BIST 9.420
DOLAR 34,41
EURO 36,27
ALTIN 2.839,93
HABER /  POLİTİKA  /  CHP

CHP'den Arınç'a hodri meydan! El mi yaman...

Anayasa Mahkemesi, genel seçimlere az süre kala, yüksek seçim barajı ile ilgili önemli bir karar verecek.

Abone ol

Yüzde 10’luk barajın kaldırılması yönünde yapılan bireysel başvurulara ilişkin raportör çalışmalarının tamamlanması ile Yüksek Mahkeme’nin konuyu görüşüp 2-3 hafta içinde karara bağlaması bekleniyor.

Anayasa Mahkemesi’nin bu konuyu seçim öncesinde ele alması doğru ve yerinde bir karardır. Seçim takvimi için mademki Yüksek Seçim Kurulu’na 80 günlük süre yetmektedir, o zaman henüz 191 gün varken gündeme gelen barajın kaldırılması olasılığı hiçbir partiyi korkutmamalıdır. Bu kararın gecikmeksizin verilmesi Türk demokrasisi için büyük önem taşımaktadır.

Her seçimde demokrasi cinayeti işleniyor

3 Kasım 2002’de 31 milyon 528 bin 783 geçerli oyun 16,9 milyonunu alan AKP ve CHP TBMM’ye girerken, 14,6 milyon oyu almış olan diğer partiler ise Meclis dışı kaldı. 2002 yılında yüzde 10’luk baraj nedeniyle geçerli oyların yüzde 46,33’ü yani tam 14 milyon 607 bin vatandaşımızın oyu adresine ulaşmadı ve iradeleri yok sayıldı çünkü seçim barajı yükseldikçe demokrasi kan kaydediyor. Katılımcı, çoğulcu demokrasinin önünde duvar olan bu baraj artık zaman geçirilmeksizin kaldırılmalıdır. Her seçimde işlenen demokrasi cinayetine daha fazla göz yumamayız, artık yeter!

Arınç’a ‘hodri meydan’ diyorum

Barajlı demokrasi dersi veren Sayın Bülent Arınç’a da ‘madem kendine güveniyorsun indir barajı yüzde 3’e de el mi yaman bey mi yaman görelim. Darbeci generallerin mirası ülkenin üstüne 34 yıldır kabus gibi çökmüş, üstelik üçte biri sizin dönemizde AKP ile geçti, biraz samimi olun bahane üretip durmayın. Barajı kaldırmıyorsanız da ‘bu sistem bize yarıyor ne güzel fazladan milletvekili çıkartıyoruz, darbeciler iyi ki çıkarmış bu yasayı’ diye itiraf edin.

2002’de TBMM 7 partili olabilirdi

CHP olarak ülke seçim barajının yüzde 3’e indirilmesi için 4 yıldır sürekli yasa teklifleri veriyoruz ancak AKP elinin tersiyle bunları itiyor. 2002 seçimlerinde baraj yüzde 3 olsaydı, 945 bin 861’e denk düşecek bu barajı geçen; Anavatan Partisi (1,6 milyon oy), Demokratik Halk Partisi (1,9 milyon oy), Genç Parti (2,2 milyon oy), MHP (2,6 milyon oy) ve DYP (3 milyon oy) Meclis’te temsil edilecek, merkez sağ bu noktaya gelmeyecek ve AKP faşizmi bugünlere ulaşamayacaktı.

Avrupa’da baraj 0 ile 5 arasında

Peki dünyada, Avrupa’da durum nasıl? Türkiye, dünyada seçim barajı en yüksek ülke konumunda. Türkiye’ye özellikle bir parçası olmayı hedeflediği Avrupa ile kıyasladığımızda, böyle bir oranın hiçbir ülkede olmadığı görülüyor. Avrupa ülkelerinin yaklaşık beşte birinde seçim barajı hiç uygulanmıyor. Ülkelerin yüzde 36'sında seçim barajı yüzde 0.6 ile yüzde 4 arasında, yüzde 36'sında yüzde 5 olarak uygulanıyor. Orta ve Kuzey Avrupa'da seçim barajı ortalama yüzde 4-5 arasında değişirken, Güney Avrupa'da bu oran yüzde 3-4 aralığına düşüyor. Batı Avrupa'da seçim barajı yüzde 0-3 arasında değişiyor. Türkiye dışında, tüm Avrupa'da seçim barajı yüzde 5'in üzerinde olan sadece iki ülke var; bunlar da Rusya ve Lihtenştayn. KKTC'de bile seçim barajı sadece yüzde 5 olarak uygulanıyor.

İspanya ve Yunanistan örnek olabilir

Türkiye’de yüzde 10’luk seçim barajı, mecliste temsil adaletini yok etmektedir, demokrasinin gelişiminin önünde engeldir. Yüksek baraj, AKP örneğinde olduğu gibi mecliste aldığı oyun çok üzerinde milletvekili çıkarıp, demokrasi dışı yönelimleri kendinde hak gören, otokratik eğilimler geliştiren tek parti hükümetlerine yol açmaktadır. Seçim barajı, genelde Türkiye’nin kendisine model aldığı Avrupa ile paralel hale getirilmelidir. Barajda yüzde 3’lük İspanya ve Yunanistan veya özellikle siyasal sistemi benzer olan Almanya ve İtalya gibi ülkelerdeki yüzde 5’lik baraj, Türkiye için de emsal olabilir. Çünkü gelişmiş demokrasilerde baraj yüzde 5’i geçmiyor.