BIST 9.636
DOLAR 34,65
EURO 36,34
ALTIN 2.931,98
HABER /  POLİTİKA  /  CHP

Cihaner'den gündemi sarsacak iddia

CHP'nin yeni adayı İlhan Cihaner'den soruşturmaya takılan MİT mensuplarıyla ilgili ilginç iddialar.

Abone ol

Erzincan eski Cumhuriyet Başsavcısı İlhan Cihaner, Erzincan'daki MİT görevlilerinin, Fethullah Gülen Cemaatine ilişkin araştırmaları nedeniyle, Ergenekon soruşturmasının içine çekilerek gözaltına alındıklarını iddia etti.

Cihaner, "Mitçilerin avukatlarının hazırladığı raporlara göre, son polis akademisi sınavı sorularının cemaate mensup dersanelerde dağıtıldığına ilişkin araştırmaları sırasında gözaltına alınmışlar" diye konuştu.

CHP'den milletvekili adayı olmak için başvuran Erzincan eski Cumhuriyet Başsavcısı İlhan Cihaner'in adaylar listesine girmemesi kamuoyunda büyük şaşkınlık yaratırken, çeşitli spekülasyonlara da yol açmıştı. CHP listesindeki sürpriz bir gelişmeyle Denizli'de 2. sıradan Milletvekili adayı gösterilen Cihaner, adaylığı sonrası ilk kez konuştu. Birgün'de yayımlanan röportajın satır başları şöyle:  

NASIL ADAY OLDU?

Benim iradem açık. CHP'den siyaset yapmak için başvurdum. Bunu değerlendirecek olan partinin yetkili organları da ilk listede bunu uygun görmedi. Beni o aşamadan sonra arayanlara, destek veren CHP seçmenlerine hep şunu söyledim:

"Burada öncelik bu halk düşmanı siyasi iktidardan kurtulmak. Onun için benim aday olmam ya da olmamam bu süreci, önceliği değiştirmez. Bunlar hep ikinci tartışmalar."

HUKUKİ BİR SIKINTI OLMUŞ

"Adaylığa gelince; sanırım bir hukuki sıkıntı olmuş kontenjan adaylarının gösterilmesiyle ilgili ve bugün de böyle bir sonuç çıktı. Bunun çok detayına girmek istemiyorum. Ama sanırım orada önseçimde 2. sıradaki kadın aday için kontenjan kullanılmadan o liste YSK'ya gönderilmiş ancak buna kontenjan adayları ya da YSK resen imkan olmadığını belirtince de o liste dışında bir kontenjan adayı gösterilmesi gerektiği söylenmiş. Buna benzer sanırım birkaç il daha var. Orada genel Başkan'ın kadın adaylar lehine tercih yaptığı yansımıştı basına ama şuanda teknik bir ayrıntı olarak YSK'nın böyle bir sonuca vardığını kabul ediyoruz. Benim ismim üzerinde mutabık kalınmış."

MİT MENSUPLARININ GÖZALTINA ALINMASI

Cihaner, "Erzurum Savcısı Osman Şanal'ın MİT mensuplarını gözaltına aldığı haberleri çıkmıştı. Üstelik birisi Erzincan MİT Başkanı. Siz İsmailağa soruşturması sırasında MİT ile çalışmış mıydınız?" sorusuna ise şu yanıtı verdi:

"Mitçilerin niye gözaltına alındığını biz iddianame düzenleninceye kadar anlayamadık. Hatta düzenlenip dosyayı görünceye kadar, hatta ve hatta MİT mensuplarının avukatlarının delil olarak dosyaya sundukları dilekçe ekindeki raporlar gelinceye kadar doğrusu ben anlamlandıramamıştım. Çünkü suç isnatlarının yöneltildiği MİT mensuplarının 2 sini hiç tanımıyorum. Sadece yargılama sırasında gördüm ve isimlerini halen karıştırıyorum. Diğeri de oradaki MİT'in müdürü olan arkadaşımızla da sadece meslek gereği belli ortamlarda bulunmamızın zorunlu olduğu 2-3 ortamdaki nezaket karşılaşmaları dışında bir yakınlığın olmadığı bir arkadaşımız. Zaten iddia edilen eylemler olduğunda adamcağız geleli birkaç ay olmuştu. Yani olacak şey değil."

Peki ibrenin MİT'e çevrilmesinin arka planında ne yatıyor?

"Bu arkadaşlarımız adli süreçte kesinlikle rol alamazlar. Yasal olarak da gayri yasal olarak da bu mümkün değil. Çünkü MİT'in böyle bir geleneği yok. Sadece belli konularda yazışmalar olur o da resmidir zaten benim özellikle o Fethullah Gülen grubuyla ilgili soruşturmamda bazı yazışmalar oldu. Bunun dışında benim soruşturmalarımda ya da her hangi bir soruşturmada yerel MİT mensuplarıyla bir temasım olmamıştır.

Ancak bu tutuklamalar olup, iddianame kabul edilip yargılama başlayınca MİT mensuplarının avukatlarının gönderdiği raporda biz şunu gördük:

MİT mensupları, daha sonra gizli tanık olarak devşirilen kişiyle uzun süreden beri görüşüyorlarmış. Ve bu kişi de en son polis akademisi sınavı sorularının cemaate mensup dersanelerde dağıtıldığını söyleyerek, onlara getirmek üzereymiş. Tam bu sırada gözaltına alınmışlar.

Ben de bu isimler kimdir, neden buraya dahil ediliyorlar derken, o raporu gördüğüm gibi anladım ki Ahmet'in dediği gibi dokunan yanıyor. Biz bunları daha önce de gördük işte Cumhuriyet Savcısı Salim Demirci, Nuh Mete Yüksel, bir çok hukukçu, bürokrat, yazar yandı. MİT mensuplarının da başına bu nedenle bu kurgunun geldiğini düşünüyorum."