DP'de sular durulmuyor. Partinin önemli isimlerinden Salim Ensarioğlu Cindoruk ve ekibini topa tutarak istifa etti.
Abone olDemokrat Parti (DP) Diyarbakır İl Teşkilatı yönetimi, tüm ilçe teşkilatı ile birlikte istifa etti. Çarpıcı açıklamalarda bulunan eski Devlet Bakanı ve DP Genel Başkan Yardımcısı M. Salim Ensarioğlu, 1998'de Ergenekon'un kendisine suikast düzenlediğini söyledi.
Ensarioğlu, DP il binasında düzenlenen basın toplantısında, ailesi ve dostları olarak 1950'li yıllarda DP saflarında siyasete başladıklarını ve DP'nin 60 yıla yakın süredir demokrasi mücadelesi bayraktarlığını üstlendiğini ve 1960 ihtilali ile DP'nin kapatıldığını belirterek, daha sonra bu partinin devamı olan Adalet Partisi ve Doğru Yol Partisi kurucuları arasında yer aldıklarını hatırlattı.
HEDEFLER GERÇEKLEŞTİRİLEMEDİ
Merkez sağda birlik arzusuyla Anavatan Partisi ile birleşme sürecini gerçekleştirdiklerini anlatan Ensarioğlu, daha sonra olağanüstü kongre ile partilerinin misyonuna ve vizyonuna uygun kadrolara bırakılacağının tasarlandığını, ancak gelinen süreçte bunun gerçekleşmediğini aktardı.
Kimseyi suçlamak istemediğini, son 10-15 yıldır Diyarbakır'da kendi yaptıkları hizmetlerle binlerce insanı kucaklamalarına rağmen yaptıkları hizmetleri zaman zaman partilerinin genel başkanlarına anlatmak zorunda kaldıklarını ve bunun çok acı olduğunu vurgulayan Ensarioğlu, şöyle dedi:
PARTİNİN EKSENİ KAYMIŞ
''Yarın kongremiz var. Kongrede, kimse yanlış anlamasın, ön plandayım, flaş isimim. Buna rağmen bu noktaya geldik, çünkü seçmeninden farklı bir noktadalar. Eksen kayması olmuş. Biz bunu artık taşıyamıyoruz. Bunun burada noktalanması gerektiğine inandım. İl ve ilçe başkanları ve yönetimle görüştüm. Ekseni kaymış ve halktan kopmuş olarak gördüğümüz için bu kararı verdik.
REFERANDUMA KARŞI OLMAK SIKINTIYA SOKTU
Çok zor bir olaydır. Kürt seçmeninden kopmuş, bölgeden kopmuş. Şu saatten itibaren DP'den istifa ediyoruz. Kimse ile bir görüşmemiz olmadı. Kendi kararımızdır. Ben ve dostlarım bağımsız olarak Türkiye'de değişen siyaseti takip edeceğiz. Partim referanduma da karşı. Bu da bizi çok sıkıntıya soktu. Bana göre ihtilalin hazırladığı bir Anayasayadır. Bu Anayasa, Türküyle Kürdüyle herkesi kucaklayacak sivil bir Anayasa olmalı. Tamamı değişmelidir. Partimin hayır demesine karşıyız.''
ALLAH'TAN KORKMAYAN GRUP
''Ben Ergenekon olayına Sayın Cindoruk'tan farklı bakıyorum. Menderes'in asılması, Özal'ın öldürülmesi, Musa Anter'in öldürülmesi Engenekon'dur'' diyen Ensarioğlu, Ergenekon'un devletin içinde kendini devletten daha güçlü, daha iyi kullanan ve insanları çıkarları için kullanan bir grup olduğunu savundu.
Ergenekon'un Cumhuriyet kurulduğundan bu yana olduğunu ileri süren Ensarioğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
Ergenekon ile ilgili çarpıcı açıklamalarda da bulunan Esraioğlu, "Menderes'i asan, Musa Anter'i öldüren Ergenekon'dur. Turgut Özal'ı da öldüren Ergenekon'dur. Kendini devletin içinde daha güçlü kabul edip, devleti babasının çiftliği gibi kullanan ve acımasız, Allah'tan korkmadan kullanan bir gruptur. Bu grup devlet kurulduğundan bu yana vardır. 12 yıldır Ergenekon olayından dolayı devlet bana koruma vermiştir. Bunu ilk defa açıklıyorum. Ben Antalya'da kaza geçirdim.
ERGENEKON'UN 12 YIL ÖNCEKİ SUİKASTİNİ AÇIKLADI
İlk defa açık konuşuyorum. O zaman rahmetli Ecevit geldi. Başbakandı o zaman. Bana suikast olduğunu söyledi. 3 ay araştırma yaptım. O zamanın Antalya Valisi beni aradı. 'Sayın Ecevit'in talimatı var. Bu bir suikasttır' dedi bana. Kaza 1998'de oldu. Akın Birdal vurulduğu zaman 13 kişilik bir liste vardı. O listede benim de ismim vardı. Hatta yaralı olduğu zaman Diyarbakır'a gelmek istedim. O zamanın valisi Doğan Hatipoğlu, 'Lütfen gelme, senin ismin geçiyor burada' dedi bana. 1998'de Milli Güvenlik Kurulu'nun bir raporu geldi. Kürt-Türk ayrımı yapan bir rapordu. Ben kalktım bu rapora karşı çıktım ve imzalamadım. İstifamı istedim. Tansu Hanım hayır dedi. İkinci gün bakan olarak geldiğimde kapımda askeri istihbarat bekliyordu. Halkım için Ergenekon'un hedefi bile olsam asla davamdan vazgeçmem" diye konuştu.