Cumhuriyet Halk Partisi lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun bugün Diyarbakır'da düzenleyeceği mitingde bölgeye yönelik mesajları merakla bekleniyor.
Abone olDiyarbakır, bugün Cumhuriyet Halk Partisi’nde liderlik değişimine ve “Kürt açılımı”na yanıtını verecek.
Cumhuriyet Halk Partisi lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun bugün öğleden sonra Diyarbakır İstasyon meydanında yapacağı miting, çok önemli.
Her ne kadar, barajın kaldırılması konusundaki çıkışı ve Hakkari’de sözünü ettiği yerel özerklik şartının tam olarak uygulanması sözleriyle ilgi topladıysa da Kürt, Kürt kimliği, Kürt sorunu, çözüm gibi sözcükleri telaffuz etmekte henüz rahat görünmeyen CHP liderinin, Diyarbakır’da neler söyleyeceği merak ediliyor.
CHP artık bölgenin en sevilmeyen partisi değil geçen seçimdeki gibi, bu çok açık. Ama acaba bölge halkı şu ana kadar ne ölçüde ikna oldu, ya da söylenenlere nasıl tepki verecek, bugün bunu göreceğiz.
Konuştuğum bir çok Diyarbakırlı, CHP’nin henüz yeterince ikna edici olmadığını, bu bölgede çok büyük bir atılım yapamayacağını söylüyor.
CHP aslında “bir zamanlar kartaldı” Güneydoğu’da.
Burası Kürt siyasi hareketi kendi adıyla seçimlere katılmadan önce hep değişim ve umudu temsil eden partilere oy vermiş, örneğin 1970’lerin sonlarında Ecevit liderliğindeki CHP’yi, 1991’de Erdal İnönü liderliğindeki SHP’yi birinci sıraya yükseltmişti.
Diyarbakırlı insan hakları savunucusu avukat Sezgin Tanrıkulu geçen yıl CHP’ye katıldığında, partinin bir Kürt açılımı yapacağı sezilmişti.
İstanbul’da geçen hafta görüştüğüm CHP Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul 2. Bölge milletvekili adayı Tanrıkulu, “önce akan kanın acilen durması lazım” diyor ve bunun için gerekli gördüğü en öncelikli üç adımı şöyle sıralıyor:
Seçim barajının yüzde 2-3’lere çekilmesi, Kürtlere karşı işlenen binlerce faili meçhul cinayet ve insanlık suçunun soruşturulması için uluslararası standartlarda hakikat komisyonları kurulması ve KCK davalarını da yürüten özel yetkili mahkemelerin kaldırılması.
Sezgin Tanrıkulu, "bu adımlar atılır ve bir güven ortamı sağlanırsa, diğer talepler de tek tek ele alınır" diyor. Bunlar arasında "Kürt dili eğitimine kamunun katkısı"nı da sayıyor.
“Neden Diyarbakır’dan değil de İstanbul’dan aday oldunuz?” diye sorduğumda ise “Bölgede Kürt siyasi hareketi çok güçlüdür. Biz asıl büyük Batı şehirlerinde son bir kaç seçimdir AKP’ye yönelmiş olan varoşlardaki Kürt oylarına talibiz ve buralarda büyük patlama yapacağız” diyor.
Tanrıkulu geçen seçimde Kürt siyasi partisi DTP’den aday adayıydı ama CHP’ye katılmasına Kürt siyasi hareketinden hiç bir olumsuz tepki almadığını, aksine olumlu bile bakıldığını söylüyor.