Trabzon'un tecrübeli futbolcusu Ceyhun Eriş, Galatasaray patentli olduğunu ancak çocukluğunda Fener'i tuttuğunu söyledi.
Abone olCeyhun Eriş, yaptığı açıklamada, 17 yaşında profesyonel olduğunu belirterek, "Galatasaray patentliydim. 20 yaşlarına kadar Galatasaray'ın bütün kademelerinde oynadım. Buralara gelmemdeki önemli pay sahibi Galatasaray'dır. Belki Galatasaray değil de başka takımda olsa yine çıkardım piyasaya bir şekilde, ama Gakatasaray patentiyle piyasaya çıkmak çok daha farklı" dedi.
Çocukluğunda Fenerbahçeli olduğunu açıklayan Bordo-mavili futbolcu, "Çocukken Fenerbahçeli'ydim, bütün sülale Fenerbahçeli olduğu için. Sülale Galatasaraylı olsaydı biz de Galatasaraylı olacaktık, Beşiktaşlı olsaydı biz de Beşiktaşlı olacaktık. O, biraz aileden gelmiş bir şey. Bilerek, isteyerek ve seçerek yapılmış birşey değildi, ama öyle çok yandaş değildim. Sadece çocukken sempatim vardı. Babam da maçlara götürürdü bizi çocukken. O yüzden ona karşı sempatizanlık besliyorsun, ama ne zaman ki 17-18 yaşına geldim, futbola meslek anlamında bakmaya başladım. O yüzden hiç öyle yandaşlığım olmadı. Hala da öyleyim, en büyük yandaşlığım Milli Takım" diye konuştu.
Ceyhun, Galatasaray'ın maddi sıkıntı içerisinde olduğu dönemde çok iyi bir bonservis bedeliyle Siirt Jet-Pa Spor'a transfer olduğunu hatırlatarak, "Orada 2 sene çok keyifli zaman geçirdik. Takımın küme düşmesine rağmen ben, Fenerbahçe'ye transfer oldum ki o zaman birçok takım beni bünyesine katmak istiyordu. Ama o zaman en ciddi teklifi Fenerbahçe yapmıştı. Fenerbahçe'de benim şanssızlığım, Sarı-lacivertli ekibe en olumsuz dönemde geldim. Yani o dönem belki olumsuz değildi, ama yaşandıktan sonra olumsuz olarak akılda kaldı" ifadelerini kullandı.
Fenerbahçe'de forma giyerken Arjantinli futbolcu Ariel Ortega ile arasında yaşananlarla ilgili olarak Ceyhun, "Ben, Ortega olayından çok sıkıldım. Bir türlü atamayacağız bu Ortega'yı sırtımızdan. Onunla yaşamayı öğrendim artık. 50 yaşına gelince bile soracaklar. Benimki çok abartıldı. Ben dünü yaşamak istemiyorum. Bugünü ve yarını yaşamaya çalışıyorum" diye konuştu.
Ceyhun, insanların kendisini agresif olarak tanıdığını, ancak öyle olmadığını söyleyerek, "Bu işte hala insanlar, 'Ortega'yı yiyen adam' diye tanıyorlar beni. 20 sene sonra da böyle tanıyacaklar. Bu benimle ilgili üretilen olumsuz fikirlerin başlangıcıydı. Geçen hafta Song ile takımın teknik patronu tartışıyor saha içinde, bu olay bile bu kadar büyütülmedi. Ama bizim olay hala konuşuluyor. Hala sokakta yürürken 'Bak Ortega'yı yiyen adam' diyorlar. Benim için agresif, geçimsiz, sorunlu futbolcu imajı çizildi. Trabzonspor her sezon 'Alalım' diyor, 'Aman işte sorunlu' falan ve vazgeçiyorlar. Sonra bir daha ertesi sene yine vazgeçiyorlar. Ama bu işte hala insanlar, 'Ortega'yı yiyen adam' diye tanıyorlar beni. 20 sene sonra da böyle tanıyacaklar. Maalesef buna engel olamadım" şeklinde konuştu.
Avrupa'dan bir takıma transfer olma ümidinin devam ettiğini de belirten Ceyhun, "Tugay ağabey 32 yaşında gitti. Benim her zaman hedefim vardır. Her zaman uzanabileceğim hedefleri, yakın hedefleri hesaplıyorum. Şu an Trabzonspor ile yatıp kalkıyoruz, buraya emek sarfediyoruz, buraya terliyoruz. Şu an öncelikli hedefim, bulunduğum konumda yapabileceğim maksimum şeyleri yapıp Trabzonspor'a katkı sağlayabilmek. Herkes benim gibi düşündüğü zaman otomatikman ortaya bir sinerji çıkıyor, o başarı kendiliğinden zaten geliyor. Onun haricinde bu sezonu iyi geçirip, seneye şampiyonluk yaşamak. Trabzonspor 23 senedir şampiyon olmamış, seneye şampiyonluğa oynarken kadroda olmayı çok isterim" diye konuştu.
Ceyhun, kendisini kurtarıcı olarak görmediğini, takımda herkesin emek sarfettiğini ifade etti. Ceyhun, "Ben geldim diye değişmedi Trabzonspor. Burada zaten belli bir potansiyel var. Belki benim bu transferim olmasaydı Trabzonspor yine iyi gidecekti, bilemezsiniz. Ben geldim diye birşeylerin değiştiğini zannetmiyorum, o şekilde düşünmekte istemiyorum. Çünkü benim haricimde emek sarfeden arkadaşlarım var. O yüzden direkt kendime bağlamıyorum, bağlamak da istemiyorum, bağlanmaz da zaten. Ama çok iyi başladığımı düşünüyorum. İnşallah böyle devam eder" şeklinde konuştu.
Türk futbolunda yabancı oyuncu sınırlamasının olması kanaatinde olduğunu da vurgulayan Ceyhun, "Hatta daha da aza indirilmesinden yanayım. Ama Türkiye en azından futbol olarak AB statüsünün içinde olur, Avrupa Türk futbolcusunu AB statüsü içinde değerlendirip bu şekilde gözönüne alırsa, o zaman ben isterim ki buradan gitsin, oradan gelsin. Bir sirkülasyon olacak, ama şimdi o sirkülasyon olmuyor. Buradan giden çok fazla olmuyor, ama oradan gelen sürekli oluyor. Burada şans bekleyen insanların önü kapanmış oluyor" ifadelerini kullandı.