Artan gerilim ve terör olayları CHP'yi endişelendirdi. CHP'li Kemal Anadol, meclisi toplantıya çağırma gerekçesini açıkladı.
Abone olCHP Grup Başkanvekili Kemal Anadol, "Meclis’in duruma el koymasını sağlamak ve yönü belli olmayan istikamette seyreden hükümete, doğruyu göstermek amacıyla Meclisi toplantıya çağırıyoruz" dedi. Anadol, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında, 85 yıllık Cumhuriyet döneminde, bu kadar bunalımlı bir dönem yaşanmadığını savunarak, vatandaşların yarınlarından kaygılı, iç kavga, hesaplaşma kuşkusu endişesi içinde olduğunu öne sürdü. Her türlü parti mülahazası dışında bir anlayışla Meclis’i toplantıya çağıracaklarını bildiren Anadol, şöyle devam etti: "Bireysel hak ve özgürlükler, insan hakları kavramlarının ve bunların uygulanmasının takipçisiyiz. Bireysel hak ve özgürlükleri, kültürel hakları savunmak başka bir şey, ayrılıkçı teröre karşı tavır almak başka bir şeydir. Bu iki şeyin birbirine karıştırılması hükümette hakim olan kavram kargaşasını göstermektedir. Hükümet, olayları doğru tahlil edememektedir. Ayrılıkçı terör elebaşısının İmralı’dan verdiği talimatı demokrasinin gereği sayan bir Başbakan işbaşındadır. Duyduğumuz kuşkuyu, vatandaşların umutsuzluğunu umuda çevirmek, önlemleri tartışmak, Meclis’in duruma el koymasını sağlamak ve yönü belli olmayan istikamette seyreden hükümete doğruyu göstermek amacıyla Meclis’i toplantıya çağırıyoruz." 15 Eylül Perşembe günü saat 11.00’de TBMM Başkanı Bülent Arınç’tan randevu aldıklarını kaydeden Anadol, olağanüstü toplantının Başbakan Erdoğan’ın Türkiye’de olacağı 21 Eylül Çarşamba günü olması için talepte bulunacaklarını bildirdi. İçtüzük gereği TBMM Başkanı’nın bir hafta içinde çağrıya cevap vereceğini belirten Anadol, "Başkan’ın Meclis’i olağanüstü toplantıya çağırmama gibi takdir yetkisi yoktur. Sadece teklif ettiğimiz toplantı tarihini değiştirebilir" dedi. Meclis’in olağanüstü toplanması için salonda 184 milletvekilinin olması gerektiğini belirten Anadol, AK Partili milletvekillerinin toplantıya katılmaması halinde, muhalefet ve bağımsızlarla birlikte yeter sayıyı bulabileceklerini belirterek, diğer muhalefet ve bağımsız milletvekillerinden önerilerine destek istedi. TÜPRAŞ’IN ÖZELLEŞTİRİLMESİ... Anadol, dün gerçekleştirilen TÜPRAŞ’ın yüzde 51’inin özelleştirilmesine de değindi. 2003’te TÜPRAŞ’ın yüzde 65’inin 1.6 milyar dolara satıldığını anımsatan Anadol, şunları söyledi: "Hangi menfaat ilişkisi vardır? Aradaki farkın hesabını kim verecektir? TÜPRAŞ’ın özelleştirmesi, daha önceki bütün özelleştirmeleri şaibe altına sokmuştur. Kim, hangi menfaat elde etti ki 1.6 milyar dolara sattı? Haklarında hangi işlemler yaptı? Bunun takipçisi olacağız. Şaibeli satışları mercek altına aldık. İhalelerin üzerine gölge düşmemesi için bu duyarlılığımızı sürdüreceğiz. Özelleştirme idaresinden, (baba baba satarım) diyen Maliye Bakanı’ndan, hükümetten bunların açıklanmasını istiyoruz." CHP Grup Başkanvekili Anadol, Başbakan Erdoğan’a yönelik suikast girişimine yönelik sorular üzerine, "Geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Failin kim olduğu yönünde açıklama yapıldıktan sonra detaylı bir değerlendirme yaparız" diye konuştu.