Neden mi?.. çünkü uzmanlara göre konuştuklarına önem verildiğini hisseden çocukların özgüveni yüksek oluyor.
Abone olÇocuklarınızı bütün dikkatinizle dinleyin. Çocuklarınızla göz göze gelip dikkatinizi onda topladığınızda, “sen benim için önemlisin, sözlerin ve fikirlerin hayatıma anlam katıyor” demiş olursunuz. İlginizi beden dilinizle gösterin. Duyguların ve vücut dilinin verdiği mesaj önemlidir. Çocuklarınıza vücudunuzla da saygı gösterdiğinizi ifade edin. Anahtar sözcükleri tekrar edin ya da vurgulayın. Dinlenildiğini ve anlaşıldığını bilmesini sağlayın. Çocuklarınızın sözlerini anladığınızı düşündüğünüz şekliyle ve kendi ifadenizle tekrar ederseniz, ilginizi göstermiş ve onu daha fazla anlamış olursunuz. Şu tür cümleler kullanın: “Anladığım kadarıyla ... demek istiyorsun” gibi... Konuşmalar karşılıklı kesilmesin. Bırakın çocuklarınız sözünü tamamlasın. Aklınızdaki şeylerle sözünü kesmek ya da onun cümlesini tamamlamaya kalkmak iletişimi koparmanın en kestirme yoludur. Allah bize iki kulak, bir ağız vermiş. Bırakın çocuğunuz konuşsun. Siz onu önce dinleyin. Çocuğuyla ciddi problemleri olan bir babayla konuşurken şöyle bir serzenişte bulundu: “Hocam, ben çocuğumu anlayamıyorum, nedense beni hiç dinlemiyor.” Bu cümleyi bir kez daha okumanızı rica edeceğim. Düşünebiliyor musunuz, baba çocuğunu anlamıyormuş; çünkü çocuk babayı dinlemiyormuş. Bir insanı anlamak için bizim onu dinlememiz gerekmez mi? Burada baba, çocuğu dinlemeden anlamaya çalışıyor. Duygularınızı sade bir dille dile getirin. Yapmacık ve dolaylı cümleler kurmak için uğraşmayın. Anlatmak istediğiniz şeyi çocuk için karmaşık bir hale getirmeyin. O, sizin gibi kelimelerin art anlamlarını düşünmeyebilir. Konuşmalar, karşılıklı saygı, sevgi, takdir ve teşvik eder mahiyette olmalıdır. Unutmayın, dinlemek sevmektir. Konuşmak bir şeyi sevdiğinizle paylaşmaktır; ancak dinlemek karşınızdakine değer vermektir. Bu nedenle akıllı bir anne–baba, ne yapıp edip çocuklarının gün içinde yaşadığı sıkıntıları can kulağıyla dinlemekten hiçbir zaman vazgeçmemelidir. İyi dinlemek pratik olmayı, empatiyi ve diğer kişi adına gerçekten saygı duymayı gerektiren bir beceridir. Çocuğunuza, onu dikkatli dinlemekten ve “ne demek istediğini biliyorum”, “anlıyorum”, “harika”, “aman Allah’ım öyle mi, ne kadar güzel!” gibi sözler söylemekten daha güzel bir güvence veremezsiniz. Unutmayın, çocuklarınızı siz dinlemezseniz; onlar kendilerini dinleyecek birilerini mutlaka bulurlar. Ama bu kişiler toplum için ve çocuklarınız için ne kadar yararlı kişilerdir, onu bilemeyiz. Köşe başlarındaki sokak çocuklarının en çok güvendiği kişiler kendilerini can kulağıyla dinleyen diğer sokak çocuklarıdır. Çocuklarınızı başkaları dinlemeden siz dinleyin. Çocuğunuz önce size güvensin!