Çin'de iktidarda bulunan Çin Komünist Partisi'nin eski Sovyetler Birliği'nin yolunu izlemeyeceği ve askeri süper güç olarak yıkıma davetiye çıkarmayacağı ileri sürüldü.
Abone olÇin'de iktidarda bulunan Çin Komünist Partisi'nin (ÇKP), eski Sovyetler Birliği'nin yolunu izlemeyeceği ve ''askeri süper güç olarak yıkıma davetiye çıkarmayacağı'' ileri sürüldü. ÇKP Merkez Komitesi'ne bağlı Parti Okulu tarafından kontrol edilen Çin Reform Forumu'nun başkanı Zheng Bijian, Halkın Günlüğü gazetesindeyayımlanan makalesinde, Çin'in ekonomik gelişme için deniz aşırı kaynakları yağmalamak amacıyla ''genişlemeci'' politikalar izlemeyeceğini kaydetti. Pekin yönetiminin ''barışçı yükselme'' politikasının mimarı olarak kabul edilen Zheng, ekonomik küreselleşme politikasından yarar sağlama tutumundan dolayı ÇKP'nin mevcut uluslararası düzenle hesaplaşma veya onu devirme gibi bir amacı olmadığını savundu. Zheng, ABD Başkanı George Bush'un 40 saat süren Pekin ziyaretinden hemen sonra yayımlanan ''ÇKP'nin 21. Yüzyıldaki Yönü'' başlıklı makalesinde, ÇKP'nin doğru amaçlarının daha iyi anlaşılmasının Çin-Amerikan ilişkilerinin gelişmesine yardımcı olacağı görüşünü ifade etti. Makale, diplomatik çevrelerde, uluslararası toplumu, Pekin yönetiminin yükselen askeri ve ekonomik gücünün tehdit oluşturmadığı yönünde özellikle de ABD'yi ikna etme çabası olarak yorumlandı. Zheng, makalesinde, ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Robert Zoellick'in eylül ayında yaptığı konuşmada, ''Çin'in hızlı yükselişinin ve etkisinin nasıl kullanılacağı'' ile ilgili sorusuna atıf yaptı ve Çin'in yükselişinin Sovyetler Birliği ile ABD arasındaki çatışmanın bir başka versiyonu olacağı şeklindeki görüşleri eleştirdi. Çin'deki komünizmin Sovyetler Birliği'nden farklı olduğunu belirten Zheng, dönüm noktasının Sovyetler Birliği'nin 1979'da ''dünya devrimini ihraç etme'' gerekçesiyle Afganistan'ı işgal etmesi ve dünyada hegemonya sağlamak için askeri güç kullanması olduğunu ifade ederek, Çin'deki komünist rejimin aynı dönemde dışa açılma politikası uyguladığını ve ekonomik kalkınmaya odaklandığını hatırlattı.