CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, AB İlerleme Raporu'nu değerlendirdi...
Abone olCHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, Türkiye'nin, AB İlerleme Raporları gibi raporlara ihtiyacı olduğunu belirterek, ''Mümkün olduğu kadar objektif şekilde kaleme alınan bu raporlar, Türkiye bakımından aynı zamanda bir ayna. Bu aynaya, AKP'nin ihtiyacı var. Çünkü, kendisini gördüğü tek ayna var o da dev aynası'' dedi.
CHP Genel Başkan Yardımcıları Faruk Loğoğlu ve Tanrıkulu ile CHP İzmir Milletvekili Rıza Türmen, 2011 AB İlerleme Raporu'nu, TBMM'de düzenledikleri basın toplantısıyla değerlendirdi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Tanrıkulu , ilerleme raporlarında, özellikle Hükümetin AB perspektifini kaybettiği 2006'dan bu yana dozu artan eleştiriler bulunduğunu belirterek, Hükümetin bu eleştirilerden sonuç çıkarmasını istedi. Tanrıkulu, AB hedefinin, Türkiye açısından demokrasi ve özgürlüklerin güçlenmesi için vazgeçilmez olduğunu anlatarak, demokrasi ve özgürlüklerin sadece AB için değil, sorunların çözümü için de önemli olduğunu söyledi.
AB HEDEFİNDEN UZAKLAŞTI
Tanrıkulu, Hükümetin 2006'dan bu yana gerçekleştiremediği reformlarıyla AB hedefinden uzaklaştığını öne sürerek, 2006'dan bu yana yayımlanan raporların, Türkiye'nin özgürlük, insan hakları ve adalet alanlarında ilerleyemediğini ortaya koyduğunu belirtti.
CHP'li Tanrıkulu, Hükümetten, eleştirilerden uygun sonuçlar çıkarmasını, yakın bir zamanda demokrasinin güçlenmesi için gerekli reformları gerçekleştirmesini istedi.
Sezin Tanrıkulu, seçim bildirgelerindeki hedef ve çözüm önerilerinin, AB'nin İlerleme Raporunda ortaya konulan eksikleri tam olarak karşıladığını ifade etti.
"DAHA GERİ NOKTADAYIZ"
CHP Genel Başkan Yardımcısı Loğoğlu da AB Komisyonu'nun, ilk kez özellikle siyasi, hukuk alanında Türkiye'nin temel gerçeklerini görme becerisini gösterdiğini söyledi. Loğoğlu, ilk kez "dişe dokunur eleştiriler içeren bir rapor'' yayımlandığını, bundan mutluluk duymadıklarını dile getirdi.
AB'nin, raporu yine denge içinde yazmaya çalıştığını belirten Loğoğlu, ancak adalet, kadına yönelik şiddet, basın özgürlüğü alanlarındaki eksikleri net dille anlattığını söyledi. Loğoğlu, Hükümetin iddia ettiği gibi Türkiye'de demokrasinin ileriye gitmediğini, demokraside ciddi eksiklikler bulunduğunu tescil eden bir rapor olduğunu iddia etti.
Loğoğlu, bütün iddialara, 10 yıllık iktidara rağmen gelinen noktanın, daha önceki raporlara göre daha geri bir noktada olduğunu öne sürdü.
"TEK KELİME YOK"
CHP İzmir Milletvekili Türmen de raporların, dışardan bakan objektif gözle eksikliklerin görülmesini sağladığını söyledi.
Türmen, raporda, basın özgürlüğü konusunda ciddi eleştiriler bulunduğuna, başka raporların da aynı konuya yer verdiğine işaret ederek, ''Bunun karşısında Hükümetin, 'bu kadar uluslararası kuruluş bu konu üzerinde ısrarla duruyorsa sorun var, bunu çözmek için ne yapabilirim' demesi lazım. Bunun yerine Bakan Egemen Bağış, Türk basını açısından tarihin en özgür ve demokratik döneminin yaşandığını söylüyor. Bu kadar uluslararası kuruluş basın özgürlüğü yok derken, Bakan'ın bunu söylemesi, basın özgürlüğüyle alay etmek gibi bir şey'' dedi.
TUTUKLU VEKİL ELEŞTİRİLERİ TATMİN EDİCİ DEĞİL
Raporda bazı eksikliklerin olduğunu anlatan Türmen, raporda, tutuklu milletvekillerine ilgili son derece sığ ifadelerin bulunduğunu söyledi. Türmen, tutuklu milletvekillerinin seçme, seçilme haklarının ihlaline yönelik tek kelimenin bulunmadığını, sadece veri olarak ortaya koyduğunu söyledi.
Türmen, referandum sonrası oluşan yeni HSYK ve Anayasa Mahkemesi'ne yönelik raporda olumlu ifadelerin yer aldığını anımsatarak, HSYK ve Anayasa Mahkemesi ile yargının bağımsızlığını kaybettiğini ileri sürdü.
Uzlaşma komisyonunun üyesi olan Türmen, bir soru üzerine, açık fikirlilikle, hiçbir kırmızı çizgileri olmadan, Çarşamba günü komisyona gideceklerini bildirdi. Türmen, her türlü fikre açık olduklarını dile getirerek, bu işin başarılı sonuçlanmasını istedi.