TBMM Başkanı Çiçek: "Bu dava bir anlamda karara bağlandı ancak yedeği var. Oradan lisans alarak başka ülkelerde yayın yapan unsurlar. Türkiye bu ve benzeri konularda Avrupa'da köşe kapmaca oynuyor"
Abone olTBMM Başkanı Cemil Çiçek , Danimarka'da karara bağlanan ve halen bir üst mahkemede itirazı görüşülen Roj TV 'ye ilişkin, “Bundan sonraki kararı bekliyoruz. Bu dava bir anlamda karara bağlandı ancak yedeği var. Oradan lisans alarak başka ülkelerde yayın yapan unsurlar. Türkiye bu ve benzeri konularda Avrupa'da köşe kapmaca oynuyor” dedi.
TBMM Başkanı Cemil Çiçek ile Danimarka'ya gelen 3 partiye mensup 4 milletvekili Danimarka Meclisinde yoğun bir gün geçirdi.
Danimarka Parlamento Başkanı Mogens Lykketoft'un davetlisi olarak ülkeye gelen Çiçek ve milletvekilleri, heyetler arası görüşmenin ardından Danimarka Kraliçesi 2. Margrethe tarafından kabul edildi. Şehirde kanal turu yaptıktan sonra yeniden meclise geçen Çiçek ve beraberindeki heyet genel kurulda çalışmaları izledi.
Çiçek, bu sırada Danimarka Başbakanı Helle Thorning-Schmidt ile kısa bir görüşme yaptı.
Cemil Çiçek görüşme sırasında, meclis genel kurulunda Danimarkalı milletvekillerinin Danimarka Başbakanına yönelttikleri soruları dinlediğini söylerken, tercümanı aracılığıyla “1963'ten beri Türkiye Avrupa Birliği üyeliğini bekliyor.
Ben de milletvekilleri bu yönde bir soru sordular da siz bu konuda ne düşünüyorsunuz diye sordular mı diye düşündüm” diye şaka yollu takılması üzerine, Başbakan Helle Thorning-Schmidt, Çiçek'e teşekkür ederek, yanından ayrıldı.
DANİMARKA AB ÜYELİĞİNİ DESTEKLİYOR
Daha sonra Cemil Çiçek ve beraberindekiler, kısa bir şehir turu yaptı. Şehir turu sırasında basın mensuplarına temasları hakkında bilgi veren Çiçek, ikili ilişkiler açısından ülkeler arasında sorun olmadığını, Danimarka'nın Türkiye'nin AB üyeliğine tam destek verdiğini kaydetti.
Çiçek, “Bu desteğin artması gerekiyor bunu ifade etmeye çalıştık. Bizim bu benzeri ülkeler ile ilişkimizi sıkıntıya sokacak ve sokmakta olan konulardan bir tanesi terör konusudur” dedi.
Danimarka deyince akla Roj TV davası geldiğini de kaydeden Çiçek, şöyle konuştu:
“Uzun bir süre süren soruşturma ve kovuşturmadan sonra, dava Türkiye'nin istediği gibi sonuçlandı. Ancak henüz temyiz aşamasında. Bundan sonraki kararı bekliyoruz. Ancak bu yetmiyor. Roj TV bu anlamda bir karara bağlandı ama yedeği var. Oradan lisans alarak başka ülkelerde yayın yapan unsurlar. Bunlara karşı da gerekli hassasiyeti göstermesi gerekiyor. Yani Türkiye bu ve benzeri konularda Avrupa'da köşe kapmaca oynuyor. Tabiri caizse bir işi hallediyoruz hemen yedeği devreye giriyor. Burada olmazsa bir başka ülkede, benzer faaliyetler ama Türkiye'de kendi davasını takip etmek mecburiyetinde.”
TERÖRE KARŞI DAHA SOMUT ÖNLEM ALMALILAR
PKK 'nın terör örgütü olarak kabul edildiğini de kaydeden Çiçek, ancak Avrupa ülkelerinin bu kabulün arkasına yeterince somut örnekler koyamadıklarını da ifade ederek, “Avrupa'da Türkiye'nin iddialarını doğrulayan yani bunların Avrupa'da kara para akladığı, eleman temin ettiği, yasa dışı birçok işlere giriştiğini hep söyledik. Bu yönde burada da bazı tutuklamalar var. Bunlar önemli gelişmeler takdir ile karşılıyoruz ama yeterli değil, yetmez. Bunları ifade etmeye çalıştık” diye konuştu.
Avrupa'da ülkelerin bu konudaki yaklaşımlarının olumsuz olmadığını kaydeden Çiçek, “Ama biz daha ileri bir çaba bekliyoruz. Zaten Avrupa'daki hiçbir ülke bize, 'Biz bu işe olumlu bakmıyoruz' demiyor. Olumsuz baktıklarını söylüyorlar. Türkiye'ye hak da veriyorlar. Ama dediğim gibi bu hak verişin arkasına somut örnekleri koymaları lazım. bunu bekliyoruz. Bunlar da bellidir. Bunların yasal olarak görünen pek çok kuruluşları var, yayın organları, şirketleri var.
Onlara karşı tedbir alınması lazım. İstediğimiz kişiler varsa bunların iadesi. Bu konuda Avrupa'nın aymazlığı ortadadır. Bunda hiçbir tereddüt yok. Saklanır tarafı da kalmadı artık” değerlendirmesinde bulundu.
Çiçek ayrıca 2015'e doğru giderken, dünyada bir kampanyanın sürdürüleceği izlenimlerinin bilindiğini de kaydederek, şöyle devam etti:
“Bununla ilgili dost ülkelerin dikkatini çekmeye çalışıyoruz. Türkiye'nin tezi bellidir. Türkiye kendine güvenen bir ülkedir. Türkiye'nin tezi bellidir. Bu iddia edilen konularda da sabıkası yoktur. Bunu ifade edelim. Onun için tarihçiler, bilim adamları bunları araştırsın. Bizler kendilerine yardımcı olalım ve bu araştırmaların sonucunda ne çıkarsa bunu kabul edelim. Ama biz meseleye böyle bakmış olamamıza rağmen bu türlü iddialar üzerinden siyasi rant elde eden, ticari kazanç elde eden geçimini varlığını bu tür istismarı konulara borçlu olan bir diasporanın varlığını da biliyoruz. Bu konuları dikkate getirmeye çalıştık.”
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti konusunun da Türkiye için önemli olduğunu söyleyen Çiçek, “ KKTC 'ye karşı ciddi bir haksızlık yapılmaktadır. Avrupa Birliği verdiği sözde durmamıştı. bunları hatırlatıyoruz. Herkese hatırlatıyoruz. Çünkü verdiği sözde durmak da bir insanlık değeridir” ifadesini kullandı.