkında bilinçlenmesini sağlamak ve hastalıkta erken teşhisin önemine dair farkındalık yaratmak adına “Farkında Ol, Kansere Karşı Bizimle Ol!”isimli bir seminer düzenledi.

“15 Şubat Dünya Çocukluk Çağı Kanser Günü" etkinlikleri kapsamında Bakırköy Belediyesi Sağlık İşleri Müdürlüğü Eğitim Salonu'nda gerçekleşen seminerde; Kanserli Çocuklara Umut Vakfı(KAÇUV) Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. İnci Yıldız“Çocuklarda Kanser”, Dr. Begüm Şirin Koç “Çocuklarda Beslenme”, Uzman Psikolog Medya Ayşe Güner ise “Kronik Hastalıklarda Çocuk Psikolojisi” konularında bilgi ve tecrübelerini katılımcılarla paylaştı.

KANSERDEN KORKMA
Konuşmasında çocukluk çağı kanserleri hakkında önemli bilgiler aktaran KAÇUV Yönetim Kurulu Başkanı Pof. Dr. İnci Yıldız, çocukluk çağında kanserin enfeksiyon, kalp hastalıkları ve kazlardan sonra 4. en sık görülen ölüm sebebi olduğunu ancak erken teşhis ve tedavi ile %60-70 tam şifa ve %90’a varan oranlarda iyileşme sağlandığını kaydetti. Prof. Dr. Yıldız, “Teşhis genellikle ilk beş yılda konuluyor. Kanser tanı ve tedavisinde kaydedilen önemli gelişmeler ile erken teşhis konan çocukluk çağı kanserlerinin sağ kalım oranlarının yüksek olması erken teşhis ve farkındalığın önemini gözler önüne seriyor. Erken teşhis ise farkındalık çalışmaları ve eğitimin yaygınlaştırılması ile mümkün. Bu nedenle de bu hastalıklara ilişkin bulgu ve belirtilerin kişiler tarafından bilinmesi, hızla tanıya gidilmesi ve bu hastaların tedavilerinin tam teşekküllü Onkoloji merkezlerinde yapılması, hastalıkla mücadelede başarıya ulaşılabilme açısından da büyük önem taşıyor. Ülkemizde yaklaşık 30 ilde 46 adet çocuk hematoloji ve onkoloji servisi var. Hekim sayımız ise 100-150 arası…” diye konuştu.

İYİ BESLENEN ÇOCUK DAHA BAŞARILI
Çocuklarda Beslenmenin önemini anlatan Dr. Begüm Şirin Koç ise iyi ve dengeli beslenen çocukların hastalıkla savaşta daha başarılı olduğunu söyledi. Çocuğun iyi beslendiğini anlamak için boy ve kilo takibinin önemli olduğunu belirten Dr. Koç, çeşit açısından zengin gıdalar tüketilmesi gerektiğini söyleyerek doğal, katkısız ve hijyenik yani güvenli gıda seçiminin de çocukluk yaştan itibaren beslenme düzeninin önemli bir parçası olması gerektiğine işaret etti.

''KANSER KRONİK BİR HASTALIKTIR''
Uzman Psikolog Medya Ayşe Güner de “Kronik Hastalıklarda Çocuk Psikolojisi” konularında bilgi ve tecrübelerini katılımcılarla paylaştı. 3 aydan uzun süren hastalıkların kronik hastalık olarak adlandırıldığını söyleyen Psikolog Güner, hem çocuğun hem de ailenin hayatını, düzenini ve hayallerini etkileyeceğinden kanserin de kronik bir hastalık olarak ele alındığını belirtti. Psikolog Güner, psiko-sosyal anlamda özellikle annelerin yükünün biraz daha fazla olduğuna değindi ve hastalık hakkında bilgi sahibi olmanın ve umutlu olmanın tedavi sürecine olan olumlu katkısına vurgu yaptı.

Kanserli Çocuklara Umut Vakfı Hakkında: Kanserli Çocuklara Umut Vakfı, 2000 yılında çocukları tedavi görmekte olan aileler ile hekimlerin bir araya gelmeleriyle kuruldu. Vakfın temel amacı; Maddi sorunları nedeniyle tedavileri aksama riski taşıyan çocukların tedavilerinin sürekliliğini sağlamaktır. Ayrıca kanser ile mücadelede önemli bir gereksinim olan psikolojik destek ve çocuk psikolojisine uygun tedavi ortamının yaratılması vakfın öncelikli hedefleri arasında yer alır.

Aile Evi Hakkında: 2012 Mart ayında düzenlenen kampanyalar ve İstanbul Valiliğinin destekleri ile inşa edilen Aile Evi, ihtiyaç sahibi olan kanserli çocuk ve ailelerine tedavi sırasında hiç bir ücret ödemeksizin konaklama, mutfak ve banyo hizmeti sağlıyor. Aile Evi 2 adet tek kişilik, 12 adet çift kişilik odaları ile 14 odadan oluşuyor. Aile Evi’nde kalan hasta çocuklar için bir oyun odası ve oyun bahçesi bulunuyor. Ayrıca çocukların yaş grupları doğrultusunda oyun odası içerisinde bilgisayar, dvd ve televizyon bulunuyor. Bütün odalarda banyo, buzdolabı, televizyon ve klima olan mekânda, misafirlerin ihtiyaçlarını karşılayabilecekleri, ortak alan bir mutfak ve çamaşırhane de hizmet veriyor.“Aile Evi projesi” ile gıda, giyecek gibi yardımların yanında hem çocuklar hem de ebeveynleri için psikolojik destek hizmeti de verilerek bu zorlu süreçte ailelerin yanında oluyor. “Aile Evi” çalışmalarının en öncelikli hedefi projenin genişletilerek daha çok aileye ulaşılması.