CHP Genel Başkanı Deniz Baykal harekete geçti. Parti gurubu olağanüstü toplantıya çağırdı. Baykal şu anda yasayla ilgili konuşuyor.
Abone olCumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün askere sivil yargı yolunu açan yasa değişikliğini onaylamasının ardından CHP harekete geçti. Genel Başkan Deniz Baykal, parti grubunu bugün olağanüstü toplantıya çağırdı.
Baykal CHP genel merkezindeki grup toplantısında şunları söyledi:
YASANIN BİR MADDESİNE KARŞIYIZ
Yasanın tümü değil, sadece bir maddesi bu kadar büyük heyecan yarattı. Yasanın o maddesi dışında parlamento dışında genel kabulle geçti. Ama büyük bir dönüşümü gerçekleştirdiği iddia edilen o madde, geceyarısı aniden bir önerge üzerine, o önerge genel kurulda müzakere edilemeden o yasaya yerleştirildi ve birden bire sabahleyin herkes neyin yapıldığını keşfetmek zorunda kaldı.
BİLİNÇLİ OLARAK KAÇIRILDI
Bu madde bilinçli bir şekilde kaçırıldı. Açık gerçek şu ki böylesine önemli bir düzenleme açıkça kamuoyundan, TBMM'den kaçırılmıştır.
Böylesine önemli bir düzenleme, yeni bir dönemi açacak, sivil bir düzenlemeyi açacak bir düzenleme tartışılarak, kamuoyuna sunularak yasalaştırılması gerekmiyor mu?
İYİ NİYET EKSİKLİĞİ VAR
Burada bir iyi niyet eksikliği, kamuoyundan kaçırma kararı ve tertibi net bir şekilde görülüyor. Meclis Başkanı benim haberim yok diyor. Meselenin özü siz niçin bu kadar anlam taşıyan bir düzenlemeyi dürüstçe, savunarak niçin geçirmediniz? Neden çekindiniz? Çekinecek bir şey var mı? Görülüyor ki yokmuş. Neden kaçırdınız.
Bu yasal sürecin bu şekilde götürülmesi bir temel zaafiyettir. İyi niyetli bakanların hemen tümü 'bu usül bakımından yanlış oldu' demektedir. Bu usul hatasının rastlantısal hata, bir özensizlikten kaynaklandığını düşünmemizi kimse bizden beklemesin.
YASAYLA İLGİLİ ALDATMACALAR
Olağanüstü bir bilgi kirliliğinde tartışılıyor.
Aldatmaca 1: 'Bu yasa neden çıktı? Darbecileri yargılamak ve darbe yapılmasını önlemek için' Bu doğru değil. Halen darbe girişimcileri sivil mahkemelerde yargılanabiliyor.
Aldatmaca 2: Bu kanun anayasaya aykırı değildir! Akıl var izan var. Aklı olan fikri olan 145. maddeyi okur. Kapsamlı ayrıntılı bir düzenleme. Hiçbir tereddüte yer bırakmaz. Cumhurbaşkanının yasayı onaylarken anayasayla ilgili tek bir söz söylememesi manidardır. Herhalde anayasaya aykırı değildir diyebilecek bir savunma bulamadı. Anayasaya aykırıdır.
Aslında bir değil iki önergedir. Bu yasa görülmekte olan davaları da kapsayacak. Yasa başlamış, sen sivile geç denecek.
Üçüncü karartma bu yasanın AB'nin isteği doğrultusunda hazırlanmış olmasıdır. AB'nin böyle bir isteği yoktur. AB belgelerinde hiçbir şekilde askerlerin sivil mahkemede yargılanmasına ilişkin hiçbir istek yoktur.
BU GİRİŞİMİN ARKASINDA NE VAR?
Peki bu girişimin arkasında ne var? Bu girişimin demokrasi duyarlılığıyla, hukukun üstünlüğü anlayışına saygı gösterilmesi amacına yöneliktir diyorlar. Öyle anlaşılıyor ki bu yasayı hazırlayanlar demokrasi, hukuk ve sivillik hakkında özel bir duyarlılık içindeler. Ama bir de öbür alanlara bakalım. Bir ülkede demokrasinin en temel dayanağı basın ve medya özgürlüğüdür. Bu iktidar kendisine muhalefet etme girişimleri karşısında hangi tavrı takındığını hatırlayacak olursak onun demokrasi anlayışını anlarız. Türkiye'de medyanın iktidarı özgürce eleştirebilmesi açısından denetim altına alındı.
YARGIYI VESAYET ALTINA ALMA YAKLAŞIMI
Bu yasa yargıyı vesayet altına alma yaklaşımıdır. Sivil yargıda bunu başardılar. Yargıya karşı nasıl yaklaşıyorsanız, medyaya karşı nasıl yaklaşıyorsanız bu yasaya da aynı şekilde yaklaşıyorsunuz. Bu vesayetin niteliğini daha sonra konuşacağız.
Pek çok çevre Anayasa mahkemesine gitmeyin diyor. Cumhurbaşkanı imzayı atarken bazı mütaalarda bulundu. Bu irdelemeyi yapmasına gerek yoktu. Garip bir şey oldu ve Cumhurbaşkanı uygun gördü ve bu kanunun bazı sorunlar yaratacak dedi ve onların çözülmesini istedi. Madem öyleydi, bu sorunları çözün de öyle gönderin deyip Meclis'e geri gönderin demesi daha doğru değil midir? Olmadı.
CUMHURBAŞKANI İHTİYACI ORTAYA ÇIKTI
Bir Cumhurbaşkanı ihtiyacı ortaya çıktı. Anayasaya göre hareket eden Cumhurbaşkanı ihtiyacı halen devam ediyor. Bir siyasi hareketin çekirdeğinden bir Cumhurbaşkanı çıkarsa o cumhurbaşkanı o siyasi hareketin uzantısı olarak kendini görmekten kurtulamıyor.
Bu kanun vesilesiyle Türkiye'nin nereye gitmekte olduğunu hep birlikte ülke olarak düşünmemiz lazım. Bu tartışma bence Türkiye'nin nereye doğru sürüklenmekte olduğunu bize düşüntürmesi gereken bir yasadır. Ben bugün bütün vatandaşlarımıza, bizi seven sevmeyen herkese beni özenle, vicdanının sesiyle dinlemesini istiyorum. Benimle ya da CHP ile ilgili önyargılarınızı bir kenara bırakıp bu sese kulak verin.
BİZİM BİLMEDİĞİMİZ BİR TEHLİKE Mİ VAR?
Türkiye uzun süredir iktidar partisinin düzenlediği bir girişimle askeri vesayeti ve askeri vesayetten kurtulma konusunu tartışıyor. Şimdi soruyorum?
Bizim bilmediğimiz bir tehlike mi var? Kamuoyundan bir şeyler mi saklanıyor? Acil önlem alınmasını gerektirecek bir durum mu var?
2002 seçimini AKP kazanmadı mı? Askerler seçim sonucunu mu değiştirdi. Sayın Erdoğan yasaklı olduğu için o seçime giremedi. Biz de destekledik, yasa çıktı, Başbakan oldu. Asker karşı mı çıktı? Çok ciddi girişimler yaptık, ben bu yasaya katkı vermiş biri olarak hiçbir tedirginliğe tanık olmadım.
AKP istediği yasayı çıkarmadı mı? Asker hangi yasayı engelledi. Başbakan istediğini bakan, istediğini müsteşar, genel müdür yapmadı mı? Hangi asker engelledi? Laik cumhuriyete karşı olduğunu açıkça ifade eden insanları başbakan bakan, müsteşar yapmadı mı? Buna mı müdahale etti askerler, neye müdahale etti?
TAYYİP ERDOĞAN VESAYETİ YAŞANMASIN
Nerede askeri yargı var diyorsun? Tüm AB ülkelerinde hemen hemen var. Ama hiçbirinde milletvekili dokunulmazlığı yok. Eğer AB için diyorsan gel dokunulmazlıkları kaldıralım.
Yargının güvenirliği için gel yasa çıkaralım. Hakimler savcılar seçimini HSYK bırakalım.
Askeri vesayetin olmamasına ben de karşıyım ama Tayyip Erdoğan vesayeti de olmasın. Şu anda yaşanan odur.