CIA, Amerikan Senatosu, İngiltere Organize Suçla Mücadele Ajansı gibi kurumların internet sayfalarına başarılı saldırılar düzenlediğini belirten LulzSec adlı hacker grubu dağıldığını açıkladı.
Abone olAmerikan Merkezi Haberalma Teşkilatı (CIA), Amerikan Senatosu, İngiltere Organize Suçla Mücadele Ajansı gibi kurumların internet sayfalarına başarılı saldırılar düzenlediğini belirten LulzSec adlı hacker grubu dağıldığını açıkladı.
Yalnızca altı bilgisayar korsanından oluşan ekip, şirketlere ve hükümetlere ait web sitelerinde "sadece bunu yapabildikleri için" 50 gün boyunca aksamalara yol açıp bu kurumları teşhir ettiklerini duyurdu.
Açıklamayı internet sitesi üzerinden yapan grup internet sohbet dilinde gülmek anlamına gelen "Lulz" adını kullanıyor.
Hacker grubundan 'Whirlpool' olarak bilinen bir kişi BBC'ye "Belirli bir noktada daha ciddi işlere yönelik operasyonlar yapmak durumunda kalabiliriz" demişti.
Guardian gazetesinin görüşlerine başvurduğu eski bir hacker olan güvenlik danışmanı Kevin Mitnick, daha büyük olan Anonymous adlı hacker grubunun bir kolu olduğu düşünülen LulzSec'in etkinliğine devam ettikçe yakalanma riskinin artacağını düşünerek faaliyetlerine son vermiş olabileceği görüşünde.
Anonymous adlı grup, destekçilerini daha politik saikler üzerinden saldırılar düzenlemeye çağırırken, LulzSec adlı grup ise kendilerini harekete geçiren şeyin, "ham ve kesintisiz bir heyecan, eğlence ve anarşi atmosferinden" çok da başka bir şey olmadığını kabul ediyor.
ABD'ye siber savaş tehdidi
Financial Times gazetesinde bir yorum kaleme alan Thomas Wright ise CIA, IMF ve Citibank bilgisayar sistemlerine yapılan hacker saldırılarının ABD'nin hazırlıksız olduğu bir siber savaş tehdidiyle karşı karşıya olabileceğini gösterdiğini yazıyor.
Obama'nın hükümetler tarafından desteklendiği düşünülen siber saldırıları bir savaş olarak nitelediğini belirten Wright, bu nitelemenin sonunda siber saldırıları düzenleyenlere karşı konvansiyonel silahların dahi kullanılabileceğini ifade ediyor.
Wright'a göre bu "iki yüzlü bir politika" çünkü ABD kendi hükümetine yapılan saldırıları "savaş eylemi," kendi hükümetinin yaptığı siber saldırıları ise "casusluk olarak niteliyor" diyor.
Financial Times'taki yorum yazısında son olarak, ABD'nin siber saldırılarla mücadele etmek için kendi kurumlarının yürüttüğü saldırıları da aynı şekilde değerlendirmesi ve sonrasında diğer hükümetlerle saldırmazlık anlaşması imzalaması gerektiği belirtiliyor.