BIST 9.949
DOLAR 35,16
EURO 36,71
ALTIN 2.972,07
HABER /  POLİTİKA

Çevik Bir'in Başbakan'la ilişkisi ne?

Abdüllatif Şener', Başbakan Erdoğan hakkında ortaya attığı iddialarla yeniden gündeme bomba gibi düşecek.

Abone ol

Türkiye Partisi Genel Başkanı Abdüllatif Şener'in sürpriz bir şekilde Erbakan Hoca görüşmesi gündeme oturdu. Bu görüşmenin ardından vatan gazetesinden Mine Şenocaklı'ya konuşan Şener, Başbakan Erdoğan hakkında ortaya attığı iddialarla yeniden gündeme bomba gibi düşecek. Şener "Bakın bakalım 28 Şubat’ın mimarlarından Çevik Bir Paşa, Başbakan’a yakın hangi şirketlerde danışmanlık yapıyor? Hükümet ve Başbakan’la ilişkisi ne?" diyerek kafaları karıştırdı. İşte Abdüllatif Şener'in o röportajından satır başları...


...Mesela, “Geçici 15. Madde yürürlükten kaldırılıyor. 1980 darbecileri yargılanacak” diyor Başbakan. Geçici 15. Madde yürürlükten kaldırıldığında 12 Eylül’deki müdahaleler, müdahaleciler yargılanabilecek mi? Hayır. Bu bir sembolik düzenleme. Bunun dışında somut bir şeyin ortaya çıkması söz konusu değil. Ben bu söylediklerimle iktidarın bu pakete verdiği önemin olmayışını anlatmaya çalışıyorum. Şimdi buna karşılık çok da garip şeyler var.

27 Nisan e-bildirisi var mesela. Bunun bir askeri müdahale anlamı taşıdığını hükümet kabul etmiştir. Karşı bir açıklama yapmıştır. Öyleyse 27 Nisan’la niye yüzleşmiyorsunuz? Üstelik “27 Nisan e-bildirisini ben yazdım” diyen Büyükanıt’a madalyalar takıyor, altına zırhlı araçlar veriyor Başbakan. İyi geçiniyor, işbirliği halinde. Askerlerle arasında problem var gibi görünse de... Veya yakın dönemde yapılan ve hukuki sonuçları da olabilecek 28 Şubat süreci... 28 Şubat’ın bir postmodern darbe olduğu konusunda genel bir mutabakat var. Niye 28 Şubat’la yüzleşmiyor bu hükümet? Çünkü hukuken sonuç alınabilecek bir süreç. Hatta başka bir şey söyleyeyim, Başbakan 28 Şubat’la ittifak, işbirliği halindedir.

* Nasıl?

Gelişmelere baktığınız zaman süreçler bunu doğruluyor. 28 Şubat’ın en fazla bilinen isimlerinden biri Çevik Bir Paşa şu anda nerede, ne iş yapıyor, hükümet ve Başbakan’la ilişkisi ne? Başbakan’a yakın bazı firmalarda danışmanlık yapıyor mu, yapmıyor mu? Veya 28 Şubat’ta Sincan’da tankları yürüten bir askerin şimdi çok hızlı bir şekilde terfi etmiş olmasını neye bağlıyorsunuz?

Önce Birinci Ordu Komutanlığı’na, arkasından Kara Kuvvetleri Komutanlığı’na atanmıştır bu YAŞ sürecinde. Bu neyin nesi? Ve bazı çevreler ‘Evet, bu YAŞ kararlarına Başbakan damgasını vurdu’ diyor. Nasıl bir ilişkidir bu o zaman?

* Siz o bahsettiğiniz dönemde Erdoğan’la birlikte çalışıyordunuz... İşbirliği içinde derken o zamandan ipuçları var mıydı bunun?

O gün yaşanan süreçler, asker ve hükümet ilişkileri ben bıraktıktan sonra başka bir kulvara girdi. Bu kulvarda Türkiye demokratikleşiyor diyenler var. Ben de diyorum ki ne değişiyor? Bir kavga var, Türkiye savruluyor. Ben şunu kastediyorum, ikide bir askerin içinde olduğu garip operasyonlar oluyor. İşte Balyoz davası...

YAŞ kararları öncesinde bir-iki subay hakkında tutuklama kararı verildi, arkasından hepsi kaldırıldı. Veya Ergenekon sürecinde yaşananlar... Daha sonra Iğsız Paşa’nın tam da terfisi öncesinde olanlar... Bütün bunlar asker-hükümet ilişkilerinde bir yerlere konuluyor. Ben de diyorum ki, hükümet 12 Eylül’ü yargılanamaz hale getiren geçici 15. Madde’yi değiştiriyorum derken kamuoyunu yanıltıyor. Sadece bu Anayasa paketiyle değil kamuoyunu yanıltması, aynı zamanda bu asker-hükümet ilişkilerinde Türkiye’nin demokratikleştiği gibi bir izlenim verilmeye çalışılıyor ama ben ortaya çıkan tabloya baktığımda başka bir şey görüyorum. 27 Nisan e-bildirgesini yayınlayanlarla bu yakın işbirliğiniz nereden geliyor? Bunca yaşanan sürece rağmen...

Veya 28 Şubat sürecinin aktörleriyle ilişkiniz nedir? Bu yakınlık nereden geliyor? Yani “Biz geçici 15. Madde’yi kaldırıyoruz. 12 Eylül Anayasası’nı hazırlayan o dönemki darbecilerden hesap soracağız” deyip kamuoyunu yanıltmayın.