BIST 9.390
DOLAR 34,42
EURO 36,31
ALTIN 2.848,85
HABER /  POLİTİKA

CHP YSKya başvurdu

CHP seçim listelerinin askıda kalma süresinin uzatılması için YSK'ya başvurdu.

Abone ol

CHP seçim listelerinin askıda kalma süresinin uzatılması için YSK'ya başvurdu. CHP'nin talebini NTV'ye değerlendiren YSK 'askıda kalma süresinin uzatılmayacağını, listelerin bugün askıdan indirileceğini söyledi.

İZMİR'DE 1 MİLYON SEÇMEN HAREKETLİLİĞİ İDDİASI

MHP Büyükşehir Belediye Başkanı aday adayı Müsavat Dervişoğlu, İzmir'de yaklaşık 1 milyon seçmen hareketliliği olduğunu iddia ederek, “Kentin nüfusu 2000'de bu yana 368 bin artarken, son 1.5 yılda seçmen sayısı 344 bin yükseldi. 2007'de seçim listelerinde yer almayıp, 2009'un seçmen listelerinde yer alan seçmen sayısı 693 bin 502 kişi. 2007'de seçmen olup da 2009'da seçmen olmayan kişi sayısı ise 349 bin 008. Bu hareketlilik seçimlerin iptal edilmesine neden olabilir. Seçimleri boykot konusu gündeme gelebilir” dedi.

Yüksek Seçim Kurulu (YSK) tarafından geçtiğimiz hafta yapılan açıklamada eski seçmen kütüğünün bir kenara bırakıldığı, Adrese Dayalı Kayıt Sistemi'ne göre yeni seçmen kütüğü oluşturulduğu ve bu kütüklerin ilk kez 29 Mart 2009'daki yerel seçimde kullanılacağını açıkladı. 21 Ekim 2007 halkoylaması sırasında 42 milyon 629 bin 733 olan seçmen sayısının da 6 milyon artışla 48 milyon 265 bin 644'e yükseldiği bildirdi. Kısa sürede bu kadar artışın yaşanması tartışmaları da beraberinde getirdi.

MHP'nin İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı Müsavat Dervişoğlu, bugün yaptığı basın açıklamasında, İzmir'de yaklaşık 1 milyon seçmen hareketliliği olduğunu iddia etti. Elindeki verileri kamoyuna açıklayan Dervişoğlu, üç gün gece gündüz çalışarak vahim bir tabloyla karşılaştıklarını söyledi. 22 Temmuz 2002'de gerçekleştirilen genel seçimlerde İzmir'de 2 milyon 450 bin 642 seçmen olduğunu, 2009 Mart ayında yapılacak yerel seçimlerde oy kullancak seçmen sayısının 2 milyon 794 bin 729'a yükseldiğini, farkın 344 bin 87 olduğunu ifade etti. İzmir'de 2007'de seçmen listelerinde yer almayan fakat 2009 seçmen listelerine eklenen 693 bin 502 kişinin olduğunu öne süren Dervişoğlu, “2007'de seçmen olup da 2009'da seçmen olmayan ise 349 bin 8 kişi var. Sadece İzmir'de seçmen hareketliliği yaklaşık 1 milyon kişi. Bu bir skandal. 2000'de kentimizin nüfusu 3 milyon 300 bin 866. 2007'de nüfusumuz 3 milyon 739 bin 353. 7 yılda nüfusu 368 bin artan İzmir'de 1.5 yılda artan ve yer değiştiren seçmen sayısı 344 bin kişi” dedi.

“VATANDAŞI NASIL İNANDIRACAĞIZ”

Dervişoğlu, yaşanan problemin vatandaş tarafından çözülmesinin mümkün olmadığını vurgulayarak, YSK'nın bu duruma el koymasını istedi. Dervişoğlu, şöyle konuştu:

“Bu seçmen listelerinin sağlamlığına milleti inandırmak mümkün değil. Peki seçim sonuçlarına vatandaşı nasıl inandıracağız? Oy atmadan sandıkları şaibe altında bıraktılar. YSK Başkanı'nı göreve davet ediyorum. Bu hareketlilik seçimlerin iptal edilmesine neden olabilir. Bu sandıktan iktidarı çıkarmak için tezgahlanmış bir oyunu ise diğer partilerin seçimi boykot etme hakkı olabilir. Boykot konusu diğer partilerle konuştuktan sonra ele alınacak bir konudur. Resmi makamlar bu yer değiştirmeye el koysun. Seçmen listelerinin askı süresi uzatılsın.”

CHP SEÇMEN KARGAŞASINI YARGIYA GÖTÜRÜYOR

CHP İzmir’de seçmen kütüklerine gerçeğe aykırı beyanda bulunanlar ve onlara göz yumanlar hakkında yargıya gidecek. 29 Mart 2009 seçimlerinin son 63 yılın en hileli seçimi olacağını iddia eden CHP İzmir Milletvekili Ahmet Ersin, gerekirse seçimleri Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne götürebileceklerini söyledi.

CHP İzmir Konak İlçe Örgütü, seçmen listelerinde yaşanan kargaşanın ardından Konak İlçesi’nde yaptığı araştırma sonucunu basın toplantısıyla açıkladı. Toplantıya CHP İzmir Milletvekili Ahmet Ersin, Konak Belediye Başkanı Muzaffer Tunçağ, Parti Meclisi Üyesi Tülay Özüerman katıldı. İzmir’in Konak İlçesi’nde bulunan 168 mahallede yapılan araştırmayı özetleyen Konak İlçe Başkanı Uğur Yelekli, 22 Temmuz seçimlerinde listelerde bulunan 62 bin 136 seçmenin yeni seçmen kütüklerinde bulunmamasına rağmen 95 bin 471 yeni seçmenin ortaya çıktığını söyledi. Yelekli, “Metruk evlerden yeni seçmenler çıkarken 30-40 yıldır aynı mahallede oturan bazı vatandaşlar kendilerini listelerde bulamamışlardır. Halk galeyana gelmiştir. Adrese dayalı seçmen kütüğü çalışmasının hakimlerden alınıp hükümetin memurlarına verilince ortaya bu sonuç çıkmıştır. Bu durum seçimlerin tartışılmasına yol açmaz mı?” dedi.

AKP'YE SEÇMEN KAÇAKÇILIĞI SUÇLAMASI

29 Mart 2009 tarihinde yapılacak seçimlerin son 63 yılın en hileli seçimi olacağını söyleyen CHP İzmir Milletvekili Ahmet Ersin ise soyadına göre hazırlanan seçmen kütüklerinin kontrolünün imkansız olduğunu söyleyerek, “Cin fikirlilerin yürürlüğe koyduğu bir seçim operasyonu ile karşı karşıyayız. 6 milyon yeni seçmen ortaya çıktı. Bunların nerede olduklarını izah etmenin ise imkanı yok” diye konuştu. AKP’yi “Seçmen kaçakçılığı” yapmakla suçlayan Ersin, “AKP, dengeli olan ilçelerde kazanabilmek için çok güçlü olduğu ya da kazanmasının mümkün olmadığı ilçelerden seçmen nakli yaptırmaktadır. Halk infial içindedir. Bu durumda görevinin gereğini yapması gerekenler ise görevini yapmak yerine halkı sakinleştirmektedir” dedi.

Seçime hile karıştıranlarla ilgili olarak yargı yoluna gideceklerini anlatan Ersin, “Seçmen listeleri ne yazık ki bugün askıdan indiriliyor. Ayın 17’sine kadar itirazlar incelenecek, 18’inde ise kesin listeler askıya çıkartılacak. Eğer YSK durumun düzeltilmesi için yeni bir adım atmaz ise bilerek kaydını başka yerde gösterenler, onları kaydeden muhtarlar ve bunlara göz yuman görevliler hakkında Cumhuriyet Savcılıklarına suç duyurusunda bulunacağız” diye konuştu. Yüksek Seçim Kurulu’nun yargı organı olması nedeniyle dava açılamadığını sözlerine ekleyen Ersin, gerekirse seçimleri Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne de götürebileceklerini ifade etti.

Devletin kurumlarına güvendiklerini ancak hükümetin kurumlarına güvenmediklerini ifade eden Ersin, “Yüksek Seçim Kurulu sayesinde seçimler yargının denetimindeydi. Biz Türk Silahlı Kuvvetleri, yargı gibi devletin kurumlarına güveniyoruz ancak TÜİK gibi Nüfus Müdürlüğü gibi AKP Hükümeti’nin yoğun kadrolaşmasına sahne olan kurumlara güvenmiyoruz. TÜİK, AKP Hükümeti’nin en çok kadrolaştığı kurumdur. Şimdiye kadar yaptığı tek şey başta enflasyon olmak üzere AKP Hükümeti’nin işine yarayacak rakamları ayarlamaktan ibarettir” dedi.