CHP Sözcüsü Haluk Koç Şişli Belediyesi'ndeki tartışmalar için "Bir husumet konusu söz konusudur" dedi.
Abone olCumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Haluk Koç, parti genel merkezinde bir basın toplantısı düzenledi. Şişli Belediyesi'ndeki tartışmalarına değinen Koç, "Bir husumet konusu söz konusudur ve bazı ifadeler savcılığa intikal etmiştir" dedi.
CHP’nin MYK toplantısı devam ederken gerçekleştirilen basın toplantısında Koç, Sultanahmet’teki canlı bomba saldırı ile ilgili saldırıyı gerçekleştiren kişinin CHP’nin 2012 yılındaki insan hakları raporunda mağdur sıfatıyla yer aldığı yönündeki iddiaların sorulması üzerine "Türkiye’nin istihbarat teşkilatı Türkiye toprakları içerisinde bilhassa büyük kentlerde daha önce bazı görüşmelerde de ifade edildiği gibi nerede ne kadar patlayıcı biriktirdiğinizi, depoladığınızı biliyoruz sözlerine rağmen ellerini, kollarını sallayarak eylem yapabilmek için bu şekilde dolaşabilir halde tutulmaları. Cumhuriyet Halk Partisiyle ilişkilendirme konusundaki gayretler boştur. Yani Cumhuriyet Halk Partisi’nin hiçbir terör eylemiyle bu yola başvurabilecek olan hiçbir örgütle ne organik ilişkisi vardır, ne olabilir, ne de bundan sonra böyle bir şeyin hayata geçmesi söz konusudur" dedi.
"TÜZÜĞÜMÜZ ÇERÇEVESİNDE ADIM ATILACAKTIR"
Genel seçimlerde CHP’nin milletvekili adayları için ön seçime gitmeden seçileceği yönündeki iddialar sorulan Haluk Koç, "Cumhuriyet Halk Partisine ilginin her zaman Cumhuriyet Halk Partisinin kendi iç mekanizmalarına dönük olarak yüksek olduğunu biliyoruz. Bunu takdirle karşılıyorum. Bende samimiyetle bunların yanıtını vermek için zaten karşınızdayım. Cumhuriyet Halk Partisinin tüzüğü ortada. 26 - 27 Şubat 2012 tarihinde yapılan tüzük değişikliğiyle Cumhuriyet Halk Partisinin yerelde ve genelde adaylarını hangi yöntemlerle, hangi oranları kullanılarak belirleneceği açık, net ifade edilmiş durumda. Yani bunun üzerine tekrar bir yorum yapmak mümkün değil ve Cumhuriyet Halk Partisi geçen seçimlerde de 32’ye yakın ilde çok net üyesinin önüne sandık koyarak ya bütün üyelerle hakim huzurunda önseçim ya da örgüt denetiminde eğilim yoklaması yapan tek siyasi parti. Yani üç kişi, beş kişi bir araya gelip kalem kağıt eline alıp o ona yakın, o buna yakın, o gelecek dönem şöyle olur, böyle olur hesabıyla milletvekili sıralaması yapmadı. Bu dönemde de en geniş şekilde üyelerimizin katkısıyla adaylarını en yaygın seçim bölgelerine göre söyleyeyim belirleme şansı olan ve bu iradeyi gösterecek olan partide yine Cumhuriyet Halk Partisi olacak. Bizi bağlayan tüzüktür. Tüzüğümüz ortadadır o çerçevede adım atılacaktır" diye konuştu.
"ŞİŞLİ’DE BİRTAKIM SIKINTILAR VAR"
Şişli Belediyesi’nde yaşanan olayların MYK’da değerlendirilip değerlendirilmediği sorulan Koç, "Şişli’de evet gerçektir bir takım sıkıntılar var. Ama bunlar dikkat ederseniz yolsuzluk boyutunda bugün tartışılan iktidar partisini kuşatan diğer sorunlar gibi değil. Bir husumet konusu söz konusudur ve bazı ifadeler savcılığa intikal etmiştir. Bu savcılıktaki yargı sürecinin önümüze koyacağı neticeye bakacağız. Ama hemen şunu ekleyeyim savcının vereceği karardan sonra bu olayın siyasi değerlendirmesinin Cumhuriyet Halk Partisi organlarınca mutlaka yapılacağının bilinmesini istiyorum" ifadelerini kullandı.
"EYLEMİN ÖZNESİ OLMAYI KABUL ETMİŞ BİR İNSANIN SAĞLIKLI OLARAK DEĞERLENDİRİLMESİNİ KABUL ETMİYORUM"
Sultanahmet’teki Turizm Polisi Şube Müdürlüğü’nde gerçekleşen canlı bomba saldırı ile ilgili saldırıyı gerçekleştiren kişinin CHP’nin 2012 yılındaki insan hakları raporunda mağdur sıfatıyla yer aldığı yönündeki iddialar sorulan Koç, "Bilmiyorum kişiyi canlı bomba. Canlı bomba demek zaten ruhsal açıdan dengesini yitirmiş, ki böyle bir eylemin öznesi olmayı kabul etmiş bir insanın çok sağlıklı olarak değerlendirilmesini kabul etmiyorum. Ben genel güvenlik önlemlerinden bahsettim. Yani Türkiye’nin istihbarat teşkilatı Türkiye toprakları içerisinde bilhassa büyük kentlerde daha önce bazı görüşmelerde de ifade edildiği gibi nerede ne kadar patlayıcı biriktirdiğinizi, depoladığınızı biliyoruz sözlerine rağmen ellerini, kollarını sallayarak eylem yapabilmek için bu şekilde dolaşabilir halde tutulmaları. Cumhuriyet Halk Partisiyle ilişkilendirme konusundaki gayretler boştur. Yani Cumhuriyet Halk Partisinin hiçbir terör eylemiyle bu yola başvurabilecek olan hiçbir örgütle ne organik ilişkisi vardır, ne olabilir, ne de bundan sonra böyle bir şeyin hayata geçmesi söz konusudur" şeklinde konuştu.
"KENDİLERİNİ VÜCUDA GETİREN HAVUZA BAKSINLAR"
Basında yer alan CHP’ye yönelik kayıp para iddiaları hakkında yöneltilen soru için Koç, "Öncelikle bu yayınların özel olarak Türkiye’ye baktığınız zaman sizler gazetecisiniz genel haber ağırlığına baktığınız zaman soruşturma komisyonunda verilen aklanmatik diyelim, aklama paklama kararıyla meşgulken Cumhuriyet Halk Partisini özel bir ilgi alanı haline getirmiş. Hangi medya grubu ben çekinmeden söylüyorum. Adına haram medyası havuzu dediğimiz grubun organları. Bunlar nasıl vücuda geldiler? Bunlar kimler tarafından kimlere peşkeş çekildi? Hangi işadamlarından ne kadarlar toplanarak havuzdan bu gazetelerin sahipliğine getirildiler? Orada kalem tutam kişilerin gazetecilik vicdanımı çalışıyor yoksa aldıkları paralara uygun yazdıkları sipariş yazılar mı çalışıyor? Önce bunları sorgulamak lazım. Cumhuriyet Halk Partisi kendisine dönük biz açık bir partiyiz. Bizi gizli kapılar arkasına pazarlıklar yapan bir parti olarak sunmaya gayret etmesi mümkün değil. Bu bahsettiğiniz gazeteler aynanın önünde konuşuyorlar. Baksınlar kendilerini vücuda getiren havuza baksınlar, o havuza sermaye koyan adamlara baksınlar ve o adamların bu milletin en kutsalına nasıl küfrettiğine bir baksınlar. Kendi yayın politikalarının sonucu da gayet net anlaşılır" diye yanıt verdi.
"15 YAŞINDAKİ ÇOCUK, NEYE ELEŞTİRİ GELİYOR?"
CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun cumhurbaşkanına hakaret ettiği belirtilen Emin Altunses’i kabul etmesi ve buna ilişkin tepkileri nasıl değerlendirdiği sorulan Koç, "Ruh halini de yansıtması için muktedir beyin. Şimdi söyleyeyim, karşınızda 15 yaşında bir çocuk var. Biz şu şarkıyı çok dinledik değerli arkadaşım. Bir şiir okudum 3 yıl hapis yattım, nerede özgürlükler demokrasi. Kendi ifade eden bir Twitter’ın 140 karakterine ifadesini sığdıran bir bayan gazetecinin derdest edilip hakaret ediliyor diye gözaltına alındığı, 15 yaşındaki bir çocuğun bütün genel hukuk kuralları çiğnenerek cezalandırılmaya çalışıldığı bir süreçten bahsediyoruz. 15 yaşındaki çocuk yani neye eleştiri geliyor? Yani Cumhurbaşkanı her gün demokrasinin tüm temel kurumlarına ve kurallarına hakaret ediyor, kendine göre her türlü saçmalamada bulunuyor. Bunlara hiçbir şey yok 15 yaşındaki çocuğun bir eleştirel sözü, bir bayan gazetecinin Twitter mesajı suç oluyor Türkiye’de ve Cumhuriyet Halk Partisinin Sayın Genel Başkanı o çocuğu kabul etmesi tartışma konusu yapılıyor. Bunu bağdaştırmak mümkün değil. Sorunun soruluş amacı bile bence çok garip, garipsedim. Gençlik kolları var tabi ki. O çocuklar doldurularak kefen giydirilip yaratıklar gibi sokağa salınmıyorlar. Düşünüyorlar, görüyorlar, yaşıyorlar, eleştiriyorlar, sorguluyorlar. Arada çok büyük fark var" dedi.