Çocukların anne ve babasının ağzından çıkan sözcükleri hemen kafasına kaydettiği ve uyguladığı ortaya çıktı.
Abone olÇocukların anne ve babasının ağzından çıkan sözcükleri hemen kafasına kaydettiği, bu nedenle özellikle küfür içeren sözcük ve kelimelerin çocukların yanında sarfedilmemesi istendi. Uzmanlar, çocukların anne ve babasının sinirlendiğinde söylediği küfürleri görerek zamanla kendisinin de aynı yola başvuracağını ve böyle yaparak anne ve babasının hoşgörüsünü de test etmeye çalışacağını ifade ettiler. Çocukların küfür etmesini önlemek için birtakım uygulama kuralları veya yasaklar koyulabileceğini kaydeden uzmanlar, ''İnsanlara kötü bir biçimde hitap etmek hakaret anlamına gelir ve sonuçları kötü olabilir. Çocuk rahatlama amacıyla bazı durumlarda sövme ya da küfre başvurulabilir. Örneğin anne ve baba ile birlikte olunan özel durumlarda oyun oynarken kötü söz söylemek normal karşılanmamalı ve bunun bir rahatlatıcı bir durum olduğu unutulmamalıdır. Çocuğunuz sizi küfür ederken suçüstü yakaladığında buna tepkisiz kalmayın. Hiçbir şey olmamış gibi davranmak, onu aptal yerine koymanız anlamına gelir. Sadece yetişkinlerin kötü söz söylemeye hakkı vardır gibi bir düşünceyi kafanızdan silin çünkü böyle bir yaklaşım çocuğunuzu bu haksızlık karşısında saldırgan olmaya ve kendisini suçlu hissetmeye davet eder. Çocuğunuza 'Ağzımdan bazen gerçek duygularımı ifade etmeyen kötü sözcükler çıkıyor' diyerek çocuğunuzun sizi öfkelendiren olayı daha iyi değerlendirmesine neden olabilirsiniz ve bundan dolayı onun gözündeki inandırıcılığınızı kaybetmezsiniz. Gelecekte kendinizi tutmayı öğrenin'' dediler. Kötü sözcüklerin yerini alabilecek daha uygun sözcükler bulmayı tavsiye eden uzmanlar, ''Hay Allah, kahretsin, tüh be!8'' gibi sözlere anne ve babanın kendilerini alıştırması gerektiğini belirttiler. ''Kendinize başkalarına kötü söz söylemeyi yasaklayın, bu çocuğunuza da bir örnek teşkil edecektir'' diyen uzmanlar, başkaları hakkında karar verilen ''Ne kötü birisi'' ya da ''Bu gerçekten kötü birisi'' yerine, ''Ben onu kötü buluyorum'' tanımını uygulamanın çocuğun başkaları hakkında kesin değerlendirmelerde bulunmamasını ve göreceli düşünmesini sağlayacağını kaydettiler.