CHP'nin Başbakan Erdoğan'ın rüşvet dağıtan yabancı şirketlere göz yumduğu ididasıyla verdiği gensoru görüşmesi tamamlandı.
Abone olGünlerdir Anayasa değişikliği tartışmalarıyla gerilen Meclis’te tansiyonu bu kez Başbakan Erdoğan hakkında verilen gensoru yükseltti.
CHP’nin Başbakan Erdoğan'ın "Bazı yabancı firmaların Türkiye'de rüşvet dağıttığı iddiaları karşısında gerekeni yapmadığı" iddiasıyla verdiği gensoru beklendiği gibi reddedildi.
MHP gensoruyu "zamansız" bulurken hükümet adına konuşan Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek CHP’ye "gensoru yerine bilgi edinme hakkını kullanın veya elinizde bilgi belge varsa mahkemeye gidin" önerisinde bulundu. Gensoru önergesinin görüşmelerini CHP lideri Baykal da izledi.
BAŞBAKANSIZ GENSORU
Başbakan Erdoğan hakkında verilen gensoru önergesini MGK toplantısına katıldığı için izleyemedi. Hükümet adına konuşmayı yapan Çiçek de MGK toplantısından erken ayrılarak gensoru görüşmelerine katıldı.
Görüşmeler CHP Grup Başkanvekili Kılıçdaroğlu’nun konuşmasıyla başladı. Kılıçdaroğlu şunları söyledi:
TÜRKİYE RÜŞVET CENNETİ: Sayın başbakan genel ahlakı ve kamu düzenini sağlamakla görevli. Rüşvet cenneti olarak Türkiye’nin algılanması, bizim hoşumuza mı gider. ABD’de konuşuluyor, yazılıyor çiziliyor. Türkiye'de de yazılıyor çiziliyor ama kimse duymuyor. Neden olayların üzerine gidilmiyor anlamak mümkün değil. Bu olaylar çıktıktan sonra Rusya, Sırbistan gibi ülkelerin tamamında soruşturma açıldı, niye bizde yapılmadı.
MUZ CUMHURİYETİ MİYİZ? Bu parlamento milletin iradesini temsil ediyor, milletin iradesi rüşvetin alındığını verildiğini görmemek mi? Rüşvet alan ve verenlerin sorgulanmadığı bir ülkede demokrasi yoktur, Başbakan genel ahlakı koruyamaz, Türkiye’nin uluslararası saygınlığını korunamaz, muz cumhuriyeti olarak görülür, 3. dünya ülkesi olarak görülür.
NİYE KİMSE DUYMUYOR? Mahkeme kararını içişleri bakanı görmeyebilir, duymayabilir, bakanlar gazetede okumayabilir, güvenmeyebilir. Amerikan Adalet Bakanlığı resmi internet sitesinde alındı, Simens le ilgili Türkiye'de rüşvetin dağıtıldığını belirtiyor. Rusya üzerine gitti, Yunanistan gitti, tutuklananlar oldu, biz de ne oldu, duyan bilen var mı? Amerika'da olayı savcının önüne götüren kim Amerika sermaye piyasası kurulu, biz de harekete geçti mi hayır. Başbakanlık teftiş kurulu, yaptı mı, hayır. Gelir idaresi başkanlığı, bunlar harekete geçti mi hayır.
GÖRMÜYORSANIZ RÜŞVETİN ORTAĞISINIZ:Eğer bir idare, bütün bu olayları görüp sesini keserse, görmemezlikten gelirse, o rüşvetin ortağı demektir. Ahlakta çifte standart olur mu rüşvette çifte standart olur mu?
AK PARTİ ÖZÜR İSTEDİ
AK Parti adına konuşan Canikli, "CHP'nin partimize Başbakana verecek ahlak dersi olamaz" dedi. Belgelerle iddiaları boşa çıkardığını idida eden Canikli "Lütfen özür dileyin" diyerek kürsüden indi.
ASIL HALKTAN ÖZÜR DİLEMESİ GEREKEN BAŞBAKAN
Canikli'nin bu sözleri üzerine tekrar kürsüye çıkan Kılıçdaroğlu, "Söylediğim herşeyin doğru olduğunu biliyorum. Başka ülkelerde aylar öncesinde incelemeye alındı. Sayın Başbakan Teftiş KUrulu'nu harekete geçirmedi. Neden korkuyorsunuz. Asıl halktan özür dilemesi gereken sizlersiniz" dedi.
Gensoru'da gerilimi yükselten hükümet adına konuşan Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek oldu. Çiçek'in konuşmasından satır başları ise şöyle;
GENSORUYU ÖNEMSİYORUM: Gensoru bilgi edinme ve denetim mekanizmasıdır. Geçmişte gensorunun kötüye kullanıldığı tutanaklarda var. Çalı fasulyesi ile ilgili gensoru verildiği bile var. Bu kürsü suçlama kürsüsü olmamalı. Suçlamayı Cumhuriyet savcıları yapar. Gensoru konusunnu dayanakları sağlam olmalı. Ciddi olmalı. Mesnetsiz olmamalı. Çok açık herkes taarfından anlaşılır delillere dayalı olarak gelmeli. Yoksa karalama kampanyasına dönüşür gensoru. Bunun siyasete faydası olmadı. Hiçbir gerçek ortaya çıkmadı.
KONU SAVCIYA İNTİKAL ETMELİ: Görevi kötüye kullanma düşünülüyorsu iki yol var. Biri Cumhuriyet Savcısına konuyu intikal ettirmektir. Kemal Özer diye biri var. Böyle bir Anayasa istiyorum diye bir de Anayasa yazıyor. Sade vatandaş bu kadar önemli bir konuyu yargıya götürüyorsa anamuhalefet partisi de yargıya götürmeli.
Bazı dosyalar alınıp basının karşısına geçiliyor. Delege listesi, seçmen mektubu olabilir. Dosyanın içinde ne var benden çok cumhuriyet savcısının bakması gerek. İlgililer hakkında suç duyurusunda bulunulmalı.
RÜŞVET İDDİASI İÇİN SOMUT DELİL GEREK: Rüşvet gibi ahlaksızlık ve en ağır suç ima edilerek insanların zan altına bırakılacağı bir konu olamaz. Çok somut delliler olmalı. İkinci bir yol var. Bilgi edinme denetim sonrası suçlama yapılacaksa Meclis soruşturması var. Gensoru ile Meclis soruşturmasına gidilemez. Gensoru'da suçlama olmaz.
HÜKÜMET KONUYLA İLGİLİ: Laf atmak gürültü çıkarmak için de gensoru verilmez. Bunlar gündeme geldiğinde hükümet bir şey yapmadı mı. Bu konuların pek çoğu yurt dışında gerçekleşiyor. Hükümet gerçeğin ortaya çıkarılması için bilgi toplamaya gereğini yapmaya devam ediyor. 27.04.2010 tarihli yazı... Bizden bilgi belge isteniyor. Gazete haberleri ile suçlama olmaz. Bu soruşturmaların yapılıdğı yerlerden bilgi belge isteniyor. Hazine müsteşarlığı konuyu takip ediyor. Yurt dışından bazı belgelerin gelmesi söz konusu olduğundan SPK inceleme başlatıyor. ABD'den belgelerin getirilip suç varsa ortaya çıkarılmasıyla uğraşılıyor. Almanya ile ilgili başkonsolosluk aracılığıyla temasa geçilmiş. Türkiye ABD, Almanya çerçevesinde bir çaba içinde. Gayret var ama yeterli değilsiniz deseniz bunu dikkate alırdık. Konu yargı makamlarının önüne götürülmüş. Yargı makamlarının bizden istediğ ibir bilgi istenmiş de biz onları görmemezlikten mi gelmişiz. Bunlar yok. Bunlar olmadığına göre hükümeti suçlayacak bir durum yok.
GENSORU DEĞİL BİLGİ EDİNME KONUSU BU: Her meseleyi siyasetin konusu yapıyoruz. Ama bu hukuki bir konudur. Bunu karalama suçlama kampanyasına dönüştürmek sağlıklı bir sonuca götürmez. Bu tür denetim yollarını kullanmak istiyorsak bilgi edinme haklarını kullanın. Yerle yersiz suçlamalarla her yolsuzluğa parlamentoyu oturtuyoruz. Delil olmadan herkes konuşuyor. Savcılığa neden götürülmüyor. Bu kürsüden suçlarsanız karalamadır. Ama aslı çıkmazsa iftira suçu ile karşı karşıya kalınır.
ÇÖZÜM YARGIYA GİTMEKTE: Şu soruşturmaya konu olacakların dokunulmazlık sorunu yok. İstanbul Belediyesi'yle ilgili iddiları İstanbul savcılığına verelim. Hangi belediye başkanı 6 yargı kararını uygulamayacak ve işlem yapılmayacak... İstanbul Belediye Başkanının dokunulmazlığı mı var. Dayanağı olmayan suçlamalar. Eğer doğruysa yargıya götürmek gerek bunları.