CHP İstanbul seçimine katılma kararı aldı CHP Parti Meclisi'nden son dakika açıklaması
CHP İstanbul seçimlerine katılacak mı sorusu nihayet yanıtını buldu. CHP parti Meclisi'nden yapılan son dakika açıklamada CHP'nin seçimi boykot etmeyeceği ve seçime katılacağı açıklandı.
Abone olCHP Parti Meclisinin (PM), YSK'nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimlerine yönelik kararının ardından, milletvekillerinin de katıldığı olağanüstü toplantısı sona erdi. Ekrem İmamoğlu yeniden aday gösterildi.
CHP'nin seçimleri boykot edeceği konuşuluyordu. Toplantıda alınan kararda CHP İstanbul seçimlerine katılma kararı aldı.
İstanbul seçimlerini tamamının yenilenmesi çağrısında bulunan CHP Parti Meclis'inden yapılan açıklamada ''boykot yok seçime gidilme kararı alındı'' denildi.
CHP PM bildirisi daha sonra yazılı olarak paylaşıldı. Bildiride şu ifadelere yer verildi:
6 Mayıs 2019 ülkemizin demokrasi tarihine kara bir gün olarak geçmiştir. Bu tarih hiç unutulmayacaktır. Hukukun, adaletin, temiz siyaset ve ekonomik istikrarın tek bir kişinin şahsi korku ve hırsına bu şekilde feda edildiği başka bir örnek tarihimizde yoktur.
Halkın açık tercih ve talimatını ayaklar altına alan demokrasi düşmanları, sivil darbe sürecinde bir adım daha atmışlar ve bilerek, isteyerek, planlı bir hukuk cinayeti işlemişlerdir.
Bundan böyle sadece lanetle anılacaktır
6 Mayıs darbesinin azmettiricisi, yargısız infazcısı ve şakşakçısı alenen ortadadır. İsimleri bundan böyle sadece lanetle anılacaktır. Demokrasimiz açısından esas acı olan, seçim güvenliğini sağlamakla görevli hakimlerin de bu kirli darbeye iştirak etmesidir.
Seçme ve seçilme hakkı bu kararla açıkça ortadan kaldırılmıştır
Ülkemizde tuz artık kokmuştur. Demokrasinin temelini oluşturan “hukukun üstünlüğü”, “kuvvetler ayrılığı”, “seçme ve seçilme hakkı” bu kararla açıkça ortadan kaldırılmıştır.
Ülkemize dayatılan bu rota değişikliğini reddediyoruz
Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran, ülkemize çok partili demokratik yaşamı getiren Cumhuriyet Halk Partisi’nin üyeleri olarak ülkemize dayatılan bu rota değişikliğini reddediyoruz.
Devlet memurlarına siyasi amaçlar doğrultusunda talimatlar verilmiş
Hem partinin, hem de devletin başına aynı kişiyi oturtan partili cumhurbaşkanlığı sisteminin, iktidar partisi ile devlet arasındaki sınırları yok ettiği kısa sürede görülmüştür. Mülkiye müfettişleri, polisler, savcılar iktidarın seçimi yeniletmeye dönük çalışmalarında sahaya sürülmüş, devlet memurlarına siyasi amaçlar doğrultusunda talimatlar verilmiş, baskılar yapılmıştır. Başa geçen parti ile devlet arasındaki sınırları ortadan kaldıran bu sistem, demokrasimizin önündeki en büyük tehdit olduğunu göstermiştir.
Meşruiyet krizinin aşılabilmesi için gerekli adımları atın
Meşruiyet krizinin aşılabilmesi ve sandığın namusunun bihakkın korunması için Cumhuriyet Halk Partisi’nin Parti Meclisi üyeleri ve Milletvekilleri olarak aşağıdaki adımların atılmasını gerekli görüyoruz:
İstanbul seçimlerinin tamamı yenilenmeli
1- Eğer sandık kurullarında şaibe varsa, 16 Nisan Anayasa Referandumu, 24 Haziran Cumhurbaşkanlığı, Milletvekili Seçimleri ve 31 Mart’ta Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimiyle aynı sandıkta ve aynı zarflarla yapılan ilçe belediye başkanlığı, belediye meclis üyeliği seçimleri de aynı kıstasla yenilenmelidir.
Seçim kurullarında bir hata varsa sorumlusu sadece ve sadece YSK’dır
2- Seçim kurullarında bir hata varsa sorumlusu sadece ve sadece YSK’dır. YSK’nın kusuru seçmene yüklenemez, seçmen cezalandırılamaz. YSK üyeleri seçmene karşı işledikleri suç sebebiyle topluca istifa etmelidir.
3- İçişleri ve Adalet Bakanlarının seçim dönemlerinde tarafsızlığını sağlayacak düzenlemeler mutlaka yapılmalıdır.
Hukukun üstünlüğü ve seçme ve seçilme hakkının güvence altında olmasından yanayız
Biz Cumhuriyet Halk Partililer olarak demokrasiden, hukukun üstünlüğünden, seçme ve seçilme hakkının tam güvence altında olmasından yana olduğumuzu, milletimiz ve tarih huzurunda ilan ediyoruz. Gücümüzü milletten alarak demokratik mücadelemizi artan bir azim ve güçlü bir kararlıkla sürdüreceğimizi açıkça taahhüt ediyoruz.
Bu uzatılan elin 23 Haziran’da kuvvetli bir şekilde tutulacağına inanıyoruz
Türkiye’nin karşılaştığı bu yol ayrımında demokrasiye inanan, hak, hukuk ve adalet duygusunu içinde taşıyan, siyasi düşüncesi ve parti aidiyeti ne olursa olsun, tüm yurttaşlarımıza elimizi uzatıyoruz. Bu uzatılan elin 23 Haziran’da kuvvetli bir şekilde tutulacağına, demokratik mücadelemize güç katacağına ve 31 Mart’tan çok daha büyük bir zafere ulaşacağımıza yürekten inanıyoruz.