BIST 9.390
DOLAR 34,46
EURO 36,34
ALTIN 2.865,00
HABER /  POLİTİKA

CHPden Vakite suç duyurusu!

CHP dinleme skandalını hakkında suç duyurusunda bulundu. Hedefinde Vakit vardı.

Abone ol CHP, parti Genel Sekreteri Önder Sav'ın ''dinlenildiği'' yönündeki iddialarla ilgili suç duyurusunda bulundu.

Şikayetçiler CHP ve Önder Sav'ın avukatı Ahmet Çörtoğlu, suç duyurusu dilekçesini Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına verdi.

Suç duyurusu dilekçesinde, ''şikayetçileri yasal olmayan yöntemlerle dinlemek ve elde ettikleri verileri başkalarına vermek fiilinin failleri'' ile Anadolu'da Vakit Gazetesi Sahibi Nuri Aykon, yazı sahipleri Serdar Arseven ve Aslan Değirmenci ''şüpheliler'' olarak yer aldı.

Dilekçede, Sav ile Merkez Valisi Ali Serindağ arasında, ''hiç kimsenin bulunmadığı bir ortamda özel sohbet niteliğinde geçen konuşmanın, gazetenin 26 Mayıs Pazartesi günlü nüshasında aynen yayımlandığı'' ifade edildi. Bunun ardından, Sav'ın partideki makam odasında, yetkili bir firma tarafından dinleme ve kaydetme cihazı arandığı, ancak hiçbir şeye rastlanmadığı bildirilen dilekçede, ''bu durum karşısında tek ihtimalin, odanın dışarıdan dinlenmesi olduğu'' iddia edildi.

''Dinlemenin dışarıdan, yüksek teknolojiyle yapıldığının açık olduğu'' öne sürülen dilekçede, ''Kimin tarafından, ne amaçla yapıldığı belli değilse de dinlemeyi yapanların elde ettikleri verileri kime ya da kimlere verdiği tüm açıklığıyla ortadadır'' denildi. Dilekçede, gazete ile yazarlarının ''kendilerine servis edilen bu metni yayımladığı'' öne sürülerek, bu şekilde ''Anayasa, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve Türk Ceza Kanunu'ndaki (TCK) ilgili düzenlemelere aykırı olduğu ve açıkça suç işlendiği'' iddiasına yer verildi.

TCK'nın 132. maddesi ve devamında iki kişinin görüşmesinin onların izni olmadan yayımlanmasının suç olduğu ifade edilen dilekçede, ''Bu usulsüz ve suç teşkil eden fiilin belli olan faillerinin cezalandırılması'' talep edildi.

''KİM OLDUKLARI BİLİNMEYEN FAİLLER''

CHP'nin yeni genel merkezinin son teknolojiyle donatıldığı, giriş ve çıkışlarda tamamen otomatik kart geçiş sisteminin kullanıldığı, gelen konukların, mevcut güvenlik önlemleri kapsamında dikkatli bir şekilde kontrol edildiği anlatılan dilekçede, şunlar kaydedildi:

''Dışarıdan bir kişinin habersiz ve kontrolsüz giriş yapması mümkün olmadığı gibi, girdikten sonra da bina içinde tüm umumi alanları güvenlik birimleri eşliğinde kat etmekte, ayrıca kameralar vasıtasıyla her an ortak alanlardaki hareketler kaydedilmektedir. Bu kayıtlar tümüyle incelenmiş ve olağan dışı hiçbir şeye rastlanamamıştır.

Gerek dinlemenin çok uzaktan yapılmış olduğunun tespiti, gerekse konuşmaların bire bir örtüşmesinden de anlaşılacağı üzere, çok yüksek bir teknoloji kullanılmıştır. Bu da ancak profesyonellerin ya da özel birimlerin elinde olabilecektir. Kaldı ki, yazılı ve görsel basında yer alan haberlerden de anlaşılabileceği üzere, üreticileri, bu tip cihazları, üretildikleri ülke yetkililerinden izin almak kaydıyla sadece devletlere satabilmektedir.''

Olayın, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi, Anayasanın 20. maddesi ve TCK'nın 132. ve devamı maddelerinde açıkça suç olduğu ifade edilen dilekçede, ''Şimdilik kim oldukları bilinmeyen bu faillerin de yakalanarak cezalandırılması'' istendi.