Çiçek, yüzde 10 barajını yorumladı

Adalet Bakanı Cemil Çiçek, AB İlerleme Raporu'nda yer alan yüzde 10 barajının aşağıya çekilmesi isteminin başka amaçlar taşıdığını savundu.

Adalet Bakanı Cemil Çiçek, AB İlerleme Raporu'nda yer alan yüzde 10 barajının aşağıya çekilmesi isteminin başka amaçlar taşıdığını belirterek, ''Etnik kökene dayalı partilerin bir anlamda mecliste temsili gibi bir niyeti taşıyor'' dedi. Çiçek, Büyük Anadolu Oteli'nde gerçekleştirilen ''Yeni Ceza Adaleti'' tanıtım seminerinden ayrılırken gazetecilerin sorularını yanıtladı. Bir gazetecinin Başkanlık sistemi ve yüzde 10 barajına ilişkin sorusu üzerine Çiçek, Başkanlık sistemi konusunu ''bir gündem maddesi olsun, tartışalım'' düşüncesiyle gündeme getirmediklerini söyledi. Çiçek, İlerleme Raporu'na göre Türkiye'nin 17 Aralık'a kadar 6 yasayı çıkarması gerektiğini ifade ederek, şöyle konuştu: ''Bununla ilgili son yasa çıkarıldıktan sonra 'İlerleme Raporu'nda barajların yüzde 10'dan aşağıya çekilmesiyle ilgili madde var. Bununla ilgili çalışma yapıyor musunuz' diye sorulduğunda, dedim ki, bu Adalet Bakanlığı'nın işi değil, parlamentonun işidir. Ancak yüzde 10 barajının Türkiye'nin gündemine neden konulduğuna bakmak lazım. İlerleme Raporu'ndaki yüzde 10 barajının aşağıya çekilmesi, başka maksatlarla konulmuştur. Etnik kökene dayalı partilerin bir anlamda mecliste temsili gibi bir niyeti taşıyor. Ama yüzde 10 barajının ülkenin gündemine gelmesi, 1983 seçimleriyle ülkede istikrarı temin etmek içindir. Bunun tekrar altını çiziyorum: Türkiye'de istikrar olmasaydı, bugün elde ettiğimiz birçok başarıyı elde etme imkanımız olmazdı. Bugün açılışını yaptığımız yasaları çıkarmamız da mümkün olmazdı.'' ''ÇOK ÖNEMLİ VE ZORLU SÜREÇ... Türkiye'nin 3 Ekim 2005'ten itibaren çok önemli ve zorlu bir sürece gireceğini ifade eden Çiçek, şunları kaydetti: ''Bu müzakere sürecidir. Yaklaşık olarak 10 yıllık bir süre öngörülüyor. Bu sürenin kısalması ya da uzaması, Türkiye'de büyük ölçüde istikrara bağlıdır. İstikrar olmadığı zaman birçok neticeyi elde etme imkanı olmadığını tecrübeyle biliyoruz. Geriye dönük olarak yaşadık. Parlamenter sistem, başkanlık sistemi diye teorik tartışmalar yapılabilir. Ama Türkiye hiçbir şekilde istikrardan vazgeçmemelidir. Meseleyi böyle mütalaa ettikten sonra istikrar ülkede nasıl temin edilebilir? Yüzde 10 barajı her zaman ülkede istikrarı temin etmedi. Amaç, parlamenter sistem içerisinde ülkeyi yönetmekse, yüzde 10 barajı kalmalı, hatta başkaca düzenlemeler yapılmalı, ama buna karşılık da meclis dışında kalan partileri temsil edecek başka bir formül bulunabilir. Ama devamlı istikrar isteniyorsa, bu başkanlık sistemiyle mümkün olur dedim.'' Çiçek, Türkiye'nin herhalükarda istikrara ihtiyacı olduğunu, aksi halde AB hedefini yakalamasında zorluklar yaşayacağını söyledi. Çiçek, ''Bu durumda da Türkiye'nin AB'ye girmesini istemeyen kesimlerin ekmeğine yağ sürmüş oluruz'' dedi. DOSYA, HSYK'DA... Çiçek, bir gazetecinin, eski Yargıtay Genel Sekreter Yardımcısı ve Kazan Cumhuriyet Savcısı Ercan Yalçınkaya hakkındaki soruşturma dosyasının Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'na (HSYK) gönderilip gönderilmediğini sorması üzerine, ''Bu konuda iki dosya var, bu noktada herhangi bir problemimiz yok'' dedi. Yalçınkaya'ya ne tür bir disiplin cezası istendiğinin sorulması üzerine Çiçek, ''Bu konuda bir açıklık getiremem. Kurul üzerine düşeni bu zamana kadar yaptı. Bundan sonra da yapar. Bu olayın üzerinde bu kadar durmanıza gerek yok. İşleyen bir sistem var. Bize evrak geldiği zaman biz kurula gönderiyoruz. Kurul da geciktirmeden bunların gereğini yapıyor'' yanıtını verdi.