BIST 9.550
DOLAR 34,49
EURO 36,30
ALTIN 3.012,10
HABER /  POLİTİKA

CHPli vekillerin gaz-azar isyanı

Ergenekon duruşmasını izleyen milletvekillerinin yaşadığı oturma krizi CHP'lileri isyan ettirdi.

Abone ol

İNTERNETHABER

ANKARA-
Ergenekon davasını izleyen CHP'li miletvekillerinin sanık müdafilerine ayrılmış sıralara oturmaları nedeniyle savcı tarafından milletvekilliklerinin düşürülmesi istemi mahkeme hakimi tarafından reddedildi ama söz konusu talep bile CHP'lileri isyan ettirmeye yetti.

CHP'li Mengü 4 celsedir aynı yerde otururken bugün böyle bir sorun yaşanmasını komedi olarak nitelendirdi. CHP'li Malik Ejder Özdemir ise, "Alana gidip gaz yiyoruz, mahkemeye gidip azar yiyoruz" dedi.

Duruşmayı izleyen CHP'li milletvekilleri TBMM'de düzenledikleri basın toplantısında savcının talebini komedi olarak nitelendirdi. Duruşmayı yanlış yerde oturarak izlediği için milletvekilliğinin düşürülmesi istenen CHP'li Şahin Mengü şunları söyledi:
"4 celsedir aynı yerde oturuyoruz. Mahkeme başkanının gösterdiği yerdir burası. Bugüne kadar sorun olmadı da şimdi neden oluyor. Bu durum savcıya iktidar tarafından talimat verildiğini gösteriyor. 4 celsedir aklına gelmeyen soruyu şimdi soran yargının bağımsızlığının hangi noktaya geldiği ortada. Davanın siyasi bir dava olduğu dün yaşanan olayla bir kez daha ortaya çıkmıştır. Biz davaları izlemeye devam edeceğiz."

CHP'Lİ VEKİLİN İSYANI

Duruşmayı izleyen CHP'li milletvekillerinden Malik Ejder Özdemir ise CHP'lilerin son dönem benzer muamelelere maruz kaldığını belirterek, "Alana gidip gaz yiyoruz. Mahkemeye gidip azar yiyoruz" diye isyan etti.

MENGÜ'DEN TARTIŞILACAK İDDİA

CHP'li Mengü Ergenekon davasına yönelik eleştirilerini sıralarken çokr tartışılacak bir belgeden de bahsetti. Savcıların 2003 ve 2006 yıllarında MİT'ten Başbakanlık'a gönderilen yazıyı talep ettiklerini anlatan Mengü daha sonra ayrıntısını vereceği bu belgeyle ilgili şunları söyledi:
Ergenekon Savcısı Öz Başbakanlık'a bir yazı göndererek bu yazıyı istemiş. Ama nasıl istemiş. "Ne kadarı uygun görülürse", "Arzu ettiğiniz kadarını verin" demiş. Eğer savcılık bir belge isterse bunun tamamını ister. Ne kadarının verileceğini Başbakan'a bırakmaz. Başbakan bilirkişi değildir. Ne bilgisi ne görgüsü, ne hukuk bilgisi buna müsait midir. Bİlgiler böyle alınacaksa mücekkillerini savunan avukatlar istiareye mi yatacak. Bir suç varsa Başbakan bunu 2003 yılından beri biliyor. Neden Savcılığa intikal ettirmediğini sormak gerek.