Yolsuzlukla suçlanan CHP'li Mahmut Yıldız karşı atakta. Yıldız'ın hedefinde üç isim vardı. Şikayetler, fezlekeler, suç duyuruları ve tazminat davaları birbirini izledi.
Abone olCHP Genel Saymanı ve Şanlıurfa Milletvekili Mahmut Yıldız, ''Enerji Yolsuzluğu'' operasyonu sırasında hakkında ortaya atılan iddialara karşı yargı yoluna başvurdu. Yıldız, milletvekilliğinden istifa eden Cemal Kaya'ya, soruşturma sırasında yaptığı açıklamalarda kişilik haklarını ihlal ettiği iddiasıyla, avukatı Erbaşar Özsoy aracılığıyla 100 bin YTL'lik manevi tazminat davası açtı. Ankara 15. Asliye Hukuk Mahkemesi'ne açılan davanın dilekçesinde, Yıldız'ın, CHP yönetiminin kararı üzerine sahibi olduğu Günsayıl inşaat firmasındaki tüm hisselerini milletvekili seçildikten sonra üçüncü şahıslara devrettiği belirtildi. CHP'den Ağrı Milletvekili olarak seçilen Cemal Kaya'nın partiden istifa ederek, AK Parti'ye geçmesiyle ilgili olarak tüm medya organlarında, ''kendisine ihale önerildiği'' değerlendirmesinin yapıldığı savunulan dilekçede, enerji soruşturmasında tutuklanan işadamı İbrahim Selçuk ile Cemal Kaya arasında ihale alma konusunda organik bağ tespit edildiği ifade edildi. Dilekçede, Kaya'nın, milletvekilliğinden istifa ettiğini açıkladığı basın toplantısında, ''Yolsuzluğun kaynağı Baykal'ın sağı ve soludur. Baykal'ın üzerinde oturduğu koltuğun finansörü, partinin genel saymanı Mahmut Yıldız, yolsuzluğun kaynağıdır. Enerji operasyonunda '700 bin dolar aldı' denilen kişi Mahmut Yıldız'dır'' ifadelerine yer verdiği kaydedildi. Kaya'nın, ''gerçeğe aykırı suçlamalarının yurt genelinde kamuoyuna sunulduğu'' belirtilen dilekçede, Yıldız'ın siyasi, sosyal ve ticari itibarının büyük ölçüde zarar gördüğü savunularak, kişilik haklarına yapılan saldırı nedeniyle 100 bin YTL manevi tazminat talep edildi. -SAVCI HAKKINDA İKİ ŞİKAYET- Mahmut Yıldız, Batman Barajı yapımıyla ilgili olarak, hakkında ''kamu kurumunu dolandırmak'' ve ''kamu görevlilerini tehdit etmek'' suçlarından fezleke düzenleyen Silvan Cumhuriyet Savcısı Erdoğan Bayraktar hakkında da ''hizmet kusuru işlediği'' iddiasıyla hakkında yasal işlem yapılması için Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na şikayet dilekçesi verdi. Yıldız hakkındaki fezlekenin, baraj inşaatında Günsayıl firmasıyla taşeronluk sözleşmesi imzalayan ve hukuki ihtilafa düşen Sait Bilmez'in ihbarı üzerine düzenlendiği anlatılan dilekçelerde, savcı Bayraktar'ın delil toplamadığı, ihbarcının sübjektif değerlendirmelerine dayandığı ve mesleğinin gerektirdiği özeni göstermediği ileri sürüldü. Dilekçelerde, Yıldız'ın şirket yöneticisi olmadığı için sanık sıfatı taşıyamayacağı görüşüne de yer verilen dilekçelerde, Bayraktar'ın kanuna aykırı fezleke düzenlediği iddia edildi. Yıldız'ın avukatı Özsoy tarafından İçişleri Bakanlığı aleyhine Ankara İdare Mahkemesi'nde açılan 50 bin YTL'lik manevi tazminat davasının dilekçesinde ise Silvan Cumhuriyet Savcısı Bayraktar'ın Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na bir yazı göndererek, baraj yapımıyla ilgili olarak bazı belgelerin toplanması için Günsayıl firmasının Ankara'daki merkezinin aranmasını istediği belirtildi. Emniyet görevlilerinin, firmanın merkezine basın mensupları eşliğinde ''baskın düzenlediği'' ifade edilen dilekçede, soruşturmanın gizliliği ilkesinin ihlal edilmesi suretiyle ağır hizmet kusuru işlendiği savunuldu. Dilekçede, söz konusu eylemle Yıldız'ın kişilik haklarının ihlal edildiği ileri sürülerek, manevi tazminata karar verilmesi istendi. -ÇİÇEK HAKKINDAKİ SUÇ DUYURUSU- Yıldız'ın avukatı Özsoy, Yıldız hakkında fezleke düzenlenmesinde Adalet Bakanı Cemil Çiçek'in yargı yetkisine müdahale ederek, görevini kötüye kullandığı iddiasıyla Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulundu. Suç duyurusu dilekçesinde, Çiçek'in, ''Yıldız'ın dosyasında eksiklik olduğunu, bunun giderilmesi için ilgili savcılıkla görüştüklerini ve eksiklikler tamamlanınca dosyanın TBMM'ye gönderileceğini'' açıkladığı ifade edildi. Hakimler ve Savcılar Kanunu'nun 5. maddesinin 8. bendinin, Adalet Bakanı'nın, yargı yetkisinin kullanılmasına ilişkin görevler hariç olmak üzere, hakim ve savcılar üzerinde gözetim hakkına sahip olduğu hükmünü içerdiğine yer verilen dilekçede, Çiçek'in Savcı Bayraktar ile görüşerek, yargı yetkisine müdahale ettiği ve görevini kötüye kullandığı öne sürüldü. Dilekçede, Çiçek hakkında fezleke düzenlenerek, TBMM'ye gönderilmesi ve hakkında yasal işlem yapılması talep edildi. Yıldız, avukatı aracılığıyla, Bayraktar'ın kanuna aykırı fezleke düzenlemesi, Adalet Bakanı Çiçek'in konuya dahil olmasıyla kişilik haklarının ihlal edildiği iddiasıyla Ankara İdare Mahkemesi'ne Adalet Bakanlığı aleyhine hizmet kusuru nedeniyle 50 bin YTL'lik manevi tazminat davası açtı. Mahmut Yıldız, Milliyet Gazetesi Köşe Yazarı Serpil Yılmaz'ın, 24 Nisan tarihinde yayınlanan ''Bir Batman mektubu ve yolsuzluk'' başlıklı köşe yazısında da kişilik haklarına saldırıldığı iddiasıyla 100 bin YTL'lik manevi tazminat davası açtı. Ankara 17. Asliye Hukuk Mahkemesi'ne açılan davanın dilekçesinde, yazıda, CHP Batman Milletvekili Nezir Nasıroğlu'nun milletvekili aday listesinde birinci sırada yer almak için 300 bin dolar harcadığı ve 2 cip dağıttığı bilgisine yer verildikten sonra, ''Hiçbir zaman solcu olmamış bir zata Eşref Erdem, Mehmet Sevigen, Mahmut Yıldız ve Sinan Yerlikaya ne karşılığı liste birinciliği verdiler?'' denildiği, Yıldız'ın rüşvet almakla suçlanarak, kişilik haklarının ihlal edildiği ileri sürüldü.