DYP'nin eski lideri Tansu Çiller 2 yıl aradan sonra canlı yayına çıktı. AK Parti'nin AB konusundaki başarısını 'heyecan verici' bulan Çiller, Erdoğan'la çalışmaya hazır.
Abone olDYP'nin eski Genel Başkanı ve Türkiye'nin 'ilk kadın Başbakanı' Tansu Çiller iki yıl aradan sonra ilk kez canlı yayın konuğu oldu. Habertürk'ün konuğu olan Tansu Çiller, AK Parti Hükümeti'nin AB konusundaki gösterdiği performansı 'heyecan verici buldu' Tansu Çiller konuşmasında şu görüşlere yer verdi: "Çok heyecan verici. Türkiye'nin 41 yıllık uğraşı. Önemli bir dönemeç. Yeni bir yapılanma ve dünya düzeni gündemde. Türkiye bunun en önemli merkezlerinden birini oluşturuyor. Medeniyetlerin çatışması değil, uzlaşması gündemde. Tersinden bakarsak, böyle bir öneri çıkmasaydı o zaman ne olurdu? Çin Seddi'yle bütün Avrupa'yı ayırırdınız. Yeni bir Berlin Duvarı gündeme gelirdi. Bu duvarı yıkmak mümkün olmazdı." Türkiye'nin önümüzdeki yüzyılda beş yeni çekici gücünden biri haline geleceğini vurgulayan DYP eski Lideri," Avrupa'nın sınırları sadece Türkiye'nin doğu sınırıyla açılmayacak. Orta Asya'ya açılacak. Bir yandan Kafkaslar'dan öbür taraftan Bakü-Ceyhan boru hattıyla Türkiye üzerinden Avrupa'ya açılacak. Böyle bir Türkiye'nin büyük patlama yapması kaçınılmmaz." diye konuştu. BAŞBAKANI KUTLADI "Bu hükümeti gerçekten bu uğraşı verdiği için başta Sayın Başbakan olmak üzere kutlamak lazım. Elbette eksiklikleri olan bir olay, elbette bardağın yarısı boş ama son derece önemli bir gelişmedir. Yüzyıla damgasını vuracak bir gelişmedir. Türkiye laik ve demokrat bir toplum. Türkiye yanlışlara rağmen kaybedilemez. Hükümetin de kararlılığı ve Meclis'i çok iyi çalıştırabilmesi AB kapısını zorlamıştır. 41 yıllık uğraşın çok önemli bir adımı atılmıştır. Hugtington'un ortaya koymuş olduğu herkesi ürperten medeniyetler çatışması, medeniyetler uzlaşmasına doğru evrilmiştir." diye konuşan Çiller, AK Parti Hükümeti'nin AB performansının tohumlarının Refahyol döneminde atıldığını belirtti. DEĞİŞİM REFAHYOL'LA BAŞLADI Tansu Çiller konuşmasını şöyle sürdürdü: Asıl değişim Refahyol döneminde olmuştur. Bu müzakereyi götüren arkadaşlarımız çok iyi bilirler. Bizim dönemimizde onlar 'hayır' biz 'evet' diyorduk. Netice itibarıyla koalisyon protokoluna bu girdi. Girmeseydi çok ciddi sıkıntı olurdu. O dönemde yavaş yavaş referans islamdan, referans demokrasiye bir geçiş yaşandı. Çağdaş ve evrensel değerler etrafında toplanmasının anlamı Bakanlar Kurulu'nda tekrar tekrar ortaya konmuştur. İşte bu dönüşüm ve sorgulama o dönemde başladı. Buna karşı olanlar da vardı. Ancak hadiseye olumlu bakanlar çoğunluktaydı. Bu doğrultuda sorgulamaya ve vizyon değişimine gittiler. Netice itibarıyla belki bir araçtı, belki bir amaçtı. Son tahlilde medeniyetler çatışmasından dünyayı kurtaracak bir uzlaşmaya geldi." 28 ŞUBAT SÜRECİ BALTALADI Türkiye'nin daha bu noktaya daha önce varabileceğini sözlerine ekleyen Tansu Çiller, "Bizim tercihlerimiz Refahyol'la bir koalisyon kurmak değildi. Ancak milletimiz oylarıyla böyle bir uzlaşmayı dikte etti. Milli irade bizi Anayol'la istemeyince buraya doğru hızla itti." dedi. Sözü 28 Şubat'a getiren Çiller, konuşmasını şöyle sürdürdü: "28 Şubat sürecinde hükümet istifa etti. Bizim Başbakanlığımız gündeme geldi. Ben AB'ye o kadar kilitlenmiştim ki, 6 ay süre istedim. Devletin tepesindekilere "Türkiye bu şansı kaybetmesin" dedim. Ancak Türkiye o dönemde fırsatı kullanamadı. 28 Şubat bu süreci uzatmıştır. Lüksemburg zirvesinde Türkiye'nin çok büyük aşamalar kaydedeceğine inanıyordum. Amsterdam'da bu kadar iyiydik de, Lüksemburg'da ne oldu. Artık Türkiye'nin bu noktaya takılmaması lazım. Türkiye bunları aşmıştır. Bunlar çok güzel şeylerdir. ERDOĞAN'LA ÇALIŞIRIM Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a katkı sunarmasınız yolundaki bir soruya yanıt veren Tansu Çiller, Türkiye'nin AB konusunda elinden ne gelirse yapabileceğine hazır olduğunu dile getirdi. Tansu Çiller, Bu süreçte kendisine herhangi bir öneri getirilmesi halinde seve seve cevap verebileceğini ifade etti.