Tuzladaki zehirli varillerden sonra Çerkezköyde de bir başka çevre felaketi yaşanıyor.
Abone olTuzladaki çevre katliamından kimse ders almadı Yüzlerce fabrikanın geceleri gizlice dereye bastıkları zehirli sular Edirneye kadar ulaşıyor
Tuzladaki zehirli varillerden sonra Çerkezköyde de bir başka çevre felaketi yaşanıyor Tekstil fabrikalarının arıtmasız atık suları şehrin çevresindeki derelere akıyor Vatandaş şikâyette bulunmasına rağmen, geceleri ve hafta sonları denetimsiz kalan fabrikalar etrafa zehir saçıyor
Sanayinin yoğun olduğu Çerkezköyde 200den fazla fabrikanın yüzde 65ini oluşturan tekstil fabrikalarının boya atıkları Kayak Dereye karışıyor... Kayak Dere, Çorlu Deresi ile birleşerek Ergene Nehrine ve oradan da Edirneye kadar uzanıyor. Yeraltı sularına karışması da işin bir başka yanı.
GECE-GÜNDÜZ FARKI
Derelerde gündüz akış yoğunluğ unun az olduğu gözlenirken, gece akışı yoğun şekilde sürüyor. Bunun nedeni ise geceleri ve hafta sonları fabrikaların filtre kullanmamaları ve var olan filtrelerini maliyeti yüzünden çalıştırmamaları. Arıtmasız olarak bırakılan atık sular, derenin rengini tamamen değiştiriyor. Sular, fabrikanın kullandıkları boyanın rengine bürünüyor. Renk, çoğu zaman kırmızı olurken kimi zaman da mavi ve pembe renkte oluyor.
Sanayi bölgesi olan Çerkezköy ve civarında bir başka çevre felaketi ise, tekstil fabrikaları dışındaki diğer fabrikaların, kirli atıkları- nın bulunması. Bu atıklar variller yerine yeşil çuvalların içine konularak atılmış durumda.
ATIĞIN YARISI DEREYE
Çerkezköy Belediye Başkanı Ali Ertem ise derelerin, Çerkezköy imar sınırından geçtiğini kaydederek, Organize Sanayi Bölgesiyle Çerkezköy sınırdır ve yanı ndan geçer. Hemen 15 metre yanında bizim meskun mahaller başlıyor. Aslında organizenin, 40 bin ton kapasiteli bir arıtması bulunuyor, ancak yeterli değil. 80 bin ton civarında atık su çıkıyor. Yarısını arıtabiliyor, yarısı da dereye veriliyor dedi.
Çok iyi bir denetimin yapılmadığına inandığını da sözlerine ekleyen Ertem şöyle konuştu:
Sonuçta kirli bir su etrafa zarar veriyor. O sudan ne faydalanabiliyorsun, ne tarımda kullanabiliyorsun, o suyun içerisinde herhangi bir canlının yaşaması da mümkün değil. O su akıyor ama sonuçta yer altı suyuna gidiyor. Çerkezköyün içme suyu tamamen yeraltı suyundan kaynaklıdır. Çorlusundan Çerkezköyüne aradaki bütün beldelere bütün köylere kadar yeraltı suları kaynaklı dır. Başka suyumuz yok bizim. Çerkezköyün 80 bin nüfuslu. Günlük su tüketimi 15 bin ton. Şu anda Çerkezköy Organize Sanayi Bölgesinde 15 bin tonun 10 katı su tüketiyor. Şehrin insanlarının suyunu tüketiyor ama ben müdahale edemiyorum. Sağlık ocaklarına ve hastaneye gelen şikayetleri duyuyoruz.
Mesai saatinde denetim tam!
Tekirdağ Çevre İl Müdürü Adnan Kaplan fabrikaların mesai saatleri içerisinde sürekli denetlendiğini belirtti. İki atık su ekibinin her gün Çerkezköy ve Çorlu civarındaki fabrikalardan atık su numunesi aldığını kaydeden Kaplan derelerde gece ve gündüzleri farklı yoğunlukta akış olduğunun farkında olduklarını belirterek şöyle konuştu:
Bazı yerlerde belli saatlerden sonra by-passın olduğuna biz de inanıyoruz. Çorlu Deresi ve Ergene Nehrinin belli yerlerinden numuneler alıyoruz. İlk çıkış, girişi ve tekrar çıkıştan aldığımız numunelerde farklılıklar gözleniyor. Muratlı ya doğru olan yerlerde gece saatlerinde yoğunluk artıyor. Bu da bizde şu kanaati oluşturuyor: Arıtma tesislerinin gündüz çalıştırıldığı, gece by- passın olduğu. Bazı fabrikaların deşarjı olmadığı zaman çalıştı- ğını görüyoruz ve hemen kapatmalar yapıyoruz.
20 yıl sonra karaciğer yetmezliği
Tekirdağ İl Sağlık Müdürü İlyas Çolak, akut zehirlenme olmadığı sürece müdahale şanslarının bulunmadığını söyledi. Çolak, şöyle konuştu:
Fabrika atıkları nedeniyle bize ulaşmış bir kayıt yok. Bu tür kimyasal zehirlenmeler olsa bile akut zehirlenmeler değildir ve bilme imkânımız olmaz. 2001de Çorlu Bölgesinde Küçük Sanayi Sitesinde siyanürle çalışan bir sistemleri vardı. Bunların alıcı ortamlara verilmesi kesinlikle yasaktı. Bunlar veriyorlardı. Hayvanlar ölmüştü. Bütün o dükkanların hepsini kapattık. Gerekli cezai işlemleri yapıldı. Deredeki ağır metal dediğimiz maddeler insan vücudunda yıllar sonra ortaya çıkabilecek konulardır. Hemen çıkmıyor. Kurşunun yoğun olarak alınmasına bağlı karaciğer yetersizliği 20 sene sonra ortaya çıktığında, nerede yaşadığı hangi bölgeden aldığı bilemiyorsunuz. Böyle ender vakalar çıkabiliyor.
Sibel ÜNLÜ / İSTANBUL
Bugün