CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yönelik çok ağır ifadeler kullandı.
Abone olCHP'yi terör örgütü diliyle konuşmakla suçlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan'a sert tepki gösteren CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, " "Türkiye'nin şanssızlığı, çapsız, ruhsuz, muhteris bir AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanına sahip olmasıdır." dedi.
Altay, ayrıca Kılıçdaroğlu'nun yürüyüşüne "sözde adalet yürüyüşü" diyen Danıştay Başkanı Zerrin Göngör'ü isitifaya çağırdı.
Altay, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, "öfkesi ve üslubu katlanılmaz hale gelen AK Parti Genel Başkanı'na cevap vereceğini, kullanacağı ağır ifadelerin, AK Parti Genel Başkanı sıfatıyla Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik olduğunu" söyledi.
Türkiye'nin Arakan'daki Müslümanlara yönelik katliam, zulüm ve sürgünlerle dayanışma duygusunu, yardımlaşma anlayışını desteklediklerini belirten Altay, "Türkiye'den Arakan'a giden yardımlar, Erdoğan ailesinin yardımları mı, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin aziz milletinin yardımları mı?" sorusunu yöneltti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, oğlu Bilal Erdoğan ve beraberindeki heyetin bir fotoğrafını gösteren Altay, "Sayın Erdoğan ve milletimize soruyorum; Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti, Devleti adına oraya bir heyet gidiyor güya ama Erdoğan ailesinin mahdumu en önde, saygıdeğer hanımefendi onun arkasında, onların arkasında boncuk gibi dizilmiş bakanlar. Bunu, millete yapılmış saygısızlık, adap, görgü, edep dışılık olarak niteliyoruz. Erdoğan, partimize laf etmiş ya. Bir muhterislik, çapsızlık, ruhsuzluk arıyorsa bu fotoğrafta hepsi var." dedi.
TÜRKİYE'NİN AK PARTİ YORGUNLUĞU
Altay, Erdoğan'ın, "metal yorgunluğu"ndan söz ettiğini, AK Parti'ye 16 yıl emek veren kadrolarını yorgunlukla, yolsuzluğa bulaşmışlıkla suçladığını ifade etti. "AK Parti'lileri savunacağım aklıma gelmezdi." diyen Altay, bunların, Erdoğan'ın içine düştüğü muhteris halin işareti olduğunu öne sürdü. Altay, 15 yıllık geçmişi zan altında bırakmanın kifayetsizlik, ruhsuzluk hali olduğunu savundu.
"Çatalca İlçe Başkanı, Yozgat İl Başkanı mı metal yorgunu?" sorusunu yönelten Altay, Türkiye'nin bir AK Parti yorgunluğu bulunduğunu, ilk seçimlerde bu yorgunluğu atacağını ileri sürdü.
Erdoğan'ın, "CHP'nin kullandığı dil, terör örgütü dili." dediğini anımsatan Altay, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu ifadeyle kendisini tarif etmiş. Türkiye'nin şanssızlığı, çapsız, ruhsuz, muhteris bir AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanına sahip olmasıdır. Erdoğan'ın kullandığı dil tam anlamıyla bir terör örgütü dilidir. Kendisine karşı olan herkesi terörist olarak yaftalayan bir kimse için aşağıdakilerden hangisi söylenebilir: a)çapsız, b)ruhsuz, c)muhteris d) hepsi. Tercihim hepsidir.
Genel Başkanımız da ben de bir çok kez 'Recep Tayyip Erdoğan FETÖ'ye, PKK'ya, DAEŞ'e yardım ve yataklık yapmıştır' dedik. Sükut ikrardan gelir. Böyle bir iddiaya kim olsa iki laf eder, cevap verir. 'Hırsız, yalancı' deyince tazminat davası açıyorsun, yardım ve yataklık yaptığını söyleyen anamuhalefet lideri hakkında neden dava açmıyorsun? Bir tazminat davası aç. Parayı seviyorsun, belki o paraları da Arakan'a gönderirsin. 'Yolsuzluk yapanları kapının önüne koyarım.' demiş. Yolsuzluk yapanlar kapının önüne değil, hakimin önüne konulur. Çaplılık, ruhluluk bunu gerektirir. Hakimin önüne değil partinin kapısının önüne koymak, çapsızlığın bir güzel örneği. 15 Temmuz'un siyasi ayağını örtbas ederek, gizleyerek 251 şehidimizin manevi hatırasına saygısızlık yapmak, onların mezarda kemiklerini sızlatmak da çapsızlığın, muhterisliğin, ruhsuzluğun başka örneğidir. "
Engin Altay, toplumu "öteki yüzde 50", "bizim gençler, sizin gençler" diye ayrıştırmanın, insanları yaşam tarzına göre sınıflandırmanın, terör örgütü liderine stadyumlarda, "Gel hasret bitsin." diye çağrı yapmanın, şehitlere "kelle", terör örgütü liderine "Sayın" demenin terör örgütü dili olduğunu savundu.
SON ÇIKAN KHK'LARA ELEŞTİRİ
Son çıkan KHK'ların tam bir garabet olduğunu, artık Türkiye'de bir aile devleti olduğunu, saltanatın fermanla Türk Ceza Kanununda değişiklik yaptığını iddia eden Altay, "550 milletvekili hak gasbına daha ne kadar seyirci kalacak? Yolsuzlukla, yorgunlukla itham edilen AKP milletvekilleri bu işe daha ne kadar seyirci kalacak merak ediyoruz." diye konuştu.
Bir çapsızlık örneği daha bulunduğunu ileri süren Engin Altay, "Alman milletvekilleri Konya’ya geliyor. Aralarında daha önce reddedilen isimler de var. Ey Erdoğan, atıp tutuyordun, 'Ey Almanya, ey Avrupa' diye bağırıyordun, ne oldu da yelkenlerin suya indi? Nasıl ikna edildin?" dedi.
DANIŞTAY BAŞKANI'NA SERT ÇIKTI
CHP Grup Başkanvekili Altay, Danıştay Başkanı Zerrin Güngör'ün kullandığı "sözde adalet kurultayı, sözde adalet yürüyüşü" ifadelerine de yanıt verdi.
Güngör'ün, "Adalet terazisini biz zaten çok hassas tutuyoruz." dediğine işaret eden Altay, şu değerlendirmede bulundu:
"Bugünlerde Türk yargısı, adalet terazisini değil ama çay toplama makaslarını çok iyi tutuyor. Ey Danıştay Başkanı; siyasete hevesin, meylin olabilir, Cumhurbaşkanı'na daha şirin görünmek, yalakalık yapmak isteyebilirsin. Derhal o görevden istifa et, cübbeni çıkar, meydanlarda seni bekliyoruz. Böyle bir hadsizlik olamaz. Kimse anamuhalefet partisinin etkinliğini, 'sözde' diye küçümseyemez, o zaman ben de 'Sözde Danıştay Başkanısın, adalet terazisini ters yüz ettin' derim. Yargının adalet sorunu var, bağımsız ve tarafsız yargıç sorunu var. Danıştay Başkanı'nın istifa edip siyasete girmesi lazım."
Altay, Adana Aladağ'da 12 çocuğun yanarak hayatını kaybettiği yurt yangınıyla ilgili sadece kınama, maaş kesintisi cezası verilmesiyle kamu vicdanının bir kez daha kanadığını vurguladı.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun, silahlı insansız hava araçlarını eleştiren CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu'na yönelik sözleriyle ilgili değerlendirmesi sorulan Altay, terör örgütleriyle etkin mücadelenin arkasında olduklarını, ancak terör örgütüyle mücadale adı altında sivil, masum insanların burnunun kanamaması gerektiğini söyledi. Altay, terör örgütüyle mücadele ettiklerini, bunun, "savaş" diye nitelendirilmesini doğru bulmadıklarını belirtti.
Sıfır terör noktasına gelinen Türkiye'de her gün şehit haberi geldiğini kaydeden Altay, "Soylu, CHP'ye akıl vereceğine, Erdoğan'ın iddia ettiği AKP içinde yolsuzluğa bulaşanlarla ilgilense daha iyi olur." ifadesini kullandı.