CHP'de taktik savaşları başladı

CHP’de başlayan olağanüstü kurultay sürecinde Deniz Baykal ile rakibi Mustafa Sarıgül taktik geliştiriyor. Her iki aday da kozlarını önce Anadolu'da paylaşacaklar...

Alınan bilgilere göre Baykal’ın ilk hedefi ‘rüşvet iddiasına’ konu olan 2 Yüksek Disiplin Kurulu üyesini disipline sevk etmek, ardından da 15 muhalif milletvekili hakkında ‘kınama’ cezası çıkartıp parti faaliyetlerinden uzaklaştırmak. Önceki akşam Merkez Yönetim Kurulu’nda kurultay hazırlıklarını görüşen Baykal, yarın il başkanlarıyla bir araya gelecek. Ertesi gün de İstanbul’dan başlayarak bölge toplantılarına çıkacak. Mustafa Sarıgül de benzer bir program hazırladı. 7 bölge toplantısı planlayan Şişli Belediye Başkanı’nın kısa sürede gerçekleştireceği geziler için helikopter kiralayacağı belirtiliyor. Sarıgül’ün, muhaliflerin üzerinde uzlaşacağı bir ismi destekleyebileceği de iddialar arasında. Tartışmaların dışında kalan isimler ise ara-buluculuk faaliyetlerine başladı. Dün parti yöneticileriyle görüşen Gaziantep Büyükşehir Belediyesi eski Başkanı Celal Doğan, yarın da Kemal Derviş’le bir araya gelecek. CHP yönetimi genel merkezde kurultaya ilişkin politikalar üretirken, Mustafa Sarıgül’ün ekibi Ankara’daki ‘karargah’ta taktik geliştiriyor. Parti yönetimi, YDK üyesi Ergün Aydoğan’a rüşvet teklifinde bulunduğu iddia edilen Cafer Dursun ve Engin Baba’yı ihraç istemiyle Yüksek Disiplin Kurulu’na sevk etmeye hazırlanıyor. Böylece, 15 milletvekili hakkındaki ‘kınama istemli’ disiplin görüşmesini 13 üye yapacak. 2 üyenin saf dışı bırakılmasıyla YDK’da üstünlük sağlayacak olan yönetim, ‘kınama’ kararının çıkmasıyla 15 vekilin bir yıl boyunca parti çalışmalarına katılmasını engellemiş olacak. Mustafa Sarıgül kanadındaki hesap ise kurultayı kazanmaktan önce Deniz Baykal’ın gitmesini garanti altına almak. Sarıgül’ün, yoğun yurtiçi gezilerinin ardından kurultayı kazanamayacağına dair izlenim edinmesi durumunda, tüm muhalefetin üzerinde uzlaştığı bir adayı teklif edebileceği ileri sürülüyor. Böylece bu yılın sonuna doğru yapılması planlanan 31. olağan kurultaya daha güçlü girmek mümkün olabilecek. CHP’deki tartışmaların dışında kalan isimler de arabuluculuk faaliyetlerine başladı. Önceki gün Ankara’ya gelen Gaziantep Büyükşehir Belediyesi eski Başkanı Celal Doğan, CHP Genel Sekreter Yardımcısı Önder Sav ve Grup Başkan Vekili Ali Topuz’la bir araya geldi. Doğan, yarın da Kemal Derviş’le görüşecek. CHP’nin ‘kör dövüşüne’ sahne olmamasını isteyen Doğan, taraflardan ‘aklı selimle’ hareket etmelerini istedi. Doğan, Zaman’a yaptığı açıklamada, partinin hiçbir dönemde görülmediği kadar ‘vahim’ bir durumla karşı karşıya olduğunu söyledi. Genel Başkan’ın kendi kurumundan şikayet ettiğini, üyenin de ‘Dürüstlük konusunda son konuşacak kişi sensin’ diyerek cevap verdiğini vurguladı. Doğan, “En çok parti zarar görüyor. Meclis grubu, il başkanları ve belediye başkanları bu vuruşmayı durduracak, bütünlüğü sağlayacak ortak bir akılda buluşmalıdır.” dedi. ‘Ne Sarıgül, ne Baykal’ düşüncesini dillendiren Doğan, ‘3. şık’ konusunda kendisinin hazır olduğunu belirtti. Doğan, “Böyle bir teklifle bana gelinirse, ben hazırım. Önemli olan bu konsensüsün sağlanması.” şeklinde konuştu. Celal Doğan, düşüncelerini Mustafa Sarıgül’le de paylaşacağını kaydetti. CHP'nin eski Genel Başkanı Altan Öymen de ortaya atılan ‘abi' formülüne tepki gösterdi. "Abi formülü geçerliliğini yitirmiştir." diyen Öymen, bu formüle umut bağlayanların niyetlerinden kuşku duymak gerektiğini öne sürdü. Altan Öymen, şöyle konuştu: “CHP için abi formülü olmaz. Çünkü ‘abi' formülü yaşanan sıkıntıların geçici bir süre ile bir başka kurultaya ertelenmesine yol açar. Yapılacak ilk kurultayda kavga, dövüş, çekişme kaldığı yerden devam eder. Abi formülü bunu engelleyemez. Bu yüzden CHP'de artık ‘abi' formülünün konuşulmaması gerekir.” Altan Öymen, CHP tüzüğü gereği Baykal'ın karşısına en fazla 3 adayın çıkabileceğini vurguladı. Öymen, "Genel Başkan Baykal'ın karşısında 2 ya da 3 aday olması durumunda Sarıgül'ün hiç şansı kalmaz. Muhalefet tek aday konusunda anlaşmalıdır. Strateji bunun üzerine çizilmelidir. Bu tek aday Sarıgül de olabilir üzerinde uzlaşılan başka bir isim de olabilir." görüşünü dile getirdi. Ortak adaylık konusunda adı geçen İstanbul Milletvekili Hasan Fehmi Güneş ise kendisiyle ilgili düşüncelerin ‘onur verici’ olduğunu söyledi. “Genel başkanlık hevesi benim için eskide kaldı.” diyen Güneş, gelişmeleri izlemekle yetindiğini ifade etti. SHP Genel Başkanı Murat Karayalçın da CHP’deki tartışmaları yakından izliyor. ‘Rüşvet' olaylarının ardından gidilecek seçimli genel kurulun, ‘Rüşvet Kurultayı' olarak anılacağını savunan Karayalçın’ın görüşleri şöyle: “2001 Haziran kurultayında artık kavganın bittiği ilan edilmişti. ‘Kavgalı eve kız verilmez’ sözleriyle CHP'de kardeşlik, huzur barış olacaktır deniliyordu. Ama o tarihten bu yana yaşananları hep birlikte görüyoruz. 7 ay önce jandarmalı kurultaydan sonra şimdi de rüşvet kurultayına gidiliyor.” Baykal alternatif tüzük hazırladı Deniz Baykal, 'rüşvet' iddialarında isimleri geçen Yüksek Disiplin Kurulu üyeleri Cafer Dursun ve Engin Baba'yı pazar günü disipline sevk etmeye hazırlanıyor. Böylece 15 üyeli YDK'da Sarıgül üstünlüğü sona erecek. Ardından da Şişli Belediye Başkanı'na destek veren milletvekillerine kınama cezası gündeme gelecek. Sarıgül alternatif tüzük hazırladı Mustafa Sarıgül, kurultayı kazanma ihtimalini dikkate alarak alternatif tüzük ve program hazırladı. Yeni tüzüğe göre, parti lideri iki kez üst üste seçim kaybettiği takdirde koltuğu bırakacak. Hazine yardımının yüzde 30'u yerel örgütlere dağıtılacak. Kadın ve gençlere genel seçimlerde yüzde 30 kota uygulanacak. Haber: Habib Güler Kaynak: Zaman