CHP Grup Başkanvekili Emine Ülker Tarhan, Kamu Personeli Seçme Sınavı'yla ilgili iddialara ilişkin yazılı bir açıklama yaptı.
Abone olCHP Grup Başkanvekili Emine Ülker Tarhan, Kamu Personeli Seçme Sınavı'yla ilgili iddialara ilişkin, ''ÖSYM'nin ciddi ve kamuoyunu tatmin edecek bir açıklama yapması, sorumluluk üstlenmesi, gerekirse şaibenin temizlenmesi için sınavın iptali beklenmektedir'' dedi.
Tarhan, yaptığı yazılı açıklamada, geçen yıl ve bir önceki yıl bu zamanlarda olanların yinelendiğini, gençlerin umutlarının bir kez daha karartıldığını savundu.
Gençlerin, devlet eliyle ve ''KPSS denilen şaibeli bir engelle çaresiz bırakıldığı'' iddiasında bulunan Tarhan, ''Bu ülkede eğitimli bir milyona yakın genç yine kimsesiz bırakılmıştır'' ifadesini kullandı. Tarhan, şunları kaydetti:
ÖSYM, GENÇLERLE ALAY ETMİŞTİR
''Sınav kitapçığı ile ilgisi olmayan bir formatta soruların deşifre edilerek sınavdan 1 saat 11 dakika önce paylaşıldığı, hatta bir gün önce bir arama motorunda yoğun olarak arandığı iddiaları ayyuka çıkmasına karşın, ÖSYM yine akıllara ceza açıklamalarla gençlerle adeta alay etmiştir. Bazı sınav salon ve binaları ile illerde 90 dakika dışarı çıkma yasağına uyulmadığından tutun, üst aramasının yapılmadığı, soruların sınava girenler tarafından ezberlenmiş olabileceği, tertemiz bir sınav olduğu şeklinde yapılan her açıklama şaibeye şaibe katmıştır. Gösterilen her gerekçe sınavın iptali gerektiği kanısını güçlendirmiş, Beyaz Kalem adlı yayınevinin ise soruları nasıl ele geçirdiği ise açıklanamamıştır.
SORULARA ÖĞRENCİLERE SATILDI
Açıklamaların ciddiyetten ve inandırıcılıktan uzak olması sınava giren gençlerdeki soruların sızdırıldığı kuşkularını arttırmaktadır. Özellikle de soru ve cevapların bir dershane öğrencilerine ücretsiz, bazılarına ise para karşılığında satıldığı yolundaki iddialar bu kuşkuları arttırmakta, yılların emeğinin heba olduğu ve yandaşlık nedeniyle olayın örtbas edilmeye çalışıldığı algısı giderek güçlenmektedir.
Yargının, iktidarın bir şube müdürlüğü haline gelmesinden sonra yaptığı tüm yolsuzlukların bu yolla kapatılmasının sağlandığı gerçeği bilindiğinden bu olayda da ülkeyi yönetenler ve idaredeki uzantıları şüpheli konumundadır.
ŞİFRE VAR AMA SUÇ YOK
1 milyon 700 bin öğrenciyi ilgilendiren geçen yılki üniversiteye giriş sınavından sonra iktidar yandaşlarına şifre verilerek kopya çekilmesinin sağlandığı iddialarını, yargının, 26 günlük jet bir soruşturma sonucunda 'şifre var ama suç yok' diyerek akladığı bilindiğinden bu konudaki şüpheler giderek derinleşmektedir. Bu konuda ÖSYM'nin ciddi ve kamuoyunu tatmin edecek bir açıklama yapması, sorumluluk üstlenmesi, gerekirse şaibenin temizlenmesi için sınavın iptali beklenmektedir.
Sınav sonrası yaşananlar ve bunca iddia sonucunda, adaletsizliğe uğrayanların sorumluları öğrenme, izleme ve cezalandırılmasını isteme en doğal haklarıdır. Alın teri dökenlerin haklarının gasp edilmesinin, onlara bunu reva görenlere karşı demokratik itiraz hakkını da doğuracağı kuşkusuzdur.''