Başörtülü öğrencilerin başını açması için ikna odalarındaki görüntüler Nur Serter'den istendi.
Abone olProf. Yunus Söylet, gizli ibareli bir yazıyla CHP Milletvekili Nur Serter'den rektör yardımcılığı dönemine ilişkin 'ikna odaları' kayıtlarını talep etti.
İstanbul Üniversitesi Rektör Yardımcısı olduğu dönemde, türbanlı öğrencilerin başlarını açması için 'İkna odaları kurdurduğu' iddialarıyla gündeme gelen CHP Milletvekili Nur Serter, kendisine ulaşan 'gizli' damgalı bir yazıyla şok oldu.
KASETLER İSTENDİ
Akşam gazetesinin haberine göre, İstanbul Üniversitesi'nin antetli kağıdı kullanılarak ve sayı numarası verilerek hazırlanan 23.12.2010 tarihli yaznın altında, Rektör Prof. Yunus Söylet'in imzası yer aldı. Söz konusu yazıyla Serter'in, rektör yardımcılığı görevinde bulunduğu döneme ilişkin 'ikna odaları' ve 'bu odalarda öğrencilere psikolojik baskı uygulandığı' iddialarıyla ilgili yazılı, sözlü ve görsel kayıtların gönderilmesi istendi.
Yazıda şu ifadelere yer verildi: 'Başörtüsü yasağının uygulandığı dönemde, öğrencilerin 'ikna odaları' adı verilen kabinlere alınarak psikolojik baskı uygulanmak suretiyle başlarını açmaya zorlandıkları iddialarıyla ilgili olarak; Üniversitemiz rektör yardımcısı olduğunuz döneme ait konuyla ilgili elinizde bulunan yazılı-sözlü ve görsel tüm kayıtların rektörlüğümüze gönderilmesini arz ederim.'
SERTER HUKUKİ GEREKÇESİ SORDU
Serter ise 5 Ocak 2011'de İstanbul Üniversitesi'ne gönderdiği cevapta, söz konusu taleplerin hangi hukuki gerekçeye dayanılarak istendiğini sordu. Serter, şu ifadeleri kullandı: '23.12.2010/75581 ilgi yazınızda ileri sürülen 1998 yılına ait iddia ve ithamlarla ilgili olarak şahsımı ilgilendiren talebinizin; hangi hukuksal gerekçelerle, rektörlüğün hangi yetkisine dayanılarak, 2547 Sayılı Yasa'nın hangi maddesi uyarınca yapıldığının tarafıma bildirilmesini rica ederim.'
İstanbul Üniversitesi Rektörü'nden gelen yazıya anlam veremediğini belirten Serter, 'Yetkisi olmadığı çok açık. Hangi nedenle böyle bir talepte bulunduğunun cevabını bekliyorum. Belki baskı altında bulunduğundan böyle bir yazı göndermek zorunda kalmış olabileceğini, iyi niyetle düşünmek istiyorum' dedi. Serter, rektörlükten gelen yazının idari veya adli bir soruşturmanın işareti olup olmayacağına ilişkin olarak ise şöyle dedi: 'İdari soruşturma olamaz zaten. Diğerini de bilemiyorum.' Milletvekilleri hakkında, yasama dokunulmazlıkları kaldırılmadığı sürece, idari veya adli ceza soruşturması yapılamıyor.