Küresel finans merkezi Hong Kong'da demokrasi yanlısı protestocular, biber gazına ve polis coplarına karşı duruyor.
Abone olBir süredir Hong Kong'u sarsan olaylar, Çin için 25 yıl önce Tiananmen meydanında yaşanan kalkışmadan sonra en büyük siyasi meydan okumalardan biri olarak gösteriliyor.
Pekin hükümet, 7 milyondan fazla kişinin yaşadığı şehirde binlerce kişinin katıldığı protestolar dördüncü güne girerken, muhalefeti tolore etmeyeceğini açıkça ilan etti ve yabancı müdahaleye karşı uyardı.
Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hua Chunying, Pekin'de yaptığı basın açıklamasında meydan okurcasına, "Hong Kong Çin'in Hong Kong'udur" dedi.
Yaşanan gelişmeler, Çin'in, eski İngiliz kolonisi Hong Kong'da yönetimi 1997'de geri aldığından bu yana, bu en kötü ve büyük kargaşa olarak gösteriliyor. Çin, Hong Kong'u İngilizler'den devraldığından bu yana tek ülke - iki sistem formüllüye yönetiyor.
Çoğunluğu öğrenci olan 10 binlerce protestocu tam demokrasi talebiyle meydanlara çıkıyor Hong Kong Kent Başkanı Leung Chun-Ying'i istifaya çağırıyorlar.
Yorgun protestocular, çevik kuvvetin 29 Eylül'de çekilmesinin ardından, yol kenarlarında, biber gazı kalkanı olarak kullandıkları ve protestoların sembolü haline geldiği için şemsiye devrimi olarak adlandırılmasına da neden olan, şemsiyelerin altında uyudular.