BIST 9.725
DOLAR 35,20
EURO 36,88
ALTIN 2.968,29
HABER /  POLİTİKA  /  CHP

CHP'de karşı bildiri krizi

'Barış İçin Özgürlükçü Demokrasi' metnine imza atan CHP'lilere parti içinden tepki geldi.

Abone ol

CHP'nin ulusalcı vekilleri yenilikçi vekillerin imzaladığı barış sürecine destek metnine tepki gösterdi.

'Birliğe Çağrı' başlıklı metin yayımlayan bazı vekiller imzacı isimlerin CHP'de izlenen politikanın etkinliğini ve güvenirliğini zaafa uğrattığını söyledi.


CHP İstanbul Milletvekili Nur Serter, CHP Mersin Milletvekili İsa Gök, CHP Uşak Milletvekili Dilek Akagün Yılmaz, CHP Antalya Milletvekili Gürkut Acar, CHP Kayseri Milletvekili Şevki Kulkuloğlu, CHP İzmir Milletvekili Birgül Ayman Güler, CHP Eskişehir Milletvekili Süheyl Batum TBMM'de basın toplantısı düzenledi.

CHP içindeki herhangi bir kanadın temsilcileri olarak basın toplantısında bulunmadıklarını ifade

30 CHP'Lİ İMZA ATTI

Aralarında 30 CHP'li ile Müjde Ar ve Mert Fırat gibi isimlerinde olduğu 114 kişi barış süreci için öneri ve kaygılarını içeren 'Barış için Özgürlükçü Demokrasi' başlıklı bir metin imzaladı.Metinde sürecin barış için çok önemli bir adım olduğu savunuldu. 

Sol, demokrat, sosyalist ve sivil toplum çevrelerinden 114 kişi “Barış için Özgürlükçü Demokrasi” başlıklı kapsamlı bir metne imza attı. Aralarında sanatçılar Müjde Ar, Mert Fırat, Harun Tekin, eski Türkiye İşçi Partisi milletvekili Tarık Ziya Ekinci, CHP milletvekilleri Gülseren Onanç,Sezgin Tanrıkulu, Hüseyin Aygün,  gazeteciler Can Dündar, Ahmet Şık, akademisyen Prof.Büşra Ersanlı ve işadamı Osman Kavala’nın da bulunduğu imzacılar “Barış Süreci” kapsamında yapılan görüşmeleri “hayati bir imkân” olarak tanımlandı. 

 

Daha sonra 'Birliğe Çağrı' başlığı altındaki metni okuyan Serter, CHP'nin, terör örgütü PKK ile pazarlık sürecinin ve barış adı altında sergilenen çözülme senaryosunun paydaşı olmadığını belirtti. Serter, partinin birlik ve bütünlüğünü zedelemeden, tarihsel gücünü, Türk siyasetindeki önemini bilerek siyaset yapmanın, tüm milletvekilleri ve parti yöneticileri için bir yükümlülük olduğunu kaydetti.

Serter, CHP'nin ilkeleri ve ideolojisi ile bağdaşmayan, CHP'nin öncülük etmediği ve kurumsal kimliğini taşımayan bildirilere imza atmanın, partinin birlik ve bütünlüğüne zarar verdiğini savundu.

Serter, Barış için demokrasi adlı bildiride, Türk milleti ve Türk vatandaşlığı kavramının anayasadan çıkarılmasının öngörüldüğünü; parlamento çalışmalarını Türkçe dışındaki dillere açma girişiminde bulunulduğunu; özel yetkili mahkemelerin verdiği tüm kararlara karşı yeniden yargılama süreçlerinin işletilmesinin önerildiğini, yerel iktidarlardan söz ederek federasyonun da yolunun açılmasının öngörüldüğünü söyledi.

Abdullah Öcalan'ın taleplerinin anayasa çalışmasında yer almasını amaçlayan ve buna barış süreci adını veren anlayışın CHP politikalarında yeri olmadığını kaydeden Serter, 'Bu milletvekilleri ve parti yöneticilerinin, partimizin resmi söylemi dışındaki arayışlara destek vermeleri, CHP'de izlenen politikanın etkinliğini ve güvenirliğini zaafa uğratmaktadır. Bu nedenle tüm vatandaşlarımızı ve partimizin yetkili kurullarını söz konusu bildirinin içeriğini yeniden değerlendirmeye ve partimizin ilke ve ideolojisiyle birlik ve bütünlüğünü korumaya davet ediyoruz' diye konuştu.

25 CHP'Lİ İMZA ATTI

Aralarında siyasetçi, akademisyen ve sanatçıların bulunduğu 111 ismin imza attığı "Barış İçin Özgürlükçü Demokrasi" başlıklı metne; milletvekilleri Melda Onur, Binnaz Toprak, Hüseyin Aygün, Sezgin Tanrıkulu, İlhan Cihaner ile parti yönetiminde yer alan Fikri Sağlar, Ercan Karakaş, Burhan Şenatalar'ın da aralarında olduğu 25 CHP'li de destek vermişti.