CHP'de eskiler yenilere diş biliyor

Genel seçimde yüzde 25.9 oy alan CHP'de kılıçlar çekildi. Şimdi hesaplaşma zamanı.

Oktay SAĞLAM
İNTERNETHABER.COM- Genel seçimde yüzde 25.9 oy alan CHP'de kılıçlar çekildi. "Yeni CHP'de eski kavgalar" erken başladı. Siperlerinden çıkan muhalifler, faturayı yeni kesmenin telaşı içinde. Baykal'a ve Önder Sav'a yakın isimlerin sesleri daha bir gür çıkıyor. Oyların neden istenen seviyede olmadığı parti içinde tartışma konusu.

BAYKAL YÜZDE 1 ARTIŞI BAŞARILI BULMUŞTU

Bir önceki genel seçimde yüzde 21 olan oyu yüzde 25.9'a çıkaran CHP başarılı mı? Bu sorunun cevabı "nereden baktığınıza" bağlı değişiyor. 2007 seçimlerinde Deniz Baykal'ın yüzde 1'lik oy artışını başarı olarak sunması dikkate alındığında, yüzde 5'lik artış ziyadesiyle başarıdır. Yönetimin oy çıtasını yüksek tutması kendilerine "diş bileyen" parti içi muhalefetin en büyük kozuna dönüştü.

BAYKAL BIRAKIRKEN CHP'NİN OYU YÜZDE 26 İDDİASI

Ancak Baykal yanlılarının dayanağı da kaset skandalından önce partinin oyunu yüzde 25-26'larda gösteren anketler. Dolayısıyla Kılıçdaroğlu'nun "yerinde saydığı" görüşü, muhaliflerin dilinde.  Yüzde 5'lik oy artışı "Baykal'ın mirası" mı, yoksa yeni CHP'nin eseri mi? Üstelik 2009 yerel seçimlerinde il genel meclisi hanesinde CHP'nin oyunun yüzde 23 olduğu düşünülürse.

Peki CHP neden "başarısız" oldu ya da beklentilerin altında kaldı? Ergenekon ve merkez sağ adayları, "altyapısı yetersiz" projeler, adayların gafları, örgütün iyi çalışmaması, "yeni yönetimin arada", Baykal ve Sav faktörü ve yeni söyleme alışamayan tabanın tepkisi nedenler arasında sıralanabilir.

OYLARIN BİR KISMI MHP'YE KAYDI

Oyların neden yüksek çıkmadığına dair Kılıçdaroğlu'nun "MHP'nin baraj altına inmesin diye seçmenin bir kısmı MHP'ye oy verdi" sözü de çarpıcıydı. Bu açıklama CHP ile MHP'ye yöneltilen "ruh ikizi" suçlamasını doğrular nitelikte. İki partiye gönül verenlerin birbirine bu kadar yakın durması sosyal domokrat parti olmaya çalışan CHP için düşündürücü.

PROJELER

Yeni bir söyleme giden Kılıçdaroğlu proje odaklı siyaseti tercih etti, ancak içeriğini dolduramadı. Laikliği bir kenara bırakan ve hizmeti öne çıkaran Kılıçdaroğlu, vatandaşı ikna etmeye yeterli oyu alamadı. Hizmet siyasetinde AK Parti ile ilk kez aynı kulvara çıkan CHP "acemi" gözüktü. Çünkü karşılarında 8.5 yıllık bir iktidar tecrübesi olan AK Parti'nin "gözalıcı, çılgın projeleri" vardı. "Bol keseden sallayan lider" imajını Başbakan Erdoğan seçim meydanlarında iyi işledi. Baykal sonrası halkın önüne ilk kez projelerle çıkmanın "acı deneyimini" Kılıçdaroğlu bizzat yaşadı.

ERGENEKON ADAYLARI

Kılıçdaroğlu Ergenekon adaylarına sahip çıktı. İlk bakışta tabanı dinledi gibi görünse de aslında "Dimyat'a pirince giderken evdeki bulgurdan oldu" denilebilir. Kılıçaroğlu, onlara sahip çıktı ama bu isimlere mesafeli olanların da tepkisini çekti. Özgürlük kelimesini ağzından düşürmedi ama "karanlık senaryolar" peşinde koşmakla suçlanan isimlere övgü yağdırdı.  Haliyle kendini sosyal demokrat olarak tanımlayan seçmeni ürküttü. Seçmen "kafa karışıklığını" sandıkta fazlasıyla hissettirdi.

SAĞ ADAYLAR

"Demirel takviyeli" adaylar oy getirdiği kadar, oy da götürdü. Genç Parti ve Demokrat Parti'den kopanların bir kısmını kendine çekti ama geçmişte sola yakın duran ve Baykal nedeniyle CHP'ye uzun süre sonra oy vermeyen kesimleri yine kendisinden uzaklaştırdı. 

ULUSALCI VE LAİK TABAN KAYGILI

Eski CHP seçmeni yeni yönetimin sürpriz çıkışlarına alışamadı. Yeni Anayasa konusunda Kılıçdaroğlu, hükümüte zeytin dalı uzattı. Kendisini her şartta "AK Parti'ye karşı cephe almaya yeminli seçmeni" kızdırdı. Kürt sorununda "akil adamlar" önerisi ve "özerklik" vaadi de ulusalcı kesimi rahatsız etti.

ÖRGÜT İYİ ÇALIŞMADI

En çarpıcı örneği İstanbul'da yaşandı. 2009 yerel seçimlerinde oyu yüzde 37'lere getiren CHP, son seçimde yüzde 30.5'te kaldı. Teşkilatın tanımadığı Nebil İlseven'in İstanbul'a "tepeden gelmesi" ve seçime 4 ay kala istifa etmesi başarısızlığı tetikledi. Sadece İstanbul değil Anadolu'da da örgütler iyi çalışmadı. 81 ilde miting yapan ve 200'ün üzerinde ilçe gezen Kılıçdaroğlu, "tek başına çalıştı" denilse yeridir.

ESKİ CHP'NİN DİRENİŞİ

Ulusalcı ve laikliği ön plana alan, hükümetin her dediğine "hayır" diyen Baykalizm Kılıçdaroğlu'nu gölge gibi takip ediyor. Önder Sav ve ekibinin gücü de yadsınamaz. Her ne kadar bu iki güç tasfiye edilmiş olsalar da, tabanda eski CHP söylemini tutan hatırı sayılır bir seçmen mevcut. "Kemikleşmiş ve değişime dirençli taban", dönüşüm vaat eden uzlaşmaya açık kapı bırakan yeni söyleme alışamadı. 

ADAYLARIN DİN GAFLARI

CHP'li Hurşit Güneş ve Binnaz Toprak'ın gafları da parça tesirli patlayan bomba gibiydi. Yeni CHP'nin dini değerlere saygılı olduğu imajı darbe aldı. Seçim beyannamesinin Cuma namazı saatinde açıklanmasıyla gelen eleştirilere Güneş'in "Cuma namazını kaza etsinler" diye cevap vermesi çok konuşuldu. Yine Binnaz Toprak'ın mezarlık kapısında yer alan ve ayet olduğunu bilmediği "her nefis ölümü tadacaktır" sözü için "sinir bozucu" açıklamasını yaptı.Hatta Erdoğan Binnaz Toprak'ın gafını meydanlarda hiç dilinden düşürmedi.